Kedi Olarak Geçirdiğim On Dört Yıl

27 Nisan 2020
Çeviri: CatInTranslation
Düzenleme: Residenttt
2376 Görüntülenme
Bu bölümü 9 Kişi beğendi.

Sevgili kız çocuğu

Böylece bir yıl daha geçti.

Kız çocuğu üniversiteye başladıktan sonra bir adamla çıkmaya başladı. İkinci senesinde ailesiyle tanıştırmak için eve getirdi.

Adam nasıl söyleyecek bir şey bulamıyorsa, diğer genç adam da bir o kadar şaşkındı. Anlaşılan kız çocuğunun erkek arkadaşı, babasının meşhur bir yazar olduğundan habersizdi. Demek kız çocuğu okulda babasının kim olduğundan bahsetmemişti.

Şan şöhret peşindeki birilerinin kız çocuğunun peşine takılmasından korkuyordum ancak kız çocuğu kendi başının çaresine bakmıştı.

Eve gelen adam Noguchi adında bir beyaz yakaydı. Kız çocuğundan altı yaş büyüktü.

Itou ailesinin reisine benzer bir havası vardı. Kız çocuğuna ve bize yönelttiği bakışları nazik ve samimiydi.

Daha büyük ve nazik genç adamı görünce kız çocuğuna yakışan biri olduğuna karar vermiştim. Kadın da ben de adamı kabul etmiştik. Tek sıkıntı, şaşkın babaydı.

Gerçi bana kalırsa adamın tavru onaylamamaktan değil de kafası karışık olduğundandı. Ağlasa mı sevinse mi bilemiyordu.

Birlikte biraz zaman geçirince Noguchi'nin çok kibar biri olduğuna oy birliğiyle karar verilmişti. Kitap kurdu olan Noguchi ve adamın arası zamanla ısınmaya başlamıştı. Adam zaman zaman, Noguchi'yi kitaplar hakkında konuşmak için davet etmeye başlamıştı. Böylece ikilinin arası sıkılaşmıştı.

Kız çocuğunun kucağında otururken etrafı neşeyle izledim. Memnuniyetle gözlerimi kapattım.

Kız çocuğu büyüyüp çok güzel bir hanımefendi olmuştu. Uzun siyah saçları sırtına dökülüyordu. Zeki bakışlarıyla beni izliyordu. Uzun ince parmaklarıyla beni okşuyor, olgun kadınsı sesiyle "Kuro" diye adımı sesleniyordu. Annesinin sesine ne kadar da benziyordu.

Kız çocuğu yakında kendi hayatını kuracaktı. İhtiyar bedenimi saran sesi dinledikçe rahatlıyordum. Eskisi gibi etrafta koşamıyordum artık.

 

Üniversiteden mezun olur olmaz kız çocuğu ve Noguchi evlendi.

Kız çocuğunun ricası üzerine Noguchi bir davetiye de bana ayırmıştı. "Sana ne zaman baksam, Itou-san'ı görür gibi oluyorum." diyordu.

Adam gibi ben de kız çocuğunu çok sevdiğimden böyle düşünüyor olmalıydı.

Anlaşılan Noguchi adındaki adam sandığımdan zekiydi.

Adamın kucağında gelinliğinin içindeki kız çocuğunu izledim.

'Dünya üzerinde gelmiş geçmiş en güzel gelin' diye geçirdim içimden.

Mutluluktan gözyaşlarına boğulan kız çocuğunun mutluluğu için dua ettim.

Yüreğimden taşan bir duyguyla gözlerim dolmuştu. Bir evlat yetiştirmenin böyle gurur verici bir şey olduğunu bilmiyordum.

Böylece kız çocuğu evimizden ayrılıp kendi hayatını kurdu.

Oturma odasında kız çocuğunun; lise mezuniyet fotoğrafı, 20. yaş günü fotoğrafı, bir de düğün fotoğrafı vardı. Sehpanın üzerine bile çıkamıyordum artık. Bu yüzden de fotoğrafları rahatça görebileceğim yerlere asmışlardı. Koltukta otururken bile fotoğrafları rahatça görebiliyordum.

Yemeklerim çok çiğnemeden yutabileceğim yiyeceklerden oluşuyordu. Hepsi de her zamanki gibi lezizdi. Favori yiyeceğim olan konserve yediğim günlerin sayısı artmıştı.

'Pahalı yiyecekleri bu kadar sık yemek sorun değil mi?' der gibi kadına bakınca kadın cevap verdi. "Yemeğini ye ve uzunca süre sağlıklı kal tamam mı?" Kız çocuğundan kat kat hızlı büyüyen vücudum iyice ihtiyarladığından yiyecekleri memnuniyetle kabul ettim.

Adam sabahları çalışma odasında kalırdı, akşama doğru benimle vakit geçirirdi. Kadın, adamın yemeğini 12'de hazırlardı. Akşama doğru çayla birlikte atıştırmalık şeyler getirirdi. Benim için de yumuşak kurabiyelerden pişirirdi.

Güzün geçmesiyle onuncu kışıma girdim. Kız çocuğu müjdeli haberle eve geldi.

'Amanın! Kız çocuğunun yavrusu olacaktı!'

Gelecek sene haziran ayında torunlarının doğacağını duyan kadın ve adam çok keyifliydi. Ben de kız çocuğunun yavrusunu görebilmek için sabırsızlanıyordum.

Adamın iş için dışarı çıktığı bir gün televizyon izleyen kadın aniden iç çekti. "Umarım çocuk sağ salim doğar..."

Kadının kucağına kıvrılıp yüzüne bakmaya başladım.

Beyaz cildinde kırışıklar belirmişti.

Benden çok, çok daha genç olan kadına bakıp 'Zaman nasıl da akıp gidiyor' diye düşündüm.

"Ben geldim~"

Adam, daha öğle olmadan dönmüştü.

Usulca kadının kucağından atlayıp nezaketen başımı verandaya çevirdim. Kadın koltuktan kalkıp oturma odasına gelen adamın ceketini ve atkısını astı.

"Hayatım, bugün erkencisin."

"Bu yıl yapacak pek bir şey kalmadı." deyip yanıma oturdu. Soğuktan kızaran burnu hala ısınmamıştı.

"Merhaba Kuro."

'Hoş geldin.' Cevap verircesine kafamı çevirdim. 'Dışarısı o kadar soğuk mu?'

"Dışarısı buz gibi~ Kar iyice hızlanmadan döndüm iyi ki." deyip beni kucağına aldı. Büyük elleri üşümüştü.

"Kuro, sıcacıksın~"

Soğuk elleri bedenime değince titredim. Ancak adamın üşüdüğünü bildiğimden kaçmadım. 'Sadece bugünlük müsaade ediyorum tamam mı?' deyip istediğini yapmasına izin verdim. Son yıllarda hava soğuyunca eklemlerinin ağrıdığından bahsediyordu. Belki de bu yüzden müsamaha gösteriyordum.

'Hay Allah, ikimiz de ihtiyarladık baksana.' dedim. Benim kadar yaşlanmamışsa da adam da geçen yıllardan nasibini almıştı.

Son zamanlarda berbere her gidişinde saçını boyatıyordu. Geçen hafta da berberi ziyaret ettiğinden saçlarında kimyasal hafif bir koku vardı.

"Al bakalım." Kadın dumanı tüten bir bardak çay getirmişti. Adam teşekkür edip yudumlamaya başladı. Ancak kısa süre sonra "Ah!" diye acı dolu bir çığlık kopardı. Muhtemelen sıcaktan ağzını yakmıştı.

Bunca yıldır aynı hatayı tekrar eden adama bakıp iç geçirdim.

 

Böylece mevsimler birbirini takip etti. Sonraki yaz kız çocuğu ilk bebeğini doğurmuştu.

Doğan bebeğin kız olduğunu söylediler. Kendim gidememiştim ama kadınla adam arabayla gidip görmüşlerdi. Aynı kız çocuğuna benzeyen, minik kız bebeğini en ince ayrıntısına kadar anlatmışlardı. Ekim ayında bebekle birlikte ziyarete geleceklerini de söylemişlerdi.

Belki de yaşlanıp daha fazla uyuduğumdan, günler eskisine göre çok daha hızlı geçiyordu.

Soğuklar başlarken kız çocuğu ve Noguchi bebekle ziyarete geldi.

Bebeğini kucağında tutan kız çocuğu tam anlamıyla bir anneye benziyordu.

Kadın ve adam neşeyle torunları kucaklarken Noguchi bitkin bir şekilde koltuğa, hemen yanıma yığıldı.

'Yorgun görünüyorsun?' diye sordum.

Naguchi gülümseyip kafamı okşadı.

Kadınla kız çocuğu konuşuyordu "Geceleri bebek ağlaması zor oluyor değil mi?"

Konuşmayı duyan adam ufak bir gülümsemeyle Noguchi'nin yanına oturdu. "Zor değil mi?" deyip Noguchi için getirdiği bardağı uzattı. "Hiç de bile." diye cevap verip bardağın yarısını tek dikişte içti.

Bir süre sonra kız çocuğu gelip Noguchi'yle aramız oturdu.

Kucağındaki bebek; Noguchi'nin, kız çocuğunun, içtiği sütün kokusunu taşıyordu. Uzaktan gördüğüm kadarıyla bebek küçük tatlı bir kızdı. Minik elli; beyaz, tombul yanaklıydı.

"Kuro, bak Yuumi. Benim ve Makato-san'ın ismini taşıyor. Anlamı, kibar ve iyi kalpli. Büyüdüğünde böyle biri olsun diye bu ismi koydum."

Bebeklerin çok narin yaratıklar olduğunu bildiğimden, bebeğe temas etmeden kız çocuğunun kucağına çıktım. Bebek biraz daha büyüdüğünde belki dokunabilirdim. Sabırlı olmam lazımdı.

Noguchi baba şefkatiyle yavrusuna bakıyordu. Bebeğin ellerine dokundu.

Anlaşılan bebek babasını tanıyordu. Büyük parmağı minik elleriyle tuttu. Karşıda oturan kadın ve adam her şeyi mutlulukla seyrediyordu.

"Aklıma geldi, Kuro anneliği tadamadı... Çocuk sahibi olma şansını elinden aldık..."

Kız çocuğunun dediklerini duyunca adam ve kadın şaşkınlıkla bakındı. Akıllarına hiç gelmemiş gibiydi.

Sahiplenildikten kısa süre sonra kısırlaştırılmıştım. Dişi olduğumdan ameliyat sonrasında yavrulama ihtimalim yoktu.

'Sen benim yavrumsun kız çocuğu. Başka yavru istemiyorum'

Söylediklerimi anlamalarını umarak kafamı kız çocuğuna sürttüm. Noguchi de kız çocuğu da nazikçe kafamı okşamaya başladı.

Yaşananları gören kadın sevgiyle döndü. "Belki de Kuro-chan... Seni kendi kızı olarak görüyordur."

"Bence de." dedi adam.

Noguchi bile kafasını salladı. Kendinden emin, onayladı. "Bence de."

Kız çocuğunun kucağındaki bebeğe baktım. 'Biraz daha büyüdüğünde ziyarete gel tamam mı? Hem, bir dahakine dokunabilirim sana. Biricik kız çocuğunun tatlı kız çocuğu.'

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
shypax (132 puan) Üye
2020-09-30 21:54:38
Lan duygulandım yaa... Neden böle oldu be
shypax (132 puan) Üye
2020-09-30 21:53:52
Lan duygulandım... fuck böle hissetmemiştim uzun zamandır
FullmetalMerve (10 puan) Üye
2020-05-28 13:15:13
Üzdü
MhmtSnmz (70 puan) Üye
2020-04-28 17:46:24
8 bölüm sonra netleşti, demek dişiymiş. Teşekkürler