Overlord

25 Aralık 2018
Çeviri: Kyuuseishu
Düzenleme: -
2538 Görüntülenme
Bu bölümü 37 Kişi beğendi.
Cilt 10

Baharuth İmparatorluğu -23

Fluder’ın silahına aktardığı [Alev Topu] büyüsünü serbest bıraktı ve Savaş Lordu’nu yaraladığı yere doğru yönlendirdi. Kalan hançerini de diğer omzuna saplamayı düşünmüştü ancak yeteri kadar güçlü değildi ve zırh engellemişti.

 

Ainz, Savaş Lordu’nun zırhının bir açıklığını hedef almayı düşünürken Savaş Lordu’nda bir hareketlenme hissetti ve bakmadan yana doğru atıldı.

 

Arkasında bir fırtına koptu. Sopanın yarattığı hava basıncı olmalıydı bu.

 

On metre kadar uçtuktan sonra Ainz arkasını döndü.

 

Savaş Lordu, sopayı tutan eliyle omzunu tutuyordu. Diğer kolu ise havada boş bir şekilde sallanıyordu, büyük ihtimalle hareket ettiremiyordu. Görünüşe göre Fluder’ın büyüsü biraz fazla güçlüydü. Belki de daha güçsüz bir büyü kullanıcısına büyü nüfuzu için başvursa daha iyi olurdu.

 

Savaş Lordu’nun kötü bir durumda olduğunu gören kalabalık şefkat dolu bir şekilde inledi.

 

Ainz arenaya bakındı.

 

Nereye bakarsa baksın kendisine tezahürat yapan birini göremiyordu.

 

Ne garip... YGGDRASIL’de olsa bu noktada bana tezahürat eden kişilerin olması çok doğal olurdu... Sanırım deplasmanda yapılan müsabakalar çok daha zorlu.

 

“Elden bir şey gelmez. Sanırım seyircilerin kalbini kazanma planımı yok saymalıyım. Pekala o zaman, Savaş Lordu... Ölme zamanı.”

 

Ainz, büyüsü tükenen hançerini kınına soktu ve bir diğerini çekti. Bu hançere ise üçüncü seviye asit saldırı büyüsü nüfuz edilmişti. Bu hançeri, Savaş Lordu kendini bir şekilde ateşe bağışıklı yaparsa diye hazırlamıştı.

 

Her ne kadar Savaş Lordu ateş elementi büyüsünden zarar görmüş gibi dursa da rol kesiyor olabilirdi. Yenilenmeye sahip yaratıklar, yenilenmesini yok sayacak saldırı türlerine karşı hiçbir zaman tamamen direnç kazanamazlardı, ancak bu sadece YGGDRASIL’de öyleydi.

 

Bildiği kadarıyla bu dünyada da böyle olabilirdi.

 

Eğer durum buysa planı, seyircinin tamamı kazananın kim olduğunu anladığında yeteneğini aktive ederek öldürmekti.

 

“Eğer yenilgiyi kabul edersen... Burada bitiririz.”

 

“Hayır... Majesteleri. Daha... Daha değil. Ben hala Savaş Lordu’yum. Ben hala bu arenanın kralıyım. Ölene kadar direneceğim.”

 

“O zaman miğferini çıkart da yüzünü göreyim.”

 

Bu şaşırtıcı bir istekti fakat Savaş Lordu buna uydu ve yüzünü gösterdi.

 

Alnı boncuk boncuk terlemişti ve yüzü yoğun acıyla beraber buruşmuştu. Ancak buna rağmen gözlerinde güç vardı.

 

“Oldukça iyi gözlere sahipsin. Bana Gazef Stronoff’u hatırlatıyor.”

 

““Teşekkür ederim. Sizin gibi yüce bir varlık tarafından onurlandırılmak benim için bir zevk.”

 

“Söyle bana. Beni yenebilecek bir hareketin var mı? İşleri tersine çevirebilecek bir hareketin var mı?”

 

“Hayır yok. Öyle bile olsa hala savaşmak istiyorum.”

 

Bunlar oldukça dürüst sözlerdi.

 

Ainz dövüş boyunca bu kadar çok blöf yaptığı için utandı. Hem de Ainz iyi bir müsabaka olsun diye birçok yeteneğini kısıtlamıştı.

 

Rakibi oldukça dürüst bir şekilde savaştığı için o da elinden geldiğince, cevap verebileceği şeylere cevap vermek istiyordu.

 

Ainz’e doğru gelen Savaş Lordu’nun gözleri parlıyor gibiydi.

 

“Muhafızlar, gözlerindeki o parlama hakkında ne düşünürdü kim bilir...”

 

Bildiği şey, Nazarick’ten olmayan birini hor görecek olmalarıydı. Eğer öyle olacaksa... Ainz’i bir huzursuzluk ve yalnızlık hissi kapladı.

 

Ainz duygularını bir kenara bıraktı ve yavaşça hançerlerini kaldırdı.

 

Savaş Lordu, alnındaki teri koluyla sildi ve miğferini tekrar taktı.

 

“Gel bakalım, Savaş Lordu.”

 

“Goooohhhhhh!”

 

Devasa bedeni, bir kükremeyle birlikte Ainz’e atıldı.

 

Az öncekinden çok daha hızlıydı. Belki de bir dövüş sanatı aktive etmişti.

 

Bu müthiş hız ve devasa beden... Bu ikisi birleşince karşısındaki her rakibe donup kalacak kadar ezici bir baskı uygulayan bir enerji ortaya çıkıyordu. Hayır, bu normal kişilere karşı işe yarayabilirdi ancak namevtlerin bunun gibi zihinsel etkilere bağışıklığı vardı.

 

Ainz sakince Savaş Lordu’nu inceledi.

 

Hızlıydı ama... O kadar.

 

Omzunu delip geçmiş olan hançer yüzünden kolu hareket etmiyordu ve büyük ihtimalle bu sebepten dolayı da dengesi bozulmuştu.

 

O zamandan bile daha kötü.

 

Daha önemlisi...

 

Seni nasıl yavaşlattığımı biliyor musun? Eğer bilmiyorsan işin bitmiş demektir, değil mi?

 

Ainz az öncekiyle aynı yeteneği aktive etti.

 

[Umutsuzluk Aurası | (Korku)]

 

Bu yeteneğin beş etkisi vardı.

 

Birincisi Korku idi.
İkincisi Panik.
Üçüncüsü Kargaşa.
Dördüncüsü Delilik.
Beşincisi ise Ani Ölüm idi.

 

Korku, anormal bir derecede korkuya sebep oluyordu ve tüm hareketlere dezavantaj veriyordu.

 

Panik, Korku'nun çok daha şiddetli versiyonuydu ve birden fazla Korku etkisi ediyordu. Bu durum tarafından etkilenen herkes yeteneği yapan kişiden ne pahasına olursa olsun kaçmaya çalışırdı. Bir başka deyişle o kişiye karşı herhangi bir dövüş odaklı bir şey yapamazlardı.

 

Kargaşa ise tıpkı ismi gibiydi. Yenilenme ölçüleri olmadığı sürece, hedefin kafası tamamen karışırdı.

 

Delilik ise oldukça can sıkıcı bir durumdu ve Kargaşa’nın sonsuza tek süren haliydi. Üçüncü bir şahıs tarafından büyü yapılmadığı sürece ortadan kaldırılamazdı.

 

Ani Ölüm’ün ise ölüme sebep olduğunu söylemeye gerek yoktu.

 

Bu etkiler kişinin seviyesi arttıkça değişiyordu.

 

Ainz ilk olarak Korku yeteneğini kullanmıştı ve hemen ardından da iptal etmişti. Bundan dolayı kişinin düşündüğü hareketler ve yaptığı hareketler tam olarak uyumamıştı ve bedeni felç olmuş gibi hissetmişti.

 

Ancak Savaş Lordu, önden bir saldırı yaparsa bunun olacağını tahmin etmişti. Her ne kadar zihni ve vücudu senkronize olmasa da yine de sopasını savurmuştu.

 

Ainz’in dokunuşundan ve Korku’dan gelen dezavantajları göz önüne aldığında Savaş Lordu’nun saldırısından kaçınmak çocuk oyuncağı olmalıydı. Ancak...

 

“[Güçlü Darbe], [Yüce Yetenek Tekli Parlama]!”

 

Ainz bir ışık parlaması görür gibi oldu.

 

Hemen ardından yoğun bir acı hissetti -katlanılabilir seviyelere indirilmişti- ve süzüldüğü hissine kapıldı.

 

“[İvme Debisi]!”

 

Yukarıdan yavan bir saldırı geldi ve bunu bir acı dalgası takip etti.

 

Her ne kadar bu durum yüzünden kafası karışsa da Ainz hemen hislerini geri toparladı.

 

Bu büyük ihtimalle iki vuruşlu bir komboydu. İlki Ainz’i havaya fırlatmıştı ve ikincisi de onu yere çarpmıştı.

 

Eğer Suzuki Satoru olsaydı ne olduğunu bile anlamayabilir ve karmaşaya kapılabilirdi. Ancak Ainz Ooal Gown’un bu tarz durumlara bağışıklığı vardı.

 

Ainz yerde olduğunu ve sopanın ona doğru indiğini biliyordu.

 

“Heh!”

 

Sopa tam yere çarptığı sırada Ainz kaçındı. Bir dövüş stilinden midir bilinmez, darbenin etkisi yerden direkt olarak Ainz’in bedenine taşınmıştı.

 

Ancak bu ekstradan bir hasar vermedi.

 

Ainz sıçradığı sırada yere çivilenen sopa tekrar fırladı. Sanki derinlerden bir şeyleri deşermiş gibi olan bu saldırı “Bununla işini bitireceğim,” der gibiydi.

 

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
CodeKX (1676 puan) Üye
2022-08-11 07:19:24
Çeviri edit için teşekkürler
Turşu (1552 puan) Üye
2021-10-09 15:59:49
Çeviri için teşekkürler
tsuyomi (1601 puan) Üye
2021-08-07 15:49:55
Çeviri için teşekkürler
maahhaam (4749 puan) Üye
2021-01-24 19:21:34
Çeviri için teşekkürler
ARS (1843 puan) Üye
2020-08-07 15:36:53
Bölüm için teşekkürler. Ainz ana karakter olmasa kaybedebileceğini sanardım ama bu imkansız.
Demiurge (1721 puan) Üye
2020-07-08 12:28:59
Allah allah. O yetenekler ne kadar da değişik etkilere sahipmiş öyle. Etkisini görmezsek ne olduğunu anlayamayacaz belli ki.😂
Demiurge (1721 puan) Üye
2020-07-08 12:27:37
https://uploads.disquscdn.com/images/3bc16d1b59f1f5724623cabcc5426314ba342580a2738f626920a915ca5bc49d.jpg
Bazil (1684 puan) Üye
2020-07-03 15:08:21
Emeğiniz için teşekkürler
Unknowobject07 (679 puan) Üye
2020-05-06 15:27:19
emeklerinize sağlık
☆JUDAL☆ (57 puan) Üye
2019-09-25 13:06:30
Çeviri için teşekkürler
Vampire (369 puan) Üye
2019-09-24 17:29:49
Bölüm için teşekkürler
seyirci343 (3138 puan) Üye
2019-02-13 07:15:58
Savaş azmi heralde yada Go Ginde yalan söylemiş olabilir. Elinize emeğinize sağlık.
blade (3267 puan) Üye
2019-02-12 03:08:29
Çeviri ve edit için teşekkürler
Devilman (2387 puan) Üye
2018-12-27 08:57:41
Ainz bi öldüremedin şunu