Overlord

06 Ocak 2019
Çeviri: Kyuuseishu
Düzenleme: -
2380 Görüntülenme
Bu bölümü 30 Kişi beğendi.
Cilt 11

Cüce Topraklarının Peşinde -2

YGGDRASIL’de, bilinmeyeni keşfederek bilinen haline getiren loncalar vardı. Kalplerinde bu hisle sonsuz bir yolculuğa çıkarlardı.



Lonca savaşlarında zayıflardı ancak kararlı bir şekilde dünyanın bilinmeyen yerlerine kendilerini atarlardı. O sıralarda nasıl düşündüklerini anlayamamıştı. Ancak bunun gibi müthiş bir dünya ile karşılaştıktan sonra nedenini anlamaya başlamıştı.



Momon olduğu zamanlarda da her şeyi bırakıp dünyayı gezmenin tadını çıkarmıştı.



“Ainz-sama?”



Kafasında biriken düşünceler birden dağıldı.



“Ne oldu, Shalltear?”



“Düşüncelerinizi böldüğüm için beni affedin, Ainz-sama.”



“Ahh, sorun değil. Önemli bir şey düşünmüyordum zaten.”



“Öyle mi? Pekala, o zaman…”



“Ee, konu ne? Ah, burada kamp yapmamızdan mı bahsedeceksin?”



“Evet. Burada kalabileceğinizi bilmeme rağmen size uygun bir çadır hazırlayamadığım için en derin özürlerimi sunuyorum, Ainz-sama. Nazarick’ten bir tane getirmek istiyorum. [Geçit] kullanmaya iznim var mı?”



“Gerek yok. Sen çadırı unutmadın. Ben gerekli olmadığı için listeye yazmadım. Mare’nin büyü ile sığınak yapabildiğini biliyor muydun?”



Shalltear kafasını salladı.



“Anladım. O zaman benim yapabileceğimi de biliyor olmalısın. Gizli Yeşil Ev gibi büyülü eşyaları da kullanabilirim, ancak o da bizim sayımız için biraz sıkışık olurdu. Şimdi, bunu izle.



Ainz uygun bir yer için bakındı. Biraz eğimli bir yer olabilirdi ancak önemli olan açıkta olması ve kaya olmamasıydı.



Hemen uygun bir yer buldu ve bir büyü yaptı. Bu, onuncu seviye bir büyüydü.



“[Kale Yaratma]!”



Büyü yapılırken, az önce hiçbir şeyin olmadığı yerde heybetli bir kule baş gösterdi. Otuz metreden fazla olan, sanki yıldızlı gökyüzünü yutacakmış gibi dimdik ve gururlu bir şekilde duran bir kuleydi bu.



Koçbaşları bile durduracak kadar sağlam duran iki devasa kapısı vardı. Duvarlar, ona tırmanmaya çalışan kişileri engellemek için sayısız dikenle kaplanmıştı. Kulenin en üst kısmında dört şeytani heykel bulunuyordu. Uzaktan bile baskıcı ve ağır gözüküyorlardı.



Bu kalemsi tahkimat, “yükselme” kelimesini tam anlamıyla karşılıyordu.



Gidelim o zaman.”



Ainz grubun başını çekerek kapılara yaklaştığı anda demir kapılar ardına kadar açıldı. Herkesin girmesi için orada bekledi. YGGDRASIL’deyken, aynı takımda olan herkes bu kapıları tek dokunuşla açabilirdi. Ancak başka kişiler de kapıyı yıkarak içeri girebilirlerdi. Kapının bu dünyada nasıl işleyeceğini merak etti.



Ainz dışarıda iki namevt bıraktı ve kapıyı kapattıktan sonra açmalarını emretti. Kapılar kapandı.



Biraz daha bekledi fakat kapıların açıldığına dair hiçbir işaret yoktu.



“Sadece ben mi açabiliyorum yoksa? Aura, kapıya dokun.”



Aura “Tabii!” diyerek kapıya dokundu, fakat kapılar açılmak istiyor gibi görünmüyorlardı.



Görünüşe göre kapıları sadece Ainz açabiliyordu. Zihinsel olarak kaşlarını çattı. Dost ateşi oldukça sıkıntılı bir mevzuydu... Eğer bu dünyada başka oyuncular varsa bunun gibi küçük etkiler başkalarına etki edebilir ve en kötü olarak birilerini yanlışlıkla öldürebilir.



Neredeyse bir yıl oldu... Ve hala güçlerimi kullanırken dikkatli olmalıyım. Birileri bizim alan etkili saldırılarımıza maruz kalırsa çok büyük bir trajedi olur. Bunu yüksek seviyeli kişilere söylesem mi ki? Özellikle de Mare’ye... Her ne kadar bunun farkına çoktan varmışlarsa bana içerleme ihtimalleri olsa da... Bunu öyle laf arasında falan hatırlatsam iyi olacak.



İnsanlara sinsice bir şey hatırlatmaya çalışmak oldukça zordu. Gidip onları azarlamaktan çok daha farklıydı. Ainz bunu iş dünyasında birinci elden tecrübelemişti.



Kalbine bir ağırlık çöken Ainz, araştırmasına son vermeye karar verdi ve kapıyı açarak iki namevtin girmesine izin verdi. Ardından herkesin içeri girdiğinden emin olduktan sonra kapıları kapattı ve içeri geçti.



Girişte iki kapı vardı ve kapıların ardında bir geçit uzanıyordu. Geçidin sonunda ise bir başka çifte kapı vardı. Geçit büyülü ışıklarla aydınlatılmıştı, o yüzden geçmesi sorun değildi.



İçerideki kapıları açtığı anda üstlerine kör edici bir ışık geldi.



Önlerinde daire şeklinde bir salon bulunuyordu. Zemin bir kar kadar beyazdı ve tavan da oldukça yukarıdaydı. Spiral bir merdiven odanın ortasından, yukarı katlara doğru uzanıyordu.



“O zaman... Geceyi burada geçireceğim. Dinlenmeye ihtiyacı olanlar dinlenebilirler. İhtiyacı olmayanlar ise... Eh, öylece durmak da çok hoş olmaz. Herkes odasında kalabilir.”



Ainz elleriyle on tane kapı gösterdi. Buradaki bölge genişletilmişti, yani mekanın içi, dış tarafından çok daha büyüktü.



“İkinci ve üçüncü katta bunlar gibi daha çok oda var, o yüzden gidip kullanabilirsiniz. Aura, Shalltear, Zenberu. Siz bekleyin. Bugün öğrendiklerimiz ile ilerideki rotamızı oluşturmak istiyorum. Ah, haydi şuradaki kanepede toplanalım. Gelin bakalım.”



“Ainz-sama, Vampir Gelinleri ile ne yapalım?”



“Umu...”



Ainz, Aura’nın sorusuna hemen cevap veremedi. Sonuçta onları getirmek Decrement’in fikriydi ve onlar olmadan da hiçbir sorun yaşamazdı. Ainz konuşmadan önce bir süre durup düşündü. “Onlara sonra emir veririm. Şimdilik odalarında beklesinler.”



Böylece bu problemi de ertelemiş oldu.



Ardından Ainz kanepeye ilerledi ve oturdu. Kısa süre sonra bahsettiği diğer üç kişi de oturdu ve konuşmaya başladılar.



“O zaman, bugünkü yolculuğumuzu kayıt altına alarak başlayalım. Aura, lütfen.”



“Tabii ki, Ainz-sama.”



Aura bir bloknot çıkarttı ve bir eliyle bloknotu tutarken diğer eliyle de harita çizmeye koyuldu.



“Ufak detaylardan çok emin değilim ama kabaca böyle olmalı.”



“Evet. Teşekkür ederim Aura.”



Oldukça basit bir haritaydı ancak hiç yoktan mesafeleri kontrol edebilirlerdi.



“Pekala o zaman, yorulduğunu biliyorum Zenberu fakat senin de iş birliğini isteyeceğim. Bu hoşuna gitmeyebilir.”



“Ne demek istiyorsunuz Majesteleri?”



Ainz, Zenberu’ya kaygılı bir şekilde gülümsedi.



“Bir başka deyişle, anılarına bakmak istiyorum.”



“B-bu da ne demek?”



“Bunu dediğimde kötü bir adam gibi göründüğümün farkındayım. Başkalarının anılarını büyü ile kontrol edebilirim, ancak aynı zamanda başkalarının anıları arasında gezinebilirim de. Açık konuşmam gerekirse, çok fazla mana tükettiğinden elimden geldiğince kaçınmak istiyorum, ancak sadece senin puslu anılarına güvenmek biraz endişelendirici.”



“Umarım... Umarım bir yan etkisi yoktur?”



“Sorun yok. Bir rahibin yardımı sağ olsun bu işte oldukça kıdemli olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim. Oradayken tuhaf şeyler yapmadığım sürece bir sorun çıkmayacaktır. Hatta, bunu hizmetçilerimden biri üstünde de uygulamıştım ve sorun çıkmamıştı.”



“Shizu’dan mı bahsediyorsunuz?”



“Aynen öyle, Aura. Ancak bu büyü mutlak bir güce de sahip değil. Eğer bir kişi bir olayı tamamen unuttuysa sadece kaba şeyleri öğrenebilirim. Ayrıca büyünün kullanımını karmaşıklaştıran başka şeyler de var. Örnek olarak, eğer anılara beyinden değil de daha ilkel bir yerden erişilebiliyorsa...” Ainz konunun dışına çıktığını fark edince omuz silkti. “Şey, öyle bir şeyler işte. Her durumda, anılarını araştırmak istiyorum.”



“Anladım... Ne olur ne olmaz bir daha sormak istiyorum, cidden bir şey olmayacak değil mi?”



“Endişelerini anlıyorum. Endişelenme, Zenberu. Anılarında oynama yapmayacağım. Adım üstüne yemin ederim.”



“O zaman... Ne yapacağım?”



“Umu. Otur ve rahatla. Acıtmayacak bile. Ancak büyüyü yapmamdan önce birkaç ayrıntıyı doğrulamak istiyorum. Kaç ay ve yıl önce olduğu, anılarının nerede gerçekleştiği gibi şeyler.”



Zenberu’nun açıklamalarını duyduktan sonra Ainz büyüyü yaptı.



Bu büyüyü daha önce çokça kez yapmış olduğu için Ainz’in büyüyü yönetmeye dair güveni oldukça yüksekti fakat yine de kullanması oldukça zordu.



Anılarda yapılan değişikler sonsuza dek kaldığı için yanlış bir kullanım sonucunda ger alamayacağı sonuçlar doğurabilirdi. Bu tıpkı, yedekleme yapmadan bir bilgisayara format atmak gibi olurdu.



Daha önemlisi, bu büyü aktifken çok büyük miktarlarda mana tüketirdi. Onu kullanmayı zorlaştıran şey de buydu.



Ainz, Zenberu’nun anılarına kısacık göz attığında bile manasının sular seller gibi çekildiğini hissedebiliyordu.



Ainz’in asıl planı, hedef anıları bulup boş bir zamanında araştırmaktı. Ancak hesaplarına göre manası bunu yapamadan bitecekti. Ek olarak, bu büyünün problemlerinden birisi de, manasının yenilenmesi için ertesi günü beklese bile tüm bu sürece tekrar başlamasının gerekmesiydi.



Bunun sonucunda da başka büyüler bilgi almakta daha faydalıydı.



İçinden biraz dırdır ettikten sonra, bir dağ benzeri bir şey gördü. Tam aradığı yeri bulmuştu ki manası bitti.



Geçmişteki anıları incelemek cidden de çok yorucu. Yakın anıları incelemek çok daha kolay...



Beklediği gibi, bulduğu anılar sanki bir siste geziniyormuş gibi pusluydu. Cücelerin yüzlerini gördü ancak hepsi ona aynı geliyordu. Bunun Zenberu'nun hatası mı olduğunu bilmiyordu, fakat onları birbirinden ayıramıyordu. Hepsi sakallı, basit tipli, bira içen kişilerdi.



Bu iyi değil. O rahibi bir test olarak kullanmıştım ve Shizu’da işe yaramıştı. Ama sanırım daha yeteri kadar iyi kullanamıyorum... Anılar gibi hassas konularda hata yapmayı göze alamam. O rahip ile deneylere devam etmek istemiştim ama artık tutarlı olarak konuşamıyordu... Eh, anıları baştan yazmak sadece kendimi son birkaç yıl ile sınırlandırırsam işe yarıyor. Sanırım birinin anılarını komple silersem ne olacağına dair araştırmalar yapmalıyım.



Belki de E-Rantel’de ölüme mahkum edilmiş kişilerden birkaç kişi seçip onları denek olarak kullanmalıyım...



Bunu aklına yazarak büyüyü bitirdi Ainz.



“Nasılsın Zenberu? İyi hissediyor musun?”



“Eh? İyiyim ama garip hissediyorum...”



Ainz güldü.



“Anılarına zar zor bakabildim. Garip hissetmen tuhaf, çünkü hiçbir değişiklik yapmadım. Büyük ihtimalle psikolojiktir. Yakında geçer.”



Zenberu zoraki bir şekilde kafasını salladı. Ainz oralı olmadı ve dikkatini haritaya yönlendirdi.



Zenberu'nun anılarına bakmış olsa bile çok iyi anlayamıyordu.



Öne çıkan bir şey görememişti ve sadece karışık dağ manzarasından yerini nasıl teyit edecekti? Buna ek olarak, yaratıklardan saklandığı anılar, diğer anılarına göre daha açıktı.



İşin aslı, yarın manası yenilendikten sonra bile bu kadar büyü gücünü harcamaya değecek bir bilgi edinemeyecekti.



“O zaman, plana sadık kalmaya devam edeceğiz ve Zenberu bizi kuzeye götürecek. Anılarında işe yarar bir şey göremedim zaten.”



Daha iyi bir planı da yoktu zaten.



Süvarilerini ayırmak sadece ilerideki yaratıkları öldürebilmelerini sağlardı.



“Çekilebilirsiniz. Herkes dinlensin... Eh, Zenberu dışında kimsenin dinlenmeye ihtiyacı da yok gibi gerçi. O zaman, kendinizi yarın için hazırlayın.”



***

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
CodeKX (1676 puan) Üye
2022-08-12 11:14:46
Çeviri edit için teşekkürler
Darksiders78 (24 puan) Üye
2021-06-25 18:20:31
Çeviri için teşekkürler 😘
maahhaam (4749 puan) Üye
2021-01-26 17:35:21
Çeviri için teşekkürler
Demiurge (3142 puan) Üye
2021-01-20 15:20:52
Çeviri için teşekkürler
Overlord (32 puan) Üye
2020-12-26 09:51:56
🙏🙏🙏🙏🙏
blade (3267 puan) Üye
2020-10-11 14:49:14
Çeviri ve edit için teşekkürler
Itachi (1044 puan) Üye
2020-07-19 03:42:48
Çeviri için teşekkürler.
Demiurge (1721 puan) Üye
2020-07-09 08:23:06
O nasıl bir büyüymüş yaw?
Unknowobject07 (679 puan) Üye
2020-05-06 18:24:35
fazla değişiklik yapılamasın diye mana bedeli büyük galiba
ARS (1843 puan) Üye
2020-04-19 22:51:54
Bölüm için teşekkürler.
Vampire (369 puan) Üye
2019-11-01 08:06:43
Bölüm için teşekkürler
Ulaş (1600 puan) Üye
2019-09-23 10:57:46
Adamın bir şehri yok edecek bir büyüyü 2 veya 3 defa yapabilecwk manası adamın zihninde iki adım atmadan bitti ya la :)
ARS (1843 puan) Üye
2020-04-19 22:51:38
@Ulaş, hakkatten nasıl bir büyü bu.
ViJinix (1266 puan) Üye
2019-03-28 21:28:35
Metin2 de bile büyük mana potu , oto pot var . Gelişmiş bir mmorpg oyununda Mana potumu yok ? heleki tamamen hemen fulleyen potlar bile var oyunlarda ?
Syke (3572 puan) Üye
2019-01-08 11:24:53
Ainzin manasi bitti bay be
Devilman (2387 puan) Üye
2019-01-07 12:31:53
Çok fazla mana harcatan bir büyü ainz in bile manası dayanmadıysa ne diyeyim
bust3d (3373 puan) Üye
2019-01-06 21:04:41
Çeviri için teşekkürler.