Sıfır İnananlı Tanrıça ile Isekai'yi Temizlemek - Sınıf Arkadaşları Arasındaki En Zayıf Büyücü

19 Nisan 2020
Çeviri: deantrbl
Düzenleme: Residenttt
1640 Görüntülenme
Bu bölümü 26 Kişi beğendi.
Cilt 1

Kızıl Akbabalara Karşı (1)

Kızıl Akbabalar.

Fantezi dünyasında ejderhalardan sonra en ünlü yaratıklar olabilirlerdi.

Üst yarısı kartal, alt yarısı aslan olan bir canavar. Çoğu insanın zaten bildiği bir şeydi.

RPG oyunlarında görünen Kızıl Akbabaları çok seviyordum.

Normalde oyunun orta kısmında güçlü düşmanlar olarak görünürlerdi.

Son patronu olarak Kızıl Akbabalı bir oyun görmedim, ancak sık sık zor karşılaşmalar ile orta dereceli patronlar olarak savaşmıştım.

En önemlisi, onlar havalıydı.

Bilirsiniz… erken oyunda birdenbire gözüken bir şey değildi.

Kalbimi hazırlamam lazım Kızıl Akbaba.

Fantastik oyunlarda ünlü bir canavar bize doğru hızla geliyordu.

Rüzgarın dev kanatlarına çarpan sesi ve canavarca kükreyişini duyabiliyordum.

“Büyük…” (Makoto)

Kızıl Akbaba, Öfkeli Bizondan 2 kat daha büyüktü.

Kalın ön bacaklarındaki tırpan benzeri pençeler parlıyordu.

Bir insanı bir bez parçası gibi kesebilirmiş gibi görünüyordu.

“Herkes kaçsın! Amacı muhtemelen Öfkeli Bizon etidir.” diye bağırıyordu Jean.

Kızıl Akbaba kavrulmuş et kokusu ile cezbedilmiş olmalıydı.

Jean, Emily'nin elini çekiyordu.

“Lucy, hadi koş.” (Makoto)

“Ama yenmek için elimizden geleni yaptığımız canavar…” (Lucy)

“Bunu söyleme zamanı değil! Yüksek tehlikeli bir seviyeli canavarla savaşmanın bir yolu yok!” (Makoto)

Geçen günkü dev, buna kıyasla sevimli idi.

Dev kartal kanatları kendi rüzgarlarını yaratıyordu ve buradan bile hissedebiliyordum.

Kızıl Akbaba düşündüğümüz gibi Öfkeli Bizonun başında durdu.

Eti öylece yemeye başladı.

“Aah, bizim ganimetlerimiz…” (Lucy)

Lucy'yi duydum, ama onu görmezden geldim.

Bu tür bir zamanda ne için endişeleniyordu?

Kızıl Akbaba’nın dikkatini çekmemek için mesafeyi gizlice alıyorduk.

(Lütfen, avladığımız şeyi sana vereceğiz, bu yüzden lütfen sonra bırak.) (Makoto)

Bunun için dua ettim, ama Kızıl Akbaba bu şekilde göz kamaştırıyordu.

Bakışları... Lucy'ye doğruydu, ha.

“Hah?” (Lucy)

Lucy şaşkın bir ses çıkardı.

Oi oi, o çok şanssızdı.

Bu bugün 2.ydi.

“Lucy, bugün oldukça popülersin.” (Makoto)

“Bekle, olamaz!” (Lucy)

Lucy, sertleşmiş bir yüzle geri adım atıyordu.

Bunun neden olduğunu merak ediyordum.

Yüksek mana sahibi avlardan hoşlanan canavarları duydum, belki Lucy'nin manasına çekiliyorlardı?

Bunu daha sonra düşünmeliydim.

Öncelikle, kaçın!

“Jean!” (Makoto)

“Anladım. Makoto ve ben zaman kazanacağız.” (Jean)

“Bekle! Bu imkansız. Öleceksiniz!” (Emily)

Emily gözyaşlarını tutamıyordu.

Kızıl Akbaba kanatlarını çırptı ve gökyüzüne yükseldi.

“Geliyor!” (Makoto)

Lucy ve bana doğru süzülmeye başladı.

[Kaçınma]!

Kollarımı Lucy'nin etrafına sardım ve yeteneği aktive ettim.

Kızıl Akbaba’nın pençelerinden kıl payı kaçmayı başardık.

Kızıl Akbaba bir kez daha gökyüzüne yükseldi ve bize baktı.

“Tekrar geliyor!” (Makoto)

Çok inatçı. [Kaçınma]!

“Guh!” (Lucy)

Görünüşe göre Lucy'nin ayağı kaçarken bir yere çarpmıştı.

[Kaçınma] ile ilgili yeterliliğim hala iki kişi ile aktif olamayacak kadar düşük, ha.

“Lucy, ben kaçarken yoğunlaşabilir misin?” (Makoto)

“Deneyeceğim, ama muhtemelen mümkün olmayacak…” (Lucy)

Lucy bana gözlerinde yaşlarla bakıyordu.

“Tamam…” (Makoto)

Sonuçta konsantre olabileceği bir durumda 1 dakikadan fazla süreye ihtiyacı vardı. Kaçınırken yoğunlaşmak daha zor olurdu.

Kızıl Akbaba bize üçüncü kez saldırdı.

Agh, lanet olsun! [Kaçınma]!

“Ah, ah.” (Makoto)

Bir şekilde bundan kaçınmayı başardım, ama omzumu biraz sıyırdı.

Hedefi keskinleşmeye başlıyordu.

Kızıl Akbaba hemen gökyüzüne geri döndü.

Bu kötüydü.

Fiziksel saldırılar mühürlüydü.

Jean'in kılıcını elinde tutuyor, Emily’i ise sırtında taşıyordu.

Ama saldırıya geçme anını kolluyor gibi görünüyordu.

Ne?

Mana Kızıl Akbaba’nın etrafında mı toplanıyordu?

Kızıl Akbaba dördüncü saldırısına hazırlanıyordu.

Bu konuda içimde kötü bir his var, ama bundan kaçınmaktan başka seçeneğim yoktu.

[Kaçınma]! 

Vücudumda bir darbe hissettim.

“Gaha?!” (Makoto)

“Kya!” (Lucy)

Bundan kaçınmalıydım, ama hava uçtum.

Lucy de farklı bir yöne doğru uçuyordu.

Kahretsin, bu şu an rüzgar büyüsü müydü?

Rüzgar, Kızıl Akbaba’nın çevresinde dönüyordu.

Canavarlar da sihir kullanabilir miydi?! 

“İyi misiniz Makoto, Lucy ?!” (Jean)

“E-Evet. Jean, Lucy'yi de sana bırakıyorum.” (Makoto)

Baş dönmesi devam ediyordu ama ayağa kalktım.

Kızıl Akbaba yavaşça Lucy'ye doğru yaklaştı.

Jean kılıcı ile onun önünde durdu.

Lucy bilincini kaybetmiş gibi görünmüyordu ancak ayağa da kalkamıyordu.

Emily uzak mesafeden şifa büyüsüne yoğunlaşıyordu.

O da tehlikedeydi.

Kızıl Akbaba, sihir bile kullanabilecek kadar zekaya sahipti.

İyileştirici sihir kullanabilen birinin olduğunu öğrendiğinde, onu hedefleyeceğini hissediyordum.

“Kahretsin!”, Jean tedirgin bir şekilde bağırıyordu.

Kızıl Akbaba ön ayağını her kaydırdığında Jean'in kalkanı uçuyor gibi görünüyordu.

Bu şekilde giderse yenilmeleri an meselesiydi.

Manam tamamen bitmişti.

Hançerimi kullanarak yapılan saldırıların işe yaraması için daha çok sorun vardı.

Mümkünse kaçmak istiyordum, ama 4'ümüzün de kaçmasına izin vereceğini sanmıyordum.

Ne yapabilirdik?

Lucy’i terk edip kaçmak mı?

Hayır, olmaz.

(Onları terk etmeye ne dersin?) (Nuh)

Nuh-sama, kapa çeneni lütfen.

[Salim Zihin] gücünü arttırdım ve bir şekilde sakin kalmayı başardım, bir plan düşünmek için kendimi zorluyordum.

Bir şey olmalıydı…

Hatırla…

O şeyi yenebilecek bir şey…

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
FiLUcTuBaBy (98 puan) Üye
2022-02-07 19:14:48
Hançerde bir sürü yetenek var
Pika-sama (98 puan) Üye
2022-01-17 03:05:26
Hançer mi??
FikFik (110 puan) Üye
2021-02-03 19:49:26
Elleriniz dert görmesin ab
Emprivon17 (46 puan) Üye
2020-08-23 04:06:24
Ellerinize sağlık
vuler (25 puan) Üye
2020-08-21 19:34:53
power up is coming
DasanDra (148 puan) Üye
2020-07-31 23:21:31
Bölüm için teşekkürler elinize sağlık
Karafon (1269 puan) Üye
2020-05-31 01:01:30
Aga koskoca grifon gelmiş nasıl iki bronzu 2 sny de öldüremiyir şaşırdım tehlike seviyesi en yüksek değil mi tabii yavru olma ihtimalide var ama bahsetmedi yavru filan diye
GLUTTONY (47 puan) Üye
2020-04-19 23:06:56
Öfkeli akbaba ne be yeni bir çevirmenmi bunu herkes bilir bu yaratık Grifin
Residenttt (54059 puan) Yönetici
2020-04-19 23:11:37
@GLUTTONY, Hocam öncelikle serilerimizdeki tüm terimleri elimizden geldiğince Türkçeye uygun bir hale getirmeye çalışıyoruz. Griffin'in anlam olarak da kızıl akbaba anlamı bulunmakta. En uygun olarak ona çevirmeyi uygun görmüş çevirmen.
LepiFro (1414 puan) Üye
2020-04-21 20:34:48
@GLUTTONY, valla değişiklik olmuş hoş :) zaten tanımından anlayabilirsin güzel bence
MhmtSnmz (70 puan) Üye
2020-04-29 00:01:08
@Residenttt, Bence güzel olmuş, İngilizce kelimelerin Türkçe'yi kirlettiği yetmedi şimdide iyice özdeşmeye başladı
DasanDra (148 puan) Üye
2020-07-31 23:22:24
@GLUTTONY, ben bilmiyordum 🙄