Bir İblis Lordunun Hikayesi: Zindanlar, Canavar Kızlar ve İç Isıtan Bir Mutluluk

18 Temmuz 2020
Çeviri: zibillionbytes
Düzenleme: Residenttt
1450 Görüntülenme
Bu bölümü 35 Kişi beğendi.
Cilt 16

Bir Kahramanın Istırabı

“Aman tanrım! Benim sorunum ne!?” Nell, davranışlarından ötürü yakınırken, halının üzerinde yuvarlanıp duruyordu. “B-bütün bunları söyleyip, yaptığıma inanamıyorum!”

 

Öğleden sonraki olaylar, onu gerçekten etkilemişti. Yuki’nin derisinde gezen dilinin hissettiği karmaşık his, en azından unutulmayacak denebilir bir histi. Ensesine üflediği her sıcak nefeste sinir sistemine hücum eden dürtüyü, ne de gözlerinin içine baktığında kalbinin hızla atışını asla unutamayacaktı. Ve sonra kokusu da vardı. Öyle erkeksiydi ki, uyanık olduğu her anı, o kokuyla sarmalanarak geçirme isteği, ihtiyacı hissetmişti.

 

Sanki onu işaretlemiş gibiydi. Kokusu vücudunun içine sızmış ve uyku haline geçtiği için hiçbir emare göstermeyen kalıcı bir iz bırakmış gibiydi. Şimdi bile onu rahatsız ediyor ve sürekli bir ıstırapla cezalandırıyordu.

 

“Hepsi Yuki’nin suçu!” dedi. “Kanında garip bir şeyler olduğunu biliyordum!”

 

Kahraman, normalde böyle müstehcen davranışlarda asla bulunmayacağına emindi, özellikle halka açık bir yerde. Kanını içmek istemesi, sadece meraktandı. Onu baştan çıkarmak gibi bir niyeti hiç olmamıştı. Ama kanı, şeytanın suyuydu. Onu içmek, kendini kaybetmesine sebep olmuştu. Onu içtiği anda, anlayamadığı sebeplerden ötürü dönmeye başlamıştı. Mantıklı olma yetisi kaybolurken hem vücudunu hem de zihnini hoş bir his kaplamıştı. Gardını indirmiş ve iç güdülerinin ortaya çıkmasına izin vermişti.

 

“Arrrrrrrrrrrghhh! Çok utandım! Öyle utandım ki, kaybolabilirim!”

 

Lefi tarafından fırçalanmış olmak, algısını geri kazandırmıştı, ama sersemlik halinden tamamen çıkaramamıştı. Bir süre daha etkisi altında kalmaya devam etti; sarhoşluk etkisi, henüz geçmeye başlamıştı. Ve bu yüzden utanmış hissediyordu.

 

Utancının yarısı, herkesin içinde böyle davranmış olmasıydı. Diğer yarısı ise, yeni keşfettiği öz farkındalığından kaynaklanıyordu.

 

Derinlerinde bir yerde, istediği şey buydu. Yüreğinin arzusu.

 

Bunu bilmek, onu öyle aşılamaz bir rezil olmuşluk hissiyle doldurmuştu ki, yolunu şaşırmasına sebep olmuştu. Kendiyle ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Duygularına nasıl yaklaşması gerektiği hakkında hiçbir fikri yoktu. Onları serbest mi bırakmalıydı, bir şişeye mi tıkmalıydı, ya da başka bir şekilde mi halletmeliydi, bilmiyordu.

 

Henüz bir aynaya bakmamış olmasına rağmen, Nell yüzünün domates gibi kıpkırmızı olduğunun gayet farkındaydı. Şu anki haliyle kimsenin onu görmesini istemiyordu. Neyse ki yalnızdı--ve muhtemelen kimse gelmezdi. Özel odasının yerini değiştirme zahmetine girmişti. Özel odası olan tek kişi Nell değildi. Yuki, her bir zindan sakini için birer oda yapmıştı, ama çoğunlukla kullanılmamıştı.

 

“...O kadar güzel kokmasının suçlusu ben değilim.” Nell kolllarını ve bacaklarını açmış ve sırt üstü halı kaplı yere yatmış bir şekilde durdu.

 

Eğitimleri, bir çok adamla sık sık yakın mesafelere girmesine sebep oluyordu. Ama hiçbir tecrübesi, bu kadar yakın ve kişisel olmamıştı. Ve babasını çok erken yaşta kaybettiğinden, karşı cinsten başka birisiyle kucaklaştığını hiç hatırlamıyordu. Yaşadığı tecrübenin bu kadar yoğun olmasının sebeplerinden biri de buydu.

 

“...Yoksa bu düşündüğüm şey mi?” Başını çevirdiğinde gömleğinin üzerinde kırmızı bir çizgi olduğunu fark etmişti. “Gerçekten de öyle...”

 

Onun kanı.

 

Yapışkan sıvı çoktan kumaşın içine işlemiş ve dikkatli bir şekilde ilgilenilmezse, bir iz bırakması muhtemeldi.

 

Ama potansiyel bir iz, Nell’i endişelendirecek son şeydi.

 

Çünkü, çoktan bir kez daha transa girmeye başlamıştı.

 

Kumaşı yüzüne yapıştırdı ve alabildiği kadar derin bir nefes aldı. “...Gerçekten ama gerçekten hoş kokuyor.” diye kıkırdadı. “Aynı onun gibi.”

 

Nell, birçok kişinin kesinlikle anormal bulabileceği bir şey yaptığının gayet farkındaydı. Ama yalnızdı. Onu yargılayacak kimse yoktu.

 

Ve bu yüzden endişelenecek hiçbir şey yoktu.

 

Bir başka nefes daha alırken yüzünde bir gülümseme belirmişti.

 

Öyle büyülenmiş, öyle esir olmuştu ki, kapının çalınma sesine tepki vermeyi bile başaramamıştı.

 

Ancak açıldığı zaman hata yaptığının farkına vardı.

 

“Hey Nell? Akşam yemeği vak---” aklındaki adam odaya girmiş, dona kalmış ve aynı girdiği şekilde dışarı çıkmıştı. “...Peeekala. Sana iyi eğlenceler.” dedi arkasından kapıyı kapatırken.

“N-ne!? İyi eğlenceler mi!?” Zihni, az önce yaşanan olayları sindirmeye çalışırken, adamın sözlerini, kendini kaybetmiş bir şekilde tekrarladı. “Bir dakika! Bekleeeeee! Kesinlikle düşündüğün şeyi yapmıyordum!” Kapıyı mümkün olduğunca çabuk açtı ve adam fazla uzaklaşmadan onunla yüzleşti.

“Sorun değil Nell. Kendini koklamak hoşuna gitse bile seni yargılamıyorum. Tuhaflıklarından biri olduğunu not alıp, bu günlük bu kadar diyecektim.”

“Kendimi koklamıyordum! Gömleğime biraz bulaşan kanını ko---” Nell’in gözleri panikle ardına kadar açılmıştı. “Bir dakika! Aman tanrım, neler söylüyorum!?”

 

Yüzündeki ifade içten bir endişeden pis pis sırıtışa dönerken, Yuki bir kahkaha patlatmıştı.

 

Nell, tam o anda ne döndüğünü anlamıştı.

 

“B-benimle sadece alay mı ediyordun!?” diye ciyakladı.

“Eeeeeeh, pek sayılmaz.” dedi. “Aslında alay edilmek için kendi kendini ayarlayan sensin, ben sadece olaya dahil oldum.”

 

Reddetmeyi deli gibi istese de Nell onun haklı olduğunu fark etti. Bu yüzden birkaç adım geri attıktan sonra topa dönüştü ve elleriyle yüzünü kapadı.

 

“Bunun olduğuna inanamıyorum.” diye homurdandı, “Çok utanıyorum. Bir deliğe gidip ölmek istiyorum.”

“Peki, o zaman sanırım cesedini yağmalamam gerekecek.” İblis lordu bir kolunu Nell’in bacağının altına, diğerini sırtına yerleştirdi. Nell’i, bir prensin prensesi kaldırması gibi kaldırması, onun için hiç zor olmamış gibiydi.

“N-Ne yapıyorsun!?”

“Seni masaya kadar götürüyorum. Dediğim gibi, akşam yemeği zamanı.”

“Bu, beni oraya kadar taşımak zorunda olduğun anlamına gelmiyor!”

“Öyle diyorsun ama, seni taşımazsam muhtemelen bir deliğe girip kim bilir ne kadar uzun süre saklanacağından, taşıyacağım.” Onu indirme zahmetine girmeden koridorda yürümeye başladığı için, onu dinlemeye hiç niyeti yokmuş gibi görünüyordu.

 

Hisleri, baştan bütün yaşananların sebebi olan iki şeye, onun sıcaklığı ve kokusuna kurban gitmişti. Ama her ne kadar sicilinde soruna sebep olduğu yazsa da, adamın vücudundan yayılan koku, onu yine de rahatlatmıştı.

 

“Ah, ah, hadi ama...” binlerce düşünce zihninden geçmişti. En nihayetinde sıkıntılarını seslendirmeyi seçmiş olsa da, direnmeyi kesti, göğsüne yaslandı 

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
FiLUcTuBaBy (98 puan) Üye
2022-02-13 16:26:35
Ben bile merak ettim ne mübarekmiş xd
Pika-sama (98 puan) Üye
2022-02-09 19:11:56
bence siz muradınıza erin
makessense (10 puan) Üye
2021-04-25 18:15:32
Herifin aurasında cidden sıkıntı falan mı var olum? Aurası rahatlatıyor, kanı baştan çıkarıyor, kokusu bilinçsizleştiriyor? Noluyo lan
Pika-sama (98 puan) Üye
2022-02-09 19:12:54
@makessense, harbi bir an succubaslarla akraba herhalde dedim ama bu da imkansız gerçi
Shin (95 puan) Üye
2021-04-24 08:39:43
Çeviri ve edit için teşekkürler.
Shin (95 puan) Üye
2021-04-24 08:12:25
Çeviri ve edit için teşekkürler.
yusuf (157 puan) Üye
2021-03-28 16:42:45
Ehh aşık olan karakterler hepsi ona aşık o da hepsinden hoşlanıyor ve o dünyanın kuralları gereği hepsiyle evlenebilir ama bu benim hikayemde onu çok zayıf yapıyor ... gerçekten çok fazla açığı var. bölüm için tşk
yusuf (157 puan) Üye
2021-03-28 16:42:35
Ehh aşık olan karakterler hepsi ona aşık o da hepsinden hoşlanıyor ve o dünyanın kuralları gereği hepsiyle evlenebilir ama bu benim hikayemde onu çok zayıf yapıyor ... gerçekten çok fazla açığı var. bölüm için tşk
STERBEN (225 puan) Üye
2020-08-12 15:56:15
Bölüm için teşekkürler
DasanDra (148 puan) Üye
2020-07-29 20:16:10
Bölüm için teşekkürler
Kaptan bijon (103 puan) Üye
2020-07-20 13:35:42
Cevri için teşekürler
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-07-19 16:43:19
Aksiyon zamanı öncesi sesizlik bölümleri
maahhaam (4749 puan) Üye
2020-07-18 20:28:45
çeviri için teşekkürler
Ulaş (1600 puan) Üye
2020-07-18 16:38:17
İşler olması gerektiği gibi ilerliyor
DeliDana (2871 puan) Üye
2020-07-18 16:20:18
Hatun azmıș yanıyor. Soğutmak gerek.
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-07-19 16:42:32
@DeliDana, Efsane bir yorum güldürdün beni 😂
bcennet11 (75 puan) Üye
2020-07-18 15:47:01
Ayıp ama lefi varken