Bir İblis Lordunun Hikayesi: Zindanlar, Canavar Kızlar ve İç Isıtan Bir Mutluluk

08 Nisan 2020
Çeviri: zibillionbytes
Düzenleme: Residenttt
1602 Görüntülenme
Bu bölümü 33 Kişi beğendi.
Cilt 6

Kahraman Banyo Yapar

Kendini küvetteki suya bırakan Nell’in vücudu hoş bir sıcaklıkla sarmalandı. Su öyle sakinleştirici ve rahatlatıcıydı ki Nell bu rahatlamayla derin bir nefes bırakıvermişti. Üzerinde, dışarıdaki yıldızlı gökyüzünün mükemmel bir kopyası vardı. O ve yaydığı ışık öyle gerçekti ki sahte olduğuna zor inanmıştı.

 

Son banyosunun üzerinden çok zaman geçmişti. Hiç eve dönme fırsatı bulamamıştı. Kilise ona birkaç kez şans tanımıştı ama banyoları, şu an içinde bulunduğu lüks banyonun yanında hiçbir şeydi.

 

Kabul etmekten utansa da Nell öyle korkmuştu ki bacaklarında derman kalmamıştı. Ne hareket ettirebilmiş ne de ayağa kalkabilmişti. Hala yerde oturuyor olmamasının sebebi, iblis lordunun omzuyla onu desteklemesiydi. Ondan bahsetmişken, iblis lordu geceyi evinde geçirmesini teklif etmişti. Çoktan geç olmuştu ve zaten bir kere kaybettiği için Nell akışına bırakmış ve kabul etmişti. Ve sonra, onu bir kaplıcaya benzeyen bir binaya götürmüş ve içeri davet etmişti. Kendini küvetin içindeki suya batmış halde bulması bu şekilde olmuştu.

 

İblis lordunun tavırları, yüzünün buruşmasına neden olmuştu. Kilisenin tasviriyle alakası bile yoktu. Üstleri onu, genelde peri masallarında görülen kötü bir zorba gibi göstermişlerdi. Uyanır uyanmaz bir sürü kişiyi öldüren vahşi biri olarak anlatmışlardı. Öyle doldurulmuştu ki, iblis lordunun doğasında zannettiği şeylerin hiçbiri gerçekleşmemişti. Onunla gerçekten tanışınca, “yan evdeki çocuk” hissiyatı verdiğini fark etmişti. Ondan biraz daha büyüktü ve biraz da tuhafta ama sonuçta rahat ve arkadaşça davranıyordu. Onu karşılama şekli Nell’e bir komşusunu hatırlatmıştı.

 

İblis lordu olduğunu öğrenince gardını yükseltmişti ama bunun sebebi ön yargılarıydı. Hiçbir düşmanlık ya da kötü niyet göstermemişti. Arkadaşça niyeti hem yaptıklarından hem de kahramanın yetenekleri tarafından kanıtlanmıştı. Düşman algılama yeteneği onu bir düşman olarak algılamamış ve bir de üzerine tavsiye vermişti.

 

Kendi bakış açını da oluşturup ona göre hareket etmen gerek. Dediklerimi hemen yiyip, doğru olduğunu düşünme. Önce bir sindir.

 

Söyledikleri, şu an bile kafasından geçiyordu. Sanki beynine kazımış gibiydi.

 

Nell daha önce hiç kendi isteklerine göre hareket etmemişti. Her zaman itaatkar olmuş, iyi bir kız olmaya çabalamıştı. Evinde yaşadığı zamanlar annesinin isteklerine en yüksek önceliği verirdi. Onu yetiştirebilmek için annesinin çok çalıştığını biliyordu, bu yüzden ona daha fazla yük olmamak için elinden geleni yapıyordu.

 

Aynı şekilde, kilisenin de istediği her şeyi yapıyordu. Bir an evvel gerçek bir kahraman olabilmek için aldığı tüm emirlerini tam bir itaatle yapıyordu. Şövalyesinin sözlerini, papazın vaazlarını ve hatta yaşlı büyücünün derslerini verebildiği tüm dikkatle dinliyordu. Hiçbir saygısızlık belirtisi bile göstermemişti.

 

İblis lordunun sözleri Nell’e, bir kukla olduğunu fark ettirmişti. İtaatkarlığı yaşam biçimine öylesine işlemişti ki bunu bir huy haline getirmişti. Hiçbir zaman kendini düşünmemişti. Diğer herkese iplerini çekmeleri için izin vermişti.

 

Nell’in gıpta ettiği kahramanların hiçbiri onun kadar hizmetçilik etmemişti. Hatta genelde bunun tam tersiydi. Kendi kendilerinin patronuydular. Ortaya çıksa da çıkmasa da kötülüğü yok etmek için talimat almadan hareket ederlerdi.

 

“Nerede hata yaptım...?”

 

Kahraman yüzünü buruşturup, şu anki durumuna gelene kadar attığı her adımı düşünüp durdu ama kapı gıcırtısını duyunca düşünmeyi bıraktı. Vücudu hemen sudan yükselip savunma pozisyonu almasına neden olmuştu ama içeri girenin sadece genç bir kız olduğunu görünce dizleri zayıflayıp geri yığılmıştı.

 

“Hı...?” Sarı saçlı kız kahramana bakarak başını bir tarafa eğdi. “Ah. Sen abimin kötülük ettiği kızsın!”

“B-benim hakkımda öyle düşünmemeni tercih ederim...” depresif bir şekilde suyun altına doğru batmıştı. “Bir dakika! Beni izliyor muydunuz!?”

 

Kahraman istemeden sorusunu bağırarak sormuştu. Daha önce hiç görmediği küçük kız az önce başına gelen tüm sıkıntı ve güçlüklerden haberdar gibiydi.

 

“Eh... Ş-şey... Peki senin adın ne?”

 

Yaptığı şeyi fark eden Nell yalandan boğazını temizliyor gibi yapıp tuhaf atmosferi bozmak için bir soru sormuştu.

 

“Ben Illuna! Seninki ne?”

“Ben Nell. Tanıştığıma memnun oldum Illuna.”

“Evet! Ben de seninle tanıştığıma memnun oldum Nell!”

 

Şirin, oyuncak bebek gibi gözüken bu kız küvetin önüne oturup kendini harıl harıl temizlemeye koyulmuştu. Hareketlerini gören Nell’in gerginliği geçmişti. Bir tehlike olmadığını fark edince Nell, kendini tekrar küvetin içine daldırmıştı.

 

“Bir dakika, sen az önce iblis lorduna abi mi dedin?”

“Evet! Akraba değiliz ama benim için abi gibi bir şey sayılır.”

 

Ah, demek ona bağlı olduğu için ona abi diyordu. Nell, o çocukla tanıştığından beri aklına olan sorulardan birini sormak için küçük kıza seslenmeden önce başını sallamıştı.

 

“Bir soru sorabilir miyim Illuna.”

“Evet?”

“Şey... Abin tam olarak nasıl bir insan?”

“Bunu sorduğun için çok memnun oldum!” Soruya beklenmedik bir hararetle cevap veren kızın gözleri parlamıştı. “O çok havalı birisi. Benim hayatımı kurtardı! Benimle her zaman oyunlar oynar ve yalnız hissetmemem için elinden geleni yapar! Onu gerçekten çok seviyorum! Bazen aptalca davranabiliyor ama ben o kısmını da seviyorum. Gerçekten çok şirin biri!”

“A-Anladım.” Küçük kızın heyecanlı tepkisine şaşıran Nell, onu dinlerken sadece başını sallayabilmişti.

 

Peki ama neden bu kız iblis lorduna bu kadar bağlanmıştı? Bunun sebebi bazı zamanlar çocukları “seviyor” olması olabilir mi?

 

“İblis lordu hiç tuhaf yerlerine dokundu mu?”

“Hayır! Ama tuhaf davranıyor. Bazen, birden odasından çıkıp bir yerlere doğru koşarken bir şeyler hakkında bağırıp durur.”

“A-ah. Demek sadece tuhaf, hı?”

 

Illuna’nın iblis lordu tarifi, kahramanın kafasını daha da karıştırmıştı. Onu hiç anlayamamıştı. Bu karşılaşma, Nell’in kafasındaki iblis lordu imajını değiştirmişti. Hayatı boyunca gelişmiş olan klişe kötülük tezgahlayan adam imajı tamamen paramparça olmuştu.

 

***

 

“Peki bu sefer tam olarak ne planlıyorsun acaba?” Kollarını bağlamış Lefi, bana delici bakışlarla bakıyordu.

“Cidden hiçbir şey.” Sıradan bir şekilde cevap vermiştim. “Bize saldıracak değildi ve çoktan geç olmuştu. Aşırı fazla boş odamız olduğu için bir tanesini ona ödünç vermemek için bir sebebim de yoktu. Ayrıca, insanlar hakkında daha çok şey öğrenmek istiyorum ve bu gayet iyi bir şans.”

“Anladım. Yani, bilerek tüm bu durumları yaratıp bir başka kızı “zindanına” düşürmek için bahane bulmaya çalışıyordun. Sana inanamıyorum.” Konuşurken Lefi’nin vücudundan korkunç bir aura yayılmaya başlamıştı. “Bağlantı kurmanı benim söylediğimi biliyorum ama dişlerini ona geçirmeni kastetmemiştim. Ve bunu kavrayamamışken bir de heyula üçlüsünü kattığını da düşünürsek...”

“Doğruyu söylemek gerekirse, üç heyulanın da kız olması benim suçum değil. Kendi kendine böyle oldular!”

 

***

 

Banyodan çıkıp banyoya giden hola girdiğinde Nell’in ilk gördüğü şey iblis lorduydu. Gümüş saçlı bir kız ona sert bir şekilde fırçalarken, dizlerinin üzerinde oturuyordu.

 

“Ş-şey... B-banyonuzu kullanmama izin verdiğiniz için teşekkür ederim. Gerçekten hoş ve sıcaktı.”

“Hmm?” Sesi duyan kız, başını iblis lordundan kahramana doğru çevirmişti. “Ah, merhaba sulu göz kahraman.”

“Önce sindirilmiş kız ve şimdi bu mu!? Neden hepiniz benim acınacak biri olduğumu düşünüyorsunuz!?”

 

Nell, hayatından hiç görmediği genç bir kız tarafından korkaklığı ona tekrar hatırlatılınca bağırıvermişti. Lafı açılmışken, banyoda tanıştığı sarı saçlı kız çoktan banyodan çıkmış ve yatağına gitmişti. Hizmetçiye benzeyen bir boynuzlu koyun iblisi, uykusunun geldiğini fark edince onu almaya gelmişti. Hizmetçi, yorgunluktan zar zor bir “bay bay” diyen küçük kızı dışarı çıkarmadan önce onunla oynadığı için Nell’e teşekkür etmişti.

 

İblis kızın arkasında ise bir başka hizmetçi, bir hayvansı vardı. Neden olduğunu anlayamasa da, hayvansı kız iblis kızın bir tür tehlikede olduğunu düşünerek bir an evvel genç kızı alıp geri dönmesini söylemişti.

 

“H-her neyse, misafirimiz geldi. Ü-üzgünüm Lefi ama onunla ilgilenmem gerek.

“Şaka yapıyor olmalısın. Bu Leila’nın rahatlıkla yapabileceği bir şey ve bunun için vaktin yok. Sonuçta bu uzuuuun geceyi sen ve ben birlikte geçirmek üzereyiz.”

 

Kahraman, gözlerinin önünde dönen olayları anlamlandırmakta zorlanıyordu. Başta gizemli ama nazik gözüken iblis lordu, Nell’den bile daha küçük bir kız tarafından azarlanıyordu.

 

Artık neye inanmam gerektiğini bilemiyordum...

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
FiLUcTuBaBy (98 puan) Üye
2022-02-11 19:27:49
Mala döndü kız
Yaoi'den_nefret_ederim (137 puan) Üye
2023-03-21 18:03:14
@FiLUcTuBaBy, çünkü olaylari anlayabilmek için zeki değil mal olmak gerekiyor
İners (132 puan) Üye
2021-07-12 10:28:15
Çeviri ve edit için teşekkürler
Melihhhhjj (4 puan) Üye
2020-12-07 03:55:17
Çeviri için teşekkürler.
darys045 (56 puan) Üye
2020-08-16 15:47:28
Çeviri ve edit için teşekkürler
DasanDra (148 puan) Üye
2020-07-26 17:08:30
Bölüm için teşekkürler
Damocles (222 puan) Üye
2020-07-13 23:46:43
Çeviri için teşekkürler elinize sağlık.
OkuyucuS0 (1869 puan) Üye
2020-04-20 02:15:36
Ben Bu dunyanin saitamasi lefi memnun olmadim
Sadecesama (301 puan) Üye
2020-04-15 10:16:30
Nell’in ilk gördüğü şey iblis lorduydu. Gümüş saçlı bir kız ona sert bir şekilde fırçalarken, dizlerinin üzerinde oturuyordu. Abii çok iyi~ Çeviri için teşekkürler. Ellerinize sağlık :)
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-04-10 01:23:49
Sonuçta yüce ejderha koydumu tek :D
maahhaam (4749 puan) Üye
2020-04-08 23:06:44
Ceviri icin tesekkurler