Saldırıya Hazırlık - 3

Saldırıya Hazırlık - 3

Climb elinde hafifçe titreyen siyah bir kütle tutuyordu. Siyah kütle katıydı, ancak yerçekimi tarafından çekilen son derece yumuşak bir nesne şeklindeydi. Climb garip görünüşlü boncuğu zırhına sürdü. Boncuk, Climb'in beyaz zırhında sıvı bir sesle patladı ve zırhın her yerine siyah lekeler sıçradı. 

Bazıları boncuğun içinde siyah mürekkep olduğundan şüphelenebilirdi. Ama boncuğun etkisi bununla sona ermedi. Siyah noktalar kıpırdıyordu ve zırha yayılmaya başladılar, zırhın yüzeyi siyah madde ile kaplandı. Sadece birkaç saniye içinde Climb'in parlayan beyaz zırhı siyaha dönmüştü.

Climb’in kullandığı boncuk ‘Büyülü Boya’ adındaki büyülü bir maddeydi. Yüksek sınıf büyülü öğeler genellikle ek ısı veya soğuk direnci sağlarlar, ama Climb’in kullandığı sadece rengi değiştiriyordu. Bu malzemeyi kullanmasının nedeni gösterişli beyaz zırhının dikkat çekecek olmasıydı. 

Lakyus her grubun liderlerini çağırdı ve Climb onun yanına gitti. Ortadaki her çeşit teçhizata sahip bir kadın savaşçıydı. İlk göze çarpan şey ünlü büyülü kılıç Kilineiram’dı. Kılıç bir uzun kılıç büyüklüğündeydi ve kılıflıydı, bu yüzden sözde bakana gecenin karanlığını hatırlatan ünlü kılıcı göremiyordu. Sadece kabzası bile güzeldi. Kılıcın kabzasının içine gömülü olan siyah safirin içinde parlak yanan bir alev vardı. Giydiği zırh platin ve altından daha azıyla yapılmış olamayacağını ima edecek şekilde parlıyordu. Her tarafına tek boynuzlu at oyulmuş, sadece bakirelerin giyebileceği ve asla lekelenmeyeceği söylenin bir zırhtı — ‘Bakire Kar’. 

Süslü ve gösterişli zırhıyla karşılaştırıldığında, pelerini basit gri bir malzemeden yapılmış gibiydi. Bu eşyaya ‘Sıçan Hızı Pelerini’ denirdi ve hareket hızını, çevikliği ve kaçınmayı arttırırdı. Görünümü göz önüne alındığında, hayal edilemez derecede güçlü bir itemdi. Ünlü büyülü itemi Yüzen Kılıçlar’ı henüz aktifleştirmiş gibi görünmüyordu. Lakyus'un hâlâ gösterişli giysilerini giyiyor olmasının nedeni, onu kendi büyüsüyle herzaman gizleyebilmesiydi. 

Onun yanında duranlar zaten tanıdığı yüzlerdi. Mavi Gül’ün üyeleri, ve Gazef Stronoff. Yan yana duruyorlardı, Climb oraya uymadığını düşünebilirdi. 

Lakyus, Sekiz Parmak’ın sekiz binasına yapılacak saldırı planını açıkladı. Ancak, sadece yedi grup vardı, bu yüzden plan revize edildi, bir grup hedefini kontrol altına alır almaz, o grubun lideri ve Marquis Raeven'in kişisel muhafızları — mithrilden yüksek seviye eski maceracılar — son hedefe doğru süratle ilerleyecekler ve kalanlarda ilk hedeflerini temizleyecekti. Amaç mümkün olan herkesi etkisiz hale getirmek ve yakalamaktı, ama direnirlerse onları öldürme yetkileri de vardı. Lakyus devam etti ve herkesi uyardı.

“Rakibiniz yeraltı dünyasını kontrol eden güç. Tuzaklar veya beklenmedik şekilde güçlü rakipler olabilir. Asla gardınızı düşürmeyin.”

Climb’in vücüdu ürperdi. Korku yüzünden değildi, ama görevlendirdiği önemli rol nedeniyleydi. Diğer grup liderleriyle kıyaslandığında, Climb'in becerileri ve yetenekleri son derece eksikti. Atanmasının tek nedeni, ortalama bir asker olmaması, ve kişisel yardımcısının ona destek olacak olmasıydı. Hatta Marquis Raeven'in tek eski Orichalcum seviye maceracı takımı da ona tahsis edilmişti. Bu şartlar altında bunu reddetmesi imkansızdı.

Artı, neden bir grup lideri olarak seçildiğini anladığı an, öylece oturup duramazdı. Mavi Gül, Marquis Raeven, Gazef Stronoff, ve sivil kargaşa sırasında çatışmadan sorumlu, Prens Zanack. Renner'ı temsil eden kimse yoktu. Böylece, Climb'i grup liderlerinden biri yaparak, o da planın büyük bir parçası olduğunu göstermek istiyordu. 

Bu Prens Zanack ve Marquis Raeven'in eseri gibi görünüyordu, ama neden bunu yapsınlar?

Sebebi Climb için bir gizemdi. Yine de, Prenses Renner'ın kraliyet halkı için sıkı çalıştığı bilgisini yayma amacı ona güç vermişti.

Küçük konuşma bitmiş ve herkes dağılmıştı. Grubuna geri döndüğünde, grubun önünde duran adam rahat bir sesle konuştu. 

“Hazır mısın?”

Bu adam Brain Unglaus’dı, Climb'in grubunun yardımcı lideri ve Gazef tarafından getirilen kişisel yardımcısı.

“Tüm üyeler hazır. Komutanın sözleriyle, hemen harekete geçeceğiz. Bu yolu kullanacağız. Oradaki arkadaş seçmemize yardımcı oldu.”

Brain’in elindeki başkent haritasında sokaklarda gezinen kırmızı bir çizgi vardı.Haritaya baktıktan sonra, Climb, Brain'in işaret ettiği kişiye baktı. Eski oricalchum seviyelerin oluşturduğu takımındaki adamlardan biriydi. Sanki Climb'in bakışlarını farketmiş gibi, selam vermek için elini salladı. 

Climb kafasını hafifçe ondan çok daha yaşlı olan adama doğru eğdi. Normalde bir grup liderinin grubun başka bir üyesine başını eğmesi hoş karşılanmazdı, ama söz konusu Climb olduğu için, konuşacak gerçek gücü olmayan bir liderdi, saldırıda ön saflarda olmaktan ziyade başkalarının yardımına ihtiyaç duyacaktı. Onlar bir konuşma yaparken, koskocaman biri Climb’e yaklaştı ve konuştu.

“Oi, kiraz çocuk.”

Onu o isimle çağırmayacağını umuyordu. Climb umutsuzca bunu düşünürken, ona bakışlarının nasıl değiştiğini hissetti. Kimse onu küçümsemediği için çok mutluydu. Bazıları bir çocuğu izleyen yetişkinlerin, ve bazıları da güçlü dostlukların bakışları gibiydi.

“Ne oldu, Gagaran-sama?”

Handaki haline kıyasla, birinci sınıf büyülü itemlerle donanmıştı. Kırmızı tam plaka zırhının sivri uçları vardı ve göğüs bölgesi çevresinde dekorasyon gibi duruyordu. Bu onun ‘Bakan Felaket’ adındaki ünlü zırhıydı. Zırh eldivenleri biraz faklıydı ve etrafında yılan süslemeleri vardı. Bu yenilenmeyi hızlandıran ‘Kerykerion Eldivenleri’ adındaki eski bir kalıntıydı. Belinin etrafında ‘Acı Demiri’ adındaki savaş çekici ve ‘Kırmızı Muhafız’ adındaki ismine yaraşır lüks kırmızı pelerin vardı. Zırhının içinde, insanların göremediği yerde, ‘Direnç Yeleği’, ‘Ejder Dişi Tılsımı’, ‘Büyük Güç Kemeri’, ‘Hız Arttırıcı’, ‘Kasırga Tacı’ vardı ve yüzükleri bile büyüyle doluydu. 

Bu krallığın en büyük savaşçılarından biri olan Gagaran’ın donanımıydı. Her biri birinin gözlerini alamayacağı kadar pahalıydı. Bu donanımları alabilmesinin tek sebebi, adamantium seviyeli bir maceracı olmasıydı. Evileye, Tina ve Tia da tek bir bakışta en yüksek seviye olarak sayılabilecek eşyalarını kuşanmışlardı. 

“Bir şey yok, sadece kiraz çocuğunun kıçını biraz daha hissetmek istedim.”

Muhtemelen onun için endişelendiğini kastetmişti, ama gerçekten onu öyle çağırmayı bırakmasını dilerdi. Eğer o mağazalardan birine girmek isteseydi böyle bir lakap takardı, ama istemiyordu. Derinlerinde, Climb gözyaşı döktü, ama Gagaran şahin gibi gözlerle Brain’i izliyordu. 

“Brain Unglaus. Kraliyet Savaşçılarının Başıyla başa baş savaşan adam… O hikayeler ne yalan ne de abartı.”

“Mavi Gül’den savaşçı Gagaran. Kesinlikle… güçlüsün. Adamantium seviyesindeki bir savaşçı için gerçekten uygun bir grup. Ee, geçtim mi?”

Climb geçmekle ne demek istediğini sorarmışçasına Brain’e doğru baktı. Brain omuz silkti ve Climb’e Gagaran'ın gerçekte ne demek istediğini anlattı.

“Seni emanet edecek kadar güvenilir biri olup olmadığımı görmeye geldi.”

“Bu doğru mu?”

“Neden bahsediyorsun sen… Sana ne olacağı neden umurumda olsun. Sadece kiraz çocuğun ölmesi utanç verici olurdu, bu yüzden onunla ilgilenecek misin görmek için geldim. Yine de, gördüğüm kadarıyla “İllüzyonlar Şeytanı”nı yakalamış olman tesadüf değil. Güçlü bir savaşçı ruhun var. Seninle dövüşmeden bile hissedebiliyorum. Senin yanında güvende olacak.”

“Gee, teşekkürler. Bende seninle ilgili söylentilerin doğru olduğunu görebiliyorum. Ama senin korumanda olması en iyisi olurdu. Bu dünyada, bizi anında öldürebilecek kadar güçlü canavarlar var.”

“Oh-ho, sen dikkatli tiplerden birisin. Senin gibi erkekler de fena değildir. Kiraz çocuk olmayabilirsin, ama bir karşılaşmaya ne dersin?”

“Hayır teşekkürler. Sanırım baskıdan patlayacağım.”

Climb’in ne patlayacak diye sormasına gerek yoktu.

“Çok yazık. Peki o zaman, dikkatli ol Climb.”

Gagaran el salladı ve uzaklaştı. Onun gitmesini izlerken, Brain mırıldandı.

“Nazik bir kadın. Görünüşünü dikkate alırsak, tahmin etmezdim.”

“Gagaran-san… Hayır, Mavi Gül’ün tüm üyeleri böyledir. Evileye-san bile huysuz görünebilir, ama o bile nazik bir insandır.”

“Maske takan büyücü mü… Konu açılmışken, şu Gazef'in bahsettiği Ainz Ooal Gown adındaki adam da maske takıyormuş. Bu büyücüler arasında en son moda trendlerden mi? …Hmmm? Görünüşe göre başlıyoruz.”

“Öyle görünüyor. Eğer daha uzağa giden gruplar ile koordineli olmak istiyorsak, zamanı geldi.”

İkisi zaten biraz ileride olan bir grubu görebiliyordu. Climb, belli bir kadını bulup bulamayacağını görmek için etrafına baktı, ama elbette onu bulamadı. Şu an Prens Zanack ile birlikte olmalıydı. Renner'ın ne kadar işi olduğunu biliyordu, ama yine de içindeki küçük üzüntü hissinin bencilğinden mi kaynaklandığını merak etti. 

“O zaman gidelim, Climb?”

"...Evet! Hemen.”

Climb grubuna hareket etmeye başlamasını emretti. Grup lideri Climb, yardımcı lider Brain Unglaus, dört eski orichalcum seviye maceracı, Marki Raeven'in kişisel birliklerinden 20 asker, Marquis Raeven'in tanıdığı birkaç üst sınıf din adamı ve Büyücüler loncasından gizlice ödünç aldığı kişilerle birlikte toplamda 32 kişi. Gecenin karanlığında sessizce yola çıktılar.