Bir İblis Lordunun Hikayesi: Zindanlar, Canavar Kızlar ve İç Isıtan Bir Mutluluk

30 Mart 2020
Çeviri: zibillionbytes
Düzenleme: Residenttt
1522 Görüntülenme
Bu bölümü 30 Kişi beğendi.
Cilt 5

Yuki’nin Amacı: Mana Problemi

“Pekala Lyuu. Kendini nasıl savunacaksın?”

 

Lyuu ve ben taht odasına dönerken Leila kapının önünde bizi bekliyordu. Diğer hizmetçiye, içimde titreme hissi oluşturan bir gülümseme atmıştı. Garip olmasa da içermesi gereken neşe ifadesinden tamamen yoksun gibiydi.

 

“”I-ımm... B-benim hatam değil...”

“Çamaşırları asma işini bitirince hemen dönmeni, çünkü başka bir işte bana yardım etmen gerektiğini söylemiştim.”

“B-biliyorum, ama yemin ederim büyü yapılmış gibiydim! Gerçekten çamaşırları hemen asıp yanına gelecektim, ama büyülenmiş bir şekilde dikkatim dağıldı! Y-yemin ederim, tembellik yapmıyordum! Nasıl olduğunu bile bilmiyorum!”

“Lyuu, bu bir bahane değil. Sorumluluklarını ihmal ettiğin gerçeğini değiştirmiyor.”

“G-görsen anlardın Leila! O kadar muhteşemdi işte! Hadi ama, beni dinle!”

“Bence yeterince dinledim.”

“Ne oluyor!? B-bir dakika, beni nereye götürüyorsun? Leila? Leila!? Bırak beni! Leila!?”

 

Lyuu’nun direnişi boşaydı. Diğer hizmetçi onu kolaylıkla sürüklüyordu. Leila’nın zavallı kıza ne yapacağı hakkında hiçbir fikrim yoktu ama araya girmenin iyi bir fikir olmadığını anlamıştım. Bu yüzden sessiz kaldım ve ikisi uzaklaşırken gülümsedim.

 

Gözden kaybolduktan sonra Lefi’nin yanına ilerledim ve yüzünün hala yastığa gömülü olduğunu gördüm.

 

“Şey... Ben... Hey, ııım... Lefi.” Birkaç deneme sonunda bir şekilde konuşma başlatmayı başarabilmiştim. “S-sana küçük bir şey sormamın sakıncası var mı?”

“N-ne!? Ah... I-ımmmm... Tabii.” Lefi’nin gözleri gergin gergin etrafta geziniyordu, ama bir süre sonra sakinleşip olabildiğince normal bir tonda konuşmaya başlamıştı. “E-elimden geldiğince sorduğun soruları cevaplayacağım.”

 

“T-teşekkürler.” Maksimum MP değerini yükseltmenin bir yolunu biliyor musun?”

 

Taht odasına geri dönmemin tek sebebi ondan yardım istemekti. Mini kaleler yapmayı sevsem de artık yapamıyordum. Manam tamamen tükenmişti. Ve birkaç saatlik alıştırma manamı tüketiyorsa, şu anki mana havuzumla gerçek boyutlu bir kaleyi yapabileceğimden şüpheliydim.

 

Sürekli kale yapmıyordum tabii ki. Lyuu gelmeden önce ara vermiştim ve Illuna ve Shii de bize katılınca bir kez daha ara vermiştim. İkisi birlikte oyun oynuyordu ama yarattığım sayısız kale tasarımını görünce durup meraklı sorular sormaya başlamışlardı. Illuna’yı bu şekilde görmek, bende onu eğlendirecek bir şey yaratma isteği doğurdu. Ve bunu yaparken Lyuu’yu da gülümsetebileceğimi fark ettim. Kadim büyüyü kullanarak Sylvanian Families oyuncağı yarattım: şirin, elbise giymiş, evlerde ve insanların bulunduğu yerlerde yaşayan hayvanlar. [1] Bunlardan neredeyse gerçek anlamda bir ton yapıp MP’nin dibini görmüştüm. Manamı tamamen bitirmekten hiç hoşnut değildim, çünkü alıştırmaya devam etmemi engellemiştim. Ama yine de buna değmişti. Şirin oyuncakları gören kızlar sevinçten havaya uçmuştu.

 

“Büyü gücünü geliştirmen mi gerekiyor? Zaten ortalama birisinden kaç kat fazla manan yok mu?” Lefi bana sorgulayan gözlerle bakıyordu. “Yasaklı bir büyü mü yapmaya çalışıyorsun?”

“Yok. Yapmak istediğim bir şey için yeterince manaya sahip değilim gibi. Tecrübe kazanıp seviye atlayabileceğimi biliyorum, ama bir tür egzersiz ya da eğitim falan yapmayı tercih ederim.”

 

Antrenmanların fiziksel istatistiklerimi gözle görülür etkisi olmuştu ve fiziksel antrenmanın büyü gücü için bir karşılığı olabileceğini düşünmüştüm.

 

“Hmmm...”  Lefi bir anlığına durup düşündü. “Geçici bir artış istersen manamı sana ödünç almana izin veririm.”

“Bunu yapabilir misin?”

“Kolayca.” dedi ve başını salladı. “Sana büyü yapmayı öğrettiğim zamanı hatırla. Büyü enerjimi senin vücudundan dolaştırdığımı hatırlıyor musun?”

“Evet?”

 

Son hatırladığım, neredeyse başımı patlatıyor olduğuydu.

 

“Mana paylaşma da benzer bir işlem. Tek farkı, büyümü senin içinden geçirmek yerine sana doğru aktaracağım.”

“Ah, bu çok iyi. Sence bunu ben de yapabilir miyim?”

“Şu anki halinle hayır. Öncelikle kontrolünü geliştirmen gerek.” Lefi gülümsedi. “Benim seviyelerime gelmene gerek yok, ama yine de yürümen gereken daha çok yol var. Büyü enerjisi paylaşımı, dalga boyunu, paylaştığın kişinin dalga boyuna göre ayarlamanı da gerektirir. Bu basit bir iş değil.”

 

Yüzünde, her zamanki gururlu ifadesi vardı. Sonunda normal haline dönmüştü.

 

“Peki öyleyse. İhtiyacım olduğunda sana haber vereceğim.”

“Şunu unutma. Hizmetlerimin bir bedeli vardır.”

“Peki, ne istiyorsun?”

“Ödemeyi donut şeklinde almak istiyorum.”

“Tabii.”

 

Her zamanki gibi, Lefi’nin tatlıya düşkünlüğü azalmıyordu. Her fırsatta şeker yiyip nasıl hala isteyebiliyor anlayamıyordum. Onun yerinde olsam, şimdiye kadar çoktan bıkmıştım. En çok sevdiği ona ilk verdiğim çikolata gibiydi. Malum şeker manyağı dedektifin yapacağı gibi, her zaman milim milim kemirip, olabildiğince uzun süre dayanmasına uğraşıyordu.

 

“Benim manamı ödünç almak, deneyebileceğin tek metot değil. Her gün, düzenli bir şekilde yüksek seviyeli büyüler yapıp mana havuzunu tamamen tüketerek de bunu yapabilirsin. Sanıyorum böyle bir büyün var. Hatta en çok sevdiğin büyü o.”

“Ejderhalı olanı mı diyorsun?”

“Evet, o.” Lefi başını salladı. “O seviyede büyüler yapmaya devam edersen sadece maksimum manan artmaz, ayrıca büyü enerjisini kontrol etmede de ustalaşırsın.”

“Tamam.”

 

Doğrusu, su ejderhası büyümden tam memnun değildim. Sıcak suyla yapılması gerekiyordu ama, özelikle de bir yandan toprak büyüsü karıştırıp gücünü artırmak zorunda kaldığımı düşünürsek, hem sıcaklığı hem de şekli aynı anda tutturacak kadar yetenekli değildim. Büyüye bayağı çalışmış olsam da manam bitene kadar yapmayı denememiştim. Hatta bunu ilk defa bugün deneyecektim. Doğru düzgün yapamıyor olsam da, daha fazla üzerine çalışıp onu iyileştirmek istemiyordum. Kale yapmak da mana tüketiyordu ve zamanımı daha iyi bir şey için harcamış olacaktım. Yarattığım her bir kale, istediğim son ürün için imgemi sağlamlaştırıyordu. Dahası, kale yaratırken, ara verdiğimde Illuna için Sylvanian Families figürleri yapmaya kolayca geçebiliyordum. Ve bu onu mutlu ediyordu, ben de bundan mutlu oluyordum.

 

“Teşekkürler Lefi. Bunlar gayet iyi önerilerdi.”

“Ö-önemli değil. İ-işine yarıyor bulmandan dolayı memnun oldum.”

 

Lefi kızarıp, kıpır kıpı olmuştu. Yaptığı utangaç hareketler öyle şirin ve güzeldi ki hayran olmamak elde değildi.

Çevirmen Notu

 [1] Kızlar için üretilen, barbie gibi plastik oyuncaklar. İnternete yazıp neye benzediğini görebilirsiniz ^_^. 

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
Yaoi'den_nefret_ederim (137 puan) Üye
2023-03-21 15:28:12
Bölüm için teşekkürler
İners (132 puan) Üye
2022-06-05 20:20:09
Teşekkür için çeviriler ve edit
darys045 (56 puan) Üye
2020-08-16 14:01:21
Çeviri ve edit için teşekkürler
DasanDra (148 puan) Üye
2020-07-26 15:52:41
Bölüm için teşekkürler elinize sağlık...
Damocles (222 puan) Üye
2020-07-13 22:08:17
Çeviri için teşekkürler elinize sağlık.
DeliDana (2871 puan) Üye
2020-04-09 10:35:12
Çeviri için teșekkürler.
maahhaam (4749 puan) Üye
2020-04-06 00:21:28
Çeviri için teşekkürler
Farazgul (7 puan) Üye
2020-03-30 21:26:18
Çeviri için teşekkürler.