Bir İblis Lordunun Hikayesi: Zindanlar, Canavar Kızlar ve İç Isıtan Bir Mutluluk

21 Nisan 2020
Çeviri: zibillionbytes
Düzenleme: Residenttt
1553 Görüntülenme
Bu bölümü 34 Kişi beğendi.
Cilt 9

Shii’nin Evrimi

“Görüyorum ki, zindanda yaşayanlardan biri daha senin arzularını dürtecek bir forma dönüşmüş Yuki.” ejder kız homurdandı. Konuşurken Shii’nin yanağını dürtüp onu inceliyordu.

“Bir ara ikimizin oturup ne tarz kızlardan hoşlandığım konusunu konuşmamız gerek.” Gözlerimi devirdikten sonra, belimi kırarcasına sarılmayı bırakmış Illuna’ya döndüm. “Peki bu nasıl oldu?”

“Şeyyyy...” Bir süre durakladıktan sonra coşup, bütün yaşananları olabildiğince hızlı anlatmaya başlamıştı. “Shii, şey gibiydi, dönüşüm geçirebileceğini düşünüyordu! Bu yüzden ona denemesini söyledi ve sonra dönüştü! Değil mi Shii?”

“Doru!” diye tekrarladı yapışkan.

 

Bana dönmeden önce iki kızın da suratında kocaman gülümsememeler belirmişti. Dostum, çok tatlılar. Ama anlattıklarından tam olarak ne olduğunu anlayamamıştım.

 

Neyse ki vampir kız açıklamaya devam etmişti. Sadece bir çocuk olduğundan sadece umursadığı şeyleri anlatmıştı. Sonuçta, ne olduğunu anlayacak kadar bilgi verebilmişti.

 

Bizim olmadığımız zaman, ikisi her zamanki gibi etrafta oynarken Illuna düşüp kendini yaralamış. Shii hemen sıçramış ve yaranın çok acıyor olduğunu düşünerek, acısını azaltmak için yaraya dokunmuştu. Bunu yapar yapmaz vücudu parlak bir ışık saçmaya başlamış. Ve ışık kaybolduğunda kesik de kaybolmuştu.

 

Olaydan hemen sonra Illuna’nın şeklini almıştı. Birden birilerine dönüşebilme yeteneğini kazandığını hissetmişti ve kızın da yapmasını istediği gibi, onun formuna dönüşmeyi denemişti. Bir dakika, bu Illuna’nın Shii ile, yapışkan formundayken bile konuşabildiği anlamına mı geliyor?

 

...Nasıl ya?

 

Bir şey diyeyim mi? Bu konuyu, daha sonra konuşmak için bir kenara attım.

 

Uzun lafın kısası, Shii evrim geçirmişti ve bu muhtemelen, tam da vampirin yarasına dokunduğu an gerçekleşmişti.

 

Olan olayları anlayabilmiştim. Ama Illuna’nın anlattıklarının aksine, önemli bir sorunun cevabını tam olarak alamamıştım: neden? Ama boş boş oturmak yapbozu çözmeme yardımcı olmayacağından, yapışkanın özelliklerine kendim bakmaya karar verdim.

 

***

 

Genel Bilgiler

İsim: Shii

Sınıf: Şifacı

Irk: Şifa Yapışkanı

Seviye: 11

HP: 130/130

MP: 572/572

Kuvvet: 21

Can: 51

Çeviklik: 32

Büyü: 256

Maharet: 64

Şans: 114

 

Eşsiz Yetenekler

Dönüşüm

 

Yetenekler

Avlanma III

Yenilenme III

Şifa Büyüsü II

 

Ünvanlar

İblis Lordunun Soyundan Olan

İyileştirici Yapışkan

 

***

 

...Tamam o zaman. Bu zamana kadar gördüğüm en büyük değişim olabilir bu. Büyü özelliği öyle gelişmişti ki, artık şehirde analiz ettiğim insanların iki katından daha yüksekti. Dur bir saniye. Onu sadece yürüyüşe çıkarırken dışarı çıkarmıştık ve zindanın kendisi de hiç saldırıya uğramamıştı. Nasıl oldu da evrim geçirecek kadar tecrübe kazandı lan bu?

 

Leila, benim evrim geçirmemden sonra bana bağlı yaratıkların daha kolay evrim geçirebileceğini açıkladı. Bu açıdan bakıldığında Shii’nin gerekli olan tüm gereksinimleri sağlaması pek de tuhaf gelmemişti. Muhtemelen şuradan buradan üç beş tecrübe kazanmayı başarabilmişti. Yine de, seviye atlamasına yetecek kadar bile tecrübeyi kazanmış olm--bir saniye!

 

Uzun süre düşündükten sonra, Shii’nin Avlanma adında bir yeteneğe sahip olduğunu fark ettim. Görünüşe göre bu yetenek sayesinde her ne yerse yesin içindeki büyü enerjisini emmeye benzer bir şey yapabilmesini sağlıyordu. Ve yapışkan, onun olduğu tarafa ne fırlatırsam fırlatayım yemeye istekli olduğundan, ona bir sürü saçma sapan şey yedirmiştim. Yediği mana yönünden zengin akşamüstü atıştırmalıkları çok fazlaydı, ya da en azından öyle olmalı. Aynen, durum bundan ibaret olmalı. Muhtemelen ona verdiğim her şeyin içindeki manayı emip tecrübe puanlarına dönüştürmüştü.

 

Her ne kadar sonunda doğru sonuca ulaştığıma inanmak istesem de bir şeylerin hala garip geldiğini hissediyordum. Sadece oburluğunun gücünü kullanmaktan başka bir şey yapmayan biri için çok fazla gelişmişti. Sadece yemek yemek, evrim geçirmek için geçerliyse, ormandaki avcılar bunu çoktan yaparlardı. Etoburlar her gün et yiyorlar sonuçta. Ve et tercih etmeyenlerin de aşırıya yakın seviyede büyü enerjisine erişimi vardı. Bölgedeki çoğu meyve ve sebze büyü enerjisiyle doluydu.

 

 Bir sürü yiyecek tüketebiliyor olduğunu düşünsek bile, Shii’nin bu hızda evrim geçirmesi pek aklıma yatmıyordu. Eğer birkaç sefer yemek yiyen bir canavar çok daha güçlü bir canavara dönüşebiliyor olsaydı, insanlık çoktan besin zincirinden yok olmuştu.

 

“Eeeıı...” yapışkana bakmaya devam eden ejder kız, garip bir ses çıkarmıştı.

“Ne oldu Lefi? Sanki bir şeyler söylemek istiyor gibisin.”

“Sanırım Shii’nin ani evriminin sebebini biliyor olabilirim. Bunun... yaptığım şeylerle alakalı olabilir, onu büyü enerjimle beslediğimi düşünürsek...”

“Ne yaptın...?”

“Yemeklerinden manayı emme alışkanlığı olduğunu fark etmiştim.” diye devam etti ejder kız. Hem sesi hem de yüzündeki ifade bir suçluluk hissi taşıyordu. “Muhtemelen sevdiğini düşünerek, kendi manamdan ona arada sırada vermiştim.”

“Senin mana. Çoğk lesis!” ded Shii gülümseyerek. ÇOK ŞİRİN!

 

Galiba bu her şeyi açıklıyor. Lefi’nin açıklamalarını yapbozun kayıp parçası olarak kabul ederek başımı salladım. Kendim de tam olarak aynı şeyi yaptığım için, ne demek istediğini anlamıştım. Ama Lefi benden çok daha güçlü olduğu için, onun manası çok daya yoğundu. Küçük bir parçası bile çok büyük etki yapardı.

 

Şu anki formunda ve hatta ejder formunda, o kadar çok manası vardı ki, sıkıştırmadan içinde saklayabilmesinin imkanı yoktu. Ve, şehirde bir iki zombiyi yakmaya çalışırken bir evi yanlışlıkla yakmasının sebebi de tam olarak buydu. Aşırı fazla manaya sahipti ve küçük miktarlarda kullanmak istediğinde çok dikkatli olması gerekiyordu. Bir başka deyişle, ejder kızın sakar doğası nedeniyle, büyüleri istediğinden daha güçlü oluyordu. Pekala, bu konu hakkında bu kadar konuşmak yeter. Konudan sapmaya başlıyorum.

 

Sonunda Shii’nin hızlı evriminin sebebini ve ayrıca büyü seviyesinin aşırı derecede artışını hem anlamış hem de kabullenmiştim.  Ejder kızımız, aslında onu streoidlerle beslemişti. Manasından aldığı her bir doz ender şeker niyetine geçiyordu. [1] Ender şeker demişken, Pokemon çok sıkıntılı iş ya. Ender şekerler, temelde sadece tuhaf haplardan başka bir şey değildi. 100% eminim bundan.

 

Shii’nin evriminde şaşırmadığım tek şey, ırkı olmuştu. Bir Şifa Yapışkanı olması gayet mantıklıydı. Her zaman zihinlerimizi rahatlatmaya yardımcı olurdu. Bu yeni yeteneği, şu anki yeteneklerinin bir uzantısı olarak, fiziksel yaralarımızı da iyileştirebilecekti.

 

Dönüşüm, muhtemelen şu anki formunu almasına yarayan yetenekti. Rir’de buna sahipti ama yapışkanın aksine Rir’in vücudu kolayca şekil alamadığı için, tek yapabildiği boyutunu değiştirebilmekti. Ve Shii’ye kız gibi davranıyor olsam da aslında bir yapışkan olduğundan gerçek bir cinsiyeti de yoktu.

 

“Anlıyorum... Demek olaylar böyle gelişti...” Shii’nin kafasını okşarken kendi kendime mırıldanmıştım. Başta sadece şaşırmıştım. Ama bu duygu yavaş yavaş kayboldu ve yerini neşeye bıraktı.

“Sahip? Shii evrim. Mutlu?”

“Tabii ki mutluyum.” Kafasını okşamaya devam ederken ona gülümsedim.

 

Bu doğruydu. Mutluydum. Shii’nin değişmesinden en az onun kadar mutlu olmuştum. Sanırım, çocukları büyüdüklerini fark eden ebeveynlerin de hissettiği şey buydu.

 

“Ben de.” dedi Shii. “Herkese daha çok benziyor. Mutlu.”

 

Aman Tanrım. Bu. Kız. Çok. Tatlı

 

“Bir aptal gibi sırıtıyorsun Yuki.”

“A-ah kapa çeneni Lefi, sen de aynı şekilde sırıtıyorsun.”

“S-sırıtmıyorum! Yüzümdeki sırıtma, korkumun olmadığının bir göstergesi, o kadar.”

 

Şey, tek başına söylemek biraz tuhaf, ama peki. Her ne diyorsan de.

 

“Oh tabii ya.” Illuna’ya döndüm. “Az önce Shii’nin, normal bir yapışkan halinde de seninle konuştuğunu söylemiştin değil mi? Onu gerçekten anlayabiliyor muydun?”

“Hıhı! Tabii ki de anlayabiliyordum!” vampir kız başını sallamıştı. “Çünkü biz arkadaşız!”

“Avkadaş!”

 

Evet şeyyyyyyy... Bu pek de bir anlam ifade etmiyor. Ama bir şey diyeyim mi? İkisi de aşırı tatlı olduğu için cidden hiç umurumda değil.

Çevirmen Notu

[1] Pokemon göndermesi, rare candy. Pokemon oyunlarında, pokemonların seviyelerini artırmak için savaştırıp tecrübe puanı kazanmak yerine, bunlar kullanılıp bir seviye artırılabilir.

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
Yaoi'den_nefret_ederim (137 puan) Üye
2023-03-22 12:37:57
Avkadaş!
İners (132 puan) Üye
2022-10-31 09:40:10
Ah ki ne ah keşke seri devam etse
FiLUcTuBaBy (98 puan) Üye
2022-02-11 20:44:38
Zırt pırt evrim geçirecek demek bu
shypax (132 puan) Üye
2020-10-06 21:49:18
Lan o şekilde konuştuğunu hayat ettim de cidden tatlı ya
Damocles (222 puan) Üye
2020-07-30 22:42:56
Çeviri için teşekkürler elinize sağlık.
DasanDra (148 puan) Üye
2020-07-26 20:34:21
Bölüm için teşekkürler elinize sağlık ;)
Eyisha (198 puan) Üye
2020-06-04 19:37:04
Çeviri için thx bir tık boş bölümdü sanki
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-04-22 19:44:33
Gene gelmiş spamcılar 😒
Sadecesama (301 puan) Üye
2020-04-22 00:46:57
Çeviri için teşekkürler. Bölüm çok güzeldi ^~^
maahhaam (4749 puan) Üye
2020-04-22 00:31:41
Çeviri için teșekkürler
DeliDana (2871 puan) Üye
2020-04-21 16:33:27
Çeviri için teșekkürler.