Overlord

28 Kasım 2018
Çeviri: Kyuuseishu
Düzenleme: -
4344 Görüntülenme
Bu bölümü 41 Kişi beğendi.
Cilt 10

Re-Estize Krallığı -1

Cebindeki sihirli eşya titreşti ve Climb onu çıkardı.

 

Avuç içine tam oturacak kadar bir cep saatiydi bu. Saati, dakikayı ve saniyeyi gösteren üç kolu 12 sayının etrafında dönüyordu.

 

Bundan daha büyük saatler olmasına rağmen kişisel saatler Krallık'ta sadece sihirli eşyalar olarak bulunuyordu. Cep saatleri günlük hayatın olmazsa olmazlarından olduğu için sihirli eşyalara göre oldukça ucuzlardı. Yine de sıradan insanların alacağı kadar da ucuz değildi.

 

Climb, şu anda taşıdığı cep saatini ödünç almıştı ve normal büyülü yeteneği olan eşyalardan biraz farklıydı. Saatin adı On İki Büyülü Güç idi. Günde bir kez, belirli bir zamana ulaştığında büyüsünü açığa çıkarıyordu.

 

Ancak bu yeteneği yapmaları için saati en azından bir gün boyunca yanında taşımaları gerekiyordu. Bu yüzden de saati henüz elde etmiş Climb şu anda büyüsünü kullanamazdı.

 

"Hm? Vakit geldi mi? Çabuk geçti… ” dedi mavi gökyüzüne amaçsızca bakan kız. Tabii ki de bu sözler Climb'a yönelilmişti.

 

"Öyle görünüyor," diye cevap verdi Climb, "Mavi Gül" adlı adamantit seviyesindeki maceracı partisinin bir üyesi olan Tina'ya.

 

“Hm ~ Ara vermişken zamanı söylemek oldukça zor.”

 

Bu cümlede oldukça yanlış bulunuyordu.

 

İlk olarak, Tina mola vermemişti. Climb'in arkasındaki binanın ana kapısını koruyordu. “Vakit geldi mi?” ve “Çabuk geçti?” gibi şeyler söylemiş olsa da vaktin oldukça farkındaydı.

 

Maceracı topluluğunda, zaman algısının bu kadar keskin olduğu bazı insanlar vardı. Özellikle, mesleği hırsızlık olan birçok kişi bu yeteneği geliştirmişti. Gizli operasyonlarda bağımsız olarak hareket etmek zorunda kaldıklarından, bu onlar için oldukça önemliydi.

 

"Hm? Bir şey mi diyecektin? ”

 

"Hayır. Demeyecektim."

 

Tina, Climb'in cevabını duyduğunda tekrar gökyüzüne baktı ve “Öyle mi?” diye yanıtladı.

 

Bir şey saklıyordu. Yine de, Climb gibi birinin neden yalan söylediğini sorması mümkün değildi.

 

İlk olarak, Tina ve diğerlerini kiralamak için paraları yoktu; sadece aynı bölgede tesadüfen faaliyet gösteriyorlardı. İnsan gücünün eksikliğinden dolayı, onu üzecek bir şey yapamazdı.

 

"O zaman Prenses'e rapor vereceğim."

 

"Görüşürüz!"

 

Climb, bu süre zarfında koruduğu binaya doğru yöneldi.

 

Binayı inşaatı sırasında birkaç kez görmüştü, ancak tamamlandıktan sonra ilk kez görüyordu. Binanın büyüklüğü - ve sahibesinin içindeki varlığı - Climb'in kalbinin derinliklerini sıcaklıkla doldurdu.

 

Kapıyı açtıktan sonra, yeni tamamlanmış ahşap işçiliğinin eşsiz kokusu Climb'ın burnuna ulaştı.

 

Devam etti ve koridordan geçtikten sonra binanın derinliklerindeki bir odaya açılan kapıyı araladı.

 

Odada sahibesi bulunuyordu.

 

Çarpıcı derecede güzel bir prensesti Renner.

 

Etrafında birkaç çocuk vardı.

 

Kaba çocuklara gülüşü ve onların sözlerini dinlerkenki takındığı ifadeyi gören herkes onun bir azize olduğunu düşünebilirdi.

 

Bu güzel sahneyi gören Climb konuşma yetisini kaybetti.

 

Önündeki bu kutsal görüntüyü bozmaktan korkuyordu. Aynısı pencerenin önünde duran kadınlar için de geçerliydi. Onlar da gereksiz bir şeyler yapmaktan kaçınıyordu.

 

Ancak odadaki bir kişi aynı şekilde düşünmüyordu.

 

“Hey, bu küçük serseri değil mi? Eh, tam da zamanında geldi. ”

 

Renner, maskenin altından gelen soğuk sese tepki olarak kafasını kaldırdı ve doğrudan Climb'e baktı.

 

Climb, bir safire benzeyen gözlerine baktığında kendi yansımasını görebiliyordu.

 

“..."Kalbimin derinliklerinden özür diliyorum, Renner-sama. Saray'a dönme zamanı. ”

 

“Öyle mi? O zaman bu beni üzse de, gitmeliyim.”

 

Çocuklar özlem ve gönülsüzlükle "Ehhhh," diye bir ses çıkarttı. Prenses Renner, çocukların kalplerini zorla kazanmış olsaydı böyle bir ses çıkarmazlardı.

 

Çocuklara karşılık olarak, diğer kadınlar aceleyle harekete geçti. Çocukları yatıştırıcı bir şekilde okşadılar ve Renner'ın yanında olan çocukları çektiler.

 

“Millet, sizinle tekrar oynayabilir miyim?”

 

Çocuklar enerjik olarak Renner'ın sorusuna olumlu yanıt verdi.

 

“O zaman bir dahaki sefere yemek yapacağız. Climb, hadi gidelim. Sen de gel Evileye-san. ”

 

“Hm ~ Eh, ben de sizin korumanızım, bunu söylemeseydiniz bile sizinle gelirdim. Endişelenme, arkanda olacağım. ”

 

Grup, binadan çıktığı anda bir atlı vagon yanaştı.

 

Tina kendini tanıtmadan arabanın içine girdi. Bu kaba bir hareket gibi görünse de amacı sadece vagonun güvenli olduğundan emin olmaktı. Bundan kısa bir süre sonra Renner, Climb ve en nihayetinde Evileye birbiri ardına vagona bindiler ve sonra da vagon harekete geçti.

 

Tümsek dolu vagonun içinde Evileye mırıldanamadan duramadı:

 

“...Böyle bir yetimhane inşa etmek oldukça zor olmalı. ”

 

"Oldukça zor mu?"

 

"Evet. Birçok insan böyle söylüyor.  Böyle bir yere harcamak için onca parayı nereden buldun?”

 

Renner çenesini bir eliyle tutup başını hafifçe eğdi.

 

“Ben öyle düşünmüyorum. Onii-sama isteğimi dinlemekten oldukça memnun oldu. Üstelik, dünya böyle olduğu için çocuklara iyi bakmamız gerekiyor, değil mi? ”

 

Evileye konuşmasına devam etmesini söylermişcesine çenesini biraz kaldırdı.

 

“Hepimizin bildiği gibi, Büyü Krallığı'nın hükümdarı birçok ölüme neden oldu. Bunun sonucunda da, ailelerini kaybeden birçok yetim var.. Bu yüzden, bu yetimhane o kimsesizleri korumak için inşa edildi. Ayrıca, kocalarını kaybeden kadınların da çalışmak için bir yere ihtiyaçları var, değil mi? ”

 

“Büyü Kralı, ha...? Bunun hakkında sonra konuşuruz. Bu para veletler dışında daha yararlı şeylere harcanamaz mıydı? Bana sorarsan, zayıflar ölür. Dünyanın işleyişi böyledir. Sizce de öyle değil mi?"

 

“Bu doğru değil.

 

Renner'ın ifadesi açık ve özlüydü. Az önceki tonundan farklı olarak, bu kelimeler muazzam bir güçle doluydu.

 

“Güçlü olanların yapması gereken zayıfları korumaktır. Ve..."

 

Climb Renner'in gözlerinin aniden ona döndüğünü hissetti.

 

Belki de...

 

Climb'ın zihninde çocukluk zamanları canlandı.

 

Belki de Prenses'in yetimhaneyi inşa etmesinin sebebi o zamanlardaki halini hatırlamış olmasıydı. Bir bakıma, amacı Climb gibi çocukların tekrar ortaya çıkmasını engellemekti.

 

Climb'ın göğsünde bir ısı dalgası parladı.

 

Elbette, Prenses'in gerçek düşüncelerini kesin olarak bilemezdi. Öyle olsa bile, Climb böyle olduğundan şüphesiz emindi.

 

“Eminim ki bazı insanlar böyle düşünüyor. Ama kendi görüşlerimi başkaları üzerinde zorlamak da oldukça yanlış. Yine de, cidden bu kadar büyük yapmak zorunda mıydınız?”

 

"Evet. Ne de olsa, gelecekte pek çok çocuğa sahip olacağımızı düşünmeliyiz ve Taç tarafından yönetilen diğer bölgelerden de birçok çocuk gelecek. Hatta ve hatta bu büyüklükteki bir bina bile yeterince büyük olmayabilir. Çocuklar benim hazinemdir. Yanlış yola sapmadıklarından emin olmak için onlarla ilgilenmemiz gerekir.”

 

“Hım. Hime-sama, çok zekisiniz.”

 

"Ne demeye çalışıyorsun Tina?"

 

“Ebeveynleri olmayan çocukların nasıl yaşayabileceğini düşünüyordum Evileye.”

 

“Yani, değerli insan gücümüzü azalmış birlik sayılarımıza harcayamadığımız için alternatif bir yol olarak toplumdaki düzeni sağlamaya çalışıyorsunuz... Anlıyorum.”

 

"İnsanlar denetim altında iyi ve adil bir hayat yaşayabilir. Ama insanlar dikkatli olmadıkları takdirde arzularını takip edeceklerdir. Ve sonra, suç işlediklerinde daha da kötülük içine düşecekler. Böylece küçük günahlar bir kartopu gibi büyüyerek artacak. O yüzden böyle şeylerin olmasına izin veremeyiz. Ancak oldukça zor olduğu için bu olasılıkları azaltmak için anca bu yöntemleri kullanıyoruz.”

 

"Hm. Yani diyorsun ki, 'Herkesin güçlü bir iradesi yoktur' değil mi?"

 

"Şey, insanlar senin hakkında bunu daha önce söylemişti. Seni rahatsız mı ediyor?"

 

“Sanırım daha önce buna benzer üç defa daha bir şey demişti.”

 

İkinci söyledikleri şey Tina ve Evileye dışındakilerin anlaması için zor olsa da ilk söyledikleri şey Climb'ın bile anlayabileceği kadar basitti.

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
CodeKX (1676 puan) Üye
2022-08-08 09:25:45
Çeviri edit için teşekkürler
Turşu (1552 puan) Üye
2021-10-08 16:47:38
Çeviri için teşekkürler
tsuyomi (1601 puan) Üye
2021-08-05 20:28:48
Çeviri için teşekkürler
Demiurge (3142 puan) Üye
2021-01-26 18:57:23
Çeviri için teşekkürler
maahhaam (4749 puan) Üye
2021-01-21 17:16:57
Çeviri için teşekkürler
stakr (27 puan) Üye
2021-01-05 20:42:02
elinize sağlık güzel olmuş
Bazil (1684 puan) Üye
2020-06-26 15:42:06
Emeğiniz için teşekkürler
YokTanVaR (35 puan) Üye
2020-05-28 18:26:35
çeviri için elinize sağlık :)
Unknowobject07 (679 puan) Üye
2020-05-06 02:45:30
çeviri ve edit için teşekkürler
emircan (120 puan) Üye
2019-07-16 13:57:05
Teşekkürler
emircan (120 puan) Üye
2019-07-16 13:56:55
abi isimleri hatırlamadığımdan kim kim bilmiyom :D bize aksiyon lazım
Vampire (369 puan) Üye
2019-04-21 01:25:36
Teşekkürler
blade (3267 puan) Üye
2019-02-04 14:11:06
Çeviri ve edit için teşekkürler
bust3d (3373 puan) Üye
2018-12-27 14:05:35
Çeviri için teşekkürler.
Devilman (2387 puan) Üye
2018-12-06 22:49:21
Çeviri için teşekkürler
fuatX (2076 puan) Üye
2018-11-28 13:54:34
tesekkurler.