Bir İblis Lordunun Hikayesi: Zindanlar, Canavar Kızlar ve İç Isıtan Bir Mutluluk

01 Eylül 2020
Çeviri: zibillionbytes
Düzenleme: Residenttt
1242 Görüntülenme
Bu bölümü 33 Kişi beğendi.
Cilt 18

Yan Hikaye: Yggdrasil’in Ayrılışı

“Kutsanmış çocuk, kendisine dokunulmaz kalacağı tehlikesiz bir sığınak sağlamıştı.” Ruhların efendisi, Uğursuz Orman’daki yalnız yolculuğuna devam ederken kendi kendine konuşmuştu. Güvende olduğunu doğruladığı kız hakkında düşünürken, doğal olarak zihni etrafındaki kişilere çekildi, ki ardından vücudundan yavaş, hoşnut bir kahkaha kaçmıştı. “Ne akıl çelici. Ruhum böyle heyecanlanmayalı çok uzun yıllar oldu.”

 

Etkileşimde bulunmayı henüz kesmiş olduğu şahısları tamamen eğlendirici bulmuştu. Bir sürü farklı geçmişlere sahip renkli bir gruptu. Zindan sakinlerinin her bir üyesi öyle ya da böyle dikkatini çekmişti, ama antik yaratığın dikkatini en çok çeken ikili, büyük bir değişim geçirmiş olan eski dostu ve böylesi ırklararası uyumu mümkün kulan sebep gibi görünen kişi olan evlendiği adamdı. Yedi farklı ırktan oluşan kişilerle tanışmış ve bir insan kahraman formunda olan sekizinci bir sakin olduğu da ona söylenmişti. Bilindiği kadarıyla, farklılıklarına rağmen hiçbir uyuşmazlık yaşanmamıştı.

 

Bir konsept olarak ırklararası uyum, yaşlı ruhun çok cazip bulduğu bir şeydi. Bu, kendisinin de gayret gösterdiği bir idealdi Ama hep bunun imkansız olduğunu düşünmüştü. Başarılı olduğunu bildiği her bir deneme, sadece kağıt üzerindeydi. Her bir ırkın kendi alışkanlıkları ve özellikleri ardı. Farklı zamanlarda yer, farklı gerçekler yorumlarlar ve farklı erdemlere ya da yaşam bakışlarına değer verirler. Bu farklılıklar genellikle çok küçüktü, ama göze çarpan birkaç kişi, farklı geçmişlere sahip kişilerin uzun vadede birbirleriyle arkadaşlıklarının tadını çıkarmalarını imkansız kılıyorlardı.

 

Irklararası iş birliğine dayanan bir politika hayata geçirmeye çalışan her ülke başarısız olmuştu. Hepsi nihayetinde içeriden yok olmuşlardı; onları zehirleyen iç büyük iç baskılara karşı tutunamamışlardı. Daha ufak çaplı denemeler bile gerçek anlamda başarılı olamamıştı. Buna en yakın olanlar, birbirlerinin varlığını tolare sadece bir avuç ırkın bulunduğu küçük kasabalar ve köylerdi. Zaten en başta çok fazla şeytani ırk bulunması sebebiyle, en başarılı şehirlerin çoğu iblisler tarafından yönetiliyordu. Herhangi büyük şehirde birbirlerine karışmaya meyillilerdi. Ancak öyle olsa bile, çoğu iblis kendi alt türlerinin üyeleri arasında yaşamayı tercih ediyor ve kendi kökenlerinden olan kabilelerle birlikte kalmak zorunda kalıyordu.

 

Tarihin tekrar tekrar gösterdiği üzere, diğer ırkların günlük yaşama kattığı anormalliklere saygı duyarken, başka ırktan olan birinin dilediği gibi yaşaması neredeyse imkansızdı. Yine de, sakinlerin birbirlerinin farklılıklarına saygı gösterme şekilleri, antik varlık üzerinde nedense Yüce Ejderha’nın şu anki hali kadar büyük bir etki bırakmamıştı. Eski arkadaşının yaşadığı değişimler öyle belirgindi ki, inanmakta zorlanmıştı.

 

Birkaç yüzyıl önce onunla ilk tanıştığında, onun için kendi dışında başka kimse hakkında hiç ilgisi olmayan biri olduğunu düşünmüştü. En öne çıkan özelliği, ona yaklaşan herkese gösterdiği taş kadar soğuk tutumuydu. Ama şimdi buzlu kabuğu kaybolmuş, yerine etrafında var olanlara karşı sevgi ve yakınlık gelmişti. Her daim sıkkın yüz ifadesi, çok yönlü ve canlı bir hale dönüşmüştü. Nihayet kendini her şeye kadir bir varlık yerine bir birey, bir kadın olarak görmeye başlamıştı. Ve antik varlık, onun neşesine tanıklık ederken, aynı zamanda onu paylaşmıştı da. O kendi için mutlu olduğu kadar, antik varlık da onun için mutluydu.

 

Ve biliyordu ki, onun dostluğuyla geçirdiği kısa zamanda, onu değiştiren kişi iblis lorduydu. Onun etkisinde kalan tek kişi sadece Leficios değildi. Etrafındakilerle olan etkileşimleri, etrafındakilerin de onun hayat tarzından etkilendiğini antik varlığa yansıtmıştı.

 

“Sanırım kendine Yuki diyordu...” diye mırıldandı ruhların efendisi. “Zihnimde tuttuğum tarihe onun adını kazısam iyi olur.”

 

Yggdrasil, iblis lortlarının karakter olarak tek düze olmadıklarını biliyordu. Her birinin kendi eşsiz özellikleri vardı. Ama Yuki, bu hesaba katılsa dahi tuhaf kalıyordu. Kendi türünün hiçbirine neredeyse hiç benzemiyordu. Zindanın koruyucusuna sağladığı aşırı güce sahip olmanın bir sonucu olarak gelen gurur ya da kibrin hiçbirine sahip olmamasıydı. Mantıklıydı, hatta akıllıydı.

 

Ama hepsinden çok, değerleri vardı.

 

Başkalarını yargılama şekli ve karar vermesine sebep olan faktörler, onu sadece her bir iblis lordundan ayırmıyor, ayrıca bu dünyadaki her bir bireyden de ayırıyordu. Yüce Ejderha’nın kendisini dahil etsek bile, açık ara en tuhaf zindan sakiniydi.

 

Çünkü o yabancı bir varlıktı. Kelimenin tam anlamıyla.

 

“Bu dünyanın tek başına varlığını sürdürmediğini hep biliyordum, ama bir başkasından doğmuş bir iblis lorduyla sohbet etmek gerçekten şans eseri gerçekleşen bir şey.” Gülerken sadece iblis lordu ile olan konuşmalarını değil, ayrıca dünya gezgininin gümüş ejderha ile olan etkileşimini de hatırlamıştı.

 

İkisinin özel bir bağ paylaştığı gün gibi ortadaydı. Birbirlerine güveniyorlardı. Birbirlerini seviyorlardı. Birbirleri için yaşıyorlardı.

 

Her biri, diğerine aynı derecede ihtiyaç duyuyordu.

 

Yuki olmadan, o asla değişemezdi. Asla sıcaklığı ya da gerçek neşeyi bilemezdi.

 

Yggdrassil başta, birisinin Yüce Ejderha’ya bir şekilde sevmenin ne anlama geldiğini öğretebilmiş olduğunu öğrendiğinde şaşkınlıkla dolmuştu. Ama söz konusu kişi ile tanıştığında, bütün şaşkınlığı hemen kaybolmuştu.

 

Çünkü Yuki, onu mükemmel bir şekilde tamamlıyordu. Leficious’un onu tamamladığı gibi.

 

“Neşelerinin keyfini çağlar boyu çıkarmaları için dua ediyorum.” dei. “Çünkü ben, her iki taraf için de öldürücü olan bir arkadaşla ölümüne düello yapma fikrinden hiç haz almıyorum.”

 

Bu dünyanın koruyucusu olarak iblis lordu, eğer gözü dönerse Leficios’u durdurmaya çalışmak dışında başka bir seçeneği olmadığını biliyordu.

 

Ve bunda, büyük ihtimalle, başarısız olacağını da.

 

Güç açısından onunla kıyaslanabilecek sadece birkaç seçkin kişi düşünebiliyordu. Ama hiçbiri onunla tek başına mücadele edemezdi. Teraziyi kendi taraflarına çevirmek için, her birisinin aynı anda ona saldırması gerekiyordu.

 

Yüce Ejderha bu kadar absürt bir seviyedeydi. Yaşayan diğer her bir canlıdan daha yüksek bir seviyedeydi.

 

Ve yenilmiş olsa bile, savaş sonrası etkiler büyük ihtimalle medeniyetin çöküşüne yol açardı; birkaç çağ geriye gideceği kesindi.

 

Geçmişte böyle bir olayın korkusu Yggdrasil’in zihnini endişeyle doldurmuştu. Muhtemel gibi görünüyordu, belki olması kesindi de. Ama artık değildi. Onu şu anki halinde gördükten sonra, artık bunun olacağını hayal bile edemiyordu.

 

İşte bu yüzden hayatlarını huzurla geçirmelerini diliyor, bunun için dua ediyordu.

 

“İlham verici bir karşılaşmaydı.” Yggdrasil, ağaçların arasından ilerlerken tekrar kendi kendine gülmüştü. “Bu dünya hala, gerçekten de her defasında ortaya çıkan harikulade deneyimlerle dolu.”

 

Yuki’nin zindanı, muhtemelen dünyadaki en gelişmiş yerlerden biriydi ve sadece gelişmeye devam edecekti. Zaman orayı, tekrar ziyaret etmeye değer bir yer yapacaktı. Ve Ruhların Efendisi, bir gün bunu yapmak için can atıyordu.

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
STERBEN (225 puan) Üye
2021-04-19 08:32:27
Çeviri için teşekkürler.
yusuf (157 puan) Üye
2021-04-01 18:20:15
İkisinin özel bir bağ paylaştığı gün gibi ortadaydı. Birbirlerine güveniyorlardı. Birbirlerini seviyorlardı. Birbirleri için yaşıyorlardı. Lefi için yuki yuki için lefi özel ha tşk yazar ne güzel yuki'nin 1 numarası nell diyordum bunu gösterince hala bir numara lefi XD xd ya bu yüzden yukiyi onun gözleri önünde ya da lefi'nin gözü önünde yukiyi öldürmek istiyorum ikisinden birisi kontrolünü kaybederse ÇOOOOOOOOK EĞLENCELİ OLUR :D “Neşelerinin keyfini çağlar boyu çıkarmaları için dua ediyorum.” dei. “Çünkü ben, her iki taraf için de öldürücü olan bir arkadaşla ölümüne düello yapma fikrinden hiç haz almıyorum.” Bu dünyanın koruyucusu olarak iblis lordu, eğer gözü dönerse Leficios’u durdurmaya çalışmak dışında başka bir seçeneği olmadığını biliyordu.
Otaku (24 puan) Üye
2021-06-03 20:16:50
@yusuf, Dostum sen bir doktora görün Yorumlarında psikolojik hastalık belirtileri var :(
... (26 puan) Üye
2021-02-12 20:56:59
Lefi'nin neden hareme karşı olmadığını şimdi anladım! Nell, Lyuu ve gelecekte kimler katılacaksa günün birinde yaşlılıktan ölecekler ama o ve Yuki dünyadaki tüm büyü yok edilmediği sürece yaşayacaklar.(Ve koca bir cildi yan hikayelerle doldurduğu için tebrik ediyorum yazarı. |-_-|)
yusuf (157 puan) Üye
2021-04-01 18:20:46
@..., xd üç nokta bu yorumu yapmasaydın be ya xd
Kunai 52 (151 puan) Üye
2020-09-18 12:26:59
Çeviri için teşekkürler.
Kaptan bijon (103 puan) Üye
2020-09-06 17:18:03
Bòlüm için teşekürler
maahhaam (4749 puan) Üye
2020-09-03 16:39:27
Çeviri için teşekkürler
Doran (9 puan) Üye
2020-09-02 04:32:56
Ben yan hikayeleri seviyorum
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-09-02 00:54:45
Bir solo levelingin yazarını örnek alamadı şu yazar. Ulan gavat en sona toplu biriktir öyle yayınla yan hikayeni ,orta hikayeni ... Ana hikaye akışını bozmaktan zevk alıyor adam mk ondan sonra pedofilicikten zevk alıyor; en çokda beni kızdırmaktan zevk alıyordur bu so*tu**n Yazarı. Bir kerede bizi şaşırt be 50 bölüm yan hikaye koymasın mesela aq yazarı. Gene yazdıkça yazıyorum şu aq yazarına ,durmam lazım gene destana çevirdim...😂 Neyse siz bana aldırmayın günlük rutin yazara dozunu veriyoruz 😃
ThisIsTurk (88 puan) Üye
2020-09-01 23:58:52
Yan bolumlere hayir diyorum cok bos oluyorlar
DeliDana (2871 puan) Üye
2020-09-01 22:19:45
Sayın yan bölümler siktirin gidin artik yeter ulan bıktım illa gidip ingilizcesini mi okumam gerekiyor aq. Çeviri ve edit için teșekkürler bu arada.
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-09-02 00:56:19
@DeliDana, 👍 bencede yazarı bi 👉👌👏💃lazım.
Asedion (1091 puan) Üye
2020-09-01 21:38:51
Paradoksa girdik sürekli yan bölüm okuyup duruyoruz
darkrai (79 puan) Üye
2020-09-01 21:15:47
bölüm için teşekkürler
Ker!m (339 puan) Üye
2020-09-01 20:21:01
Elinize saglik. Acaba yan bolumler ne zamn bitecek?
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-09-02 01:00:38
@Ker!m, yazarı vaay yan hikayeye bak mütiş falan filan diyolar heralde şımartıyolar sonra seri sanki ana hikaye yan hikaye olmuş, yan hikayede ana hikayeymiş gibi yardırıyor yazar. Yazara okadar destan gönderdim yazdıklarımı toplasak 50 sayfalık novel edecek... 😂