Cazip Teklif

Tavernadakiler şaşkınlıkla izliyorlardı zira Başkan Ray dışında böylesi önemli bir okulda müdirelik yaptığını bilen yoktu. Müdire Hana sözlerini sürdürdü :

“ Okuluma çok nadir veya güçlü bir yeteneği olmayan gençlerin girmesi imkansızdır Ancak hayat şartları nedeniyle son dönemlerde tam aksi oluyor öğrencileri güçlü ailelerden gelen referanslarla alıyor ; nadiren üstün yetenekli birini okulumuza katabiliyoruz. O durumda da genellikle referansla katılan öğrenciler tarafından dışlanıyorlar ve çoğu zaman okuldan ayrılmak zorunda kalıyorlar. Hatta bunu söylemesi bir yönetici için acı verici olsa da çok nüfuzlu ailelerden gelen öğrencilerle fazla sürtüşüp akıbeti belli olmayan yetenekli öğrencilerimiz dahi oldu. Güçlülerin zayıfları ezdiği bir dünyada yaşıyoruz. Hatta güçlenme potansiyeli olanlardan bile haz etmeyip sindirdikleri bir dünya. “

Ortam bir anda buz kesmişti. Müdire Hana’ nın söze girişinden ve bir teklifi olduğunu bahsetmesinden dolayı ; tavernadaki insanlar az çok ne söyleyeceğini tahmin edebiliyorlardı. Anlattığı şartlarda Siyah gül okuluna sağlam bir aileden gelmemesine rağmen bir gencin kayıt yaptırması ahmakça görünüyordu. Bu ahmaklığı yapacak hevesli gençler olsa bile aileleri buna göz yummazlardı. İnsanlar böyle düşünürlerken Hana devam etti.

“ Bundan sonrasında Turgan’ ın geçmişi ile ilgili başka bir şey yoksa diğer meseleyi Turgan , Ducia ve onların ailesi dışındakiler bizi yalnız bırakırlarsa daha hızlı bir şekilde konuşabiliriz. “

Tavernadaki kasabalılar Ray’ in yüzüne baktılar Başkan Ray ‘ de mudire Hana ‘ nın söylediklerini başıyla onaylayınca tavernadakiler birer birer salonu terk etmeye başladılar. İçlerinden birisi geriye dönüp :

“Ray , Task Aydakarın Turgan için verdiği kitabı da unutmayın. Siyah gül akademisinin müdiresi buradayken belki ne olduğunu öğrenme fısatımız olur. “””””””””

Bunu söyledikten sonra ayrıldı. Tavermada sadece Task , Ray, Ducia , Turgan , nazia ve müdire hanım kalmışlardı.

Ducia ve Turgana kan bağı olmamasına rağmen orada kalan tek kişi bay Task olmuştu. Müdire tekrar söze girdi.

“ Ben bu gençlerin ikisinin de okuluma kaydolmalarını istiyorum. Söylediğim senaryoların sizi kotkutmasına izin vermeyin. Sadece dürüst olmak istedim. “

Nazia : “ Saçmalamayın Ducia daha 15 yaşında. Hem de bir kız onun evden ayrılmasına imkan yok.”

Ray :  “ Nazia’ya katılıyorum. Ducia için çok erken. Hem bu kasabanın kızları evlenmeden önce kolay kolay ailelerinden ayrılmazlar. “

Turgan : “ Ducia’ yı neden istiyorsunuzki o altıncı sevie yaft falan yapamaz. Bu kasabanın insanları zayıftırlar. Benim güçlü olduguma bakmayın demin anlattılar ya ; ben bu kasabadan değilim “

Orada bulunanlar hep bir ağızdan isyan ederek Turgan’ ın daha fazla konuşmasına izin vermediler.Müdire hanım tekrar söze girdi.

“ Sanırım Turgan’ ı ikna etmek zor olmayacak ancak onu yine de neden istediğimi anlatayım. Turgan’ ın kim olduğunu ve nereden geldiğini tabi ki merak ediyorum ancak onu esasında özel kılan şey hayatta kalma arzusu. Kench’ ten aldığı darbelerden sonra hayata tutunması inanılamzdı. İmkansızı başardı. Her ne kadar yardım almış olsa da adeta parçalanmış bedeniyle ölümcül bir saldırıda bulunabildi. Tüm bunların ötesinde bilinçli mi yaptı bilmiyorum ancak Kench’i öldürmeyecek bir darbeyle savaşı sona erdirdi. Aldığım haberlere göre kench iki gündür hayatta ancak kalbinin atması dışında bir ölüden farkı yok. “

Herkes şaşkınlıkla Turgan’ ın suratına bakıyorlarken Turgan kabardıkça kabardı ve övünçle konuştu :

“ Tabiki de bilerek öldürmedim. Öldürmek isteseydim çok daha ölümcül noktalarına daha güçlü saldırılara yapabilirdim hınh hınh. “

Kimse ikna olmuş gibi görünmese de Müdire hanım gözlüklerini düzeltip konuşmasına devam etti.

“ Ducia’ yı akademime istememin sebebi ise çok daha net. O bir azrak “

Ray: “ ney rak ? “

Müdire: “ Azrak adı verilen bir sınıfa ait. Ray gibi yıllarca seyehat etmiş bir savaşçı bile hiç karşılaşmamış. Ne kadar nadir olduğunu anlamak buradan da mümkün. “

Nazia : “ Ne sınıfını ne kadar nadir olduğunu bilmiyorum. Ancak benim tek bir kızım var. Nadir falan değil tek bir tane. Onu da bilinmez bir yolculuğa sürüklemenize izin vermeyeceğim. “

Hana : “ Evladını kaybetmiş bir anne olarak sizi çok iyi anlıyorum. Ducia kadar bile büyüyemeden oğlumla vedalaşmak zorunda kaldım. Ebediyete kadar sürecek bir elveda oldu. “

Gözleri doldu yutkundu. Geçmişi hatırlayıp daha fazla üzülmek kendisini güçsüz gösterecekti. Buna izin vermemeye kararlı görünerek devam etti.

“Üzgünüm Nazia hanım ne kadar isteseniz de güçlü kimseler Ducia’nın bu kasabada sessiz sakin yaşamasına izin vermeyeceklerdir. Onu ve gücünü isteyenler olacak. Bir çok ülkenin ordusunda tek bir azrak bile yoktur. Ortaya nadiren çıkan azrakların da olacakları yer genelde en güçlü ülkelerin ordularıdır. Aslında bu tip insanların gücü tam olarak diğer insanların güç, dayanıklılık , hız gibi özelliklerini etkilemeleridir. Kendi başlarına herhangi bir insandan farkları olmasa da nadirliklerinden dolayı azrak(çok çok az bulunan, özel olan) adı verilen bu sınıf diğer insanların gücü üzerinde olumlu etkiye sebep olabilen tek sınıftır. Tabi kullanım şekline bağlı olarak bu etkileri olumsuz da kullanabilir birisinin dayanıklılığını azaltmak gibi. İşte bu sebeplerden dolayı da Ducia’ nın artık bu kasabada sessiz sakin bir yaşam sürmesi mümkün değil onun gücünün haberini alanlar kendi saflarında isteyeceklerdir Ducia’ yı. Ben kimseye anlatmasam bile Arenadaki dövüşüne şahit olan çığırtkanlar(ayaklı gazete gibi düşünülebilir) ve hayaletler( hafiye örgütleri) çoktan Ducia’ dan bahsetmeye başlamışlardır bile. Ve Onun için gelecek olanlara karşı ne Başkan Ray ne de kasabadaki diğer güçlü kişiler karşı koyabilirler. “

Müdire Hana’nın anlattıkları sonrası Nazia hanım oldukça şaşırmış, üzgün ve çaresiz hissetmeye başlamıştı. Ne yapacağını bilemez halde kızı için endişelenmeye başlamıştı. Tek bir günde mutlu küçük ailesini bir anda dünyanın en büyük güçlerinin dağıtacağının anlatılması her ne kadar mantıksız gelse de bölgenin en prestijli okulunun başındaki isimden bunları duymak kendi mantığı kabul etmese de olayın vehametini anlatıyordu. Nazia ‘ nın annelik duygularıyla böylesi perişan halde görünmesi Müdire Hana ‘ yı rahatsız etmiş olacak ki tekrar söze girdi.

“ Aslında anlattıklarım kusursuz olmayan dünya düzeninin sebep olduğu üzücü ihtimaller. Ducia ‘ nın bir azrak olması bölgemiz için bir övünç ve gurur kaynağıdır. Onun shaip olduğu güç ve potansiyel öylesine büyük ki doğru kullanırsa ve ustalaşırsa tek başına ya da güvendiği insanlarla beraber bir orduyu bile yenebilir. Dün Arenadaki Kutsal dediğiniz taşı inceleme fırsatım oldu ve üzerinde küçük bir tahlille araştırma yapabildim. Sonuç kesin olmasa da oldukça yüksek ihtimalle o bir kut taşı hem de en kıymetlilerinden birisi. Zümrüd-ü anka nın kut taşı. Zümrüd-ü anka bir çok efsaneye konu olmuş ölümsüz ateşten bedeni olan dev bir kuştur ve eğer efsaneler doğruysa bu taşın kullanıcısına her ne kadar detaylarını tam bilmiyor olsam da sınırsız iyileşme gücü vaat ettiği söylenir. Ducia bir azrak olduğundan bu gücü Saif üzerinde kullanmayı başardı. Size onlarca efsane anlatabilirim ancak bunun yerine emin olduğum ve şaşırdığım bir şeyden bahsedeceğim. Normalde kut taşları kişinin elindeyken kullanılabilirler ve taşın türüne ve kıymetine göre muazzam miktarda enerji barındırdıkları bilinip ölçülebilir. Tuhaf olansa Ducia taş ile temas etmeden gücünü kullandı buna eminim. Daha tuhafıysa artık o taş bir kut taşı değil hiç enerjisi kalmamış “

Salondakilerin tamamı olayın detaylarını öğrendikçe ilgilerinin cezb edildiğini fark ettiler. Hem şaşırmışlardı hem de Ducia’ nın böylesine nadir bir güce sahip olmasından dolayı gururlanmışlardı. Müdire devam etti.

“ Sanırım Ducia o taşın tüm gücünü bedenine aktarmayı başardı ki böyle bir şeyin mümkün olduğunu ben de bilmiyordum. Her neyse sonuç olarak Ducia çok özel ve onu rahat bırakmayacaklar şimdi size teklifimi sunmama izin verin. Öncelikle Ducia ve Turgan ‘ ın bu kasabadan olduklarını söylemeyeceğim kayıtlarını hatırımı kırmayacak bazı nüfuzlu insanların bilgilerini kullanarak gerçekleştireceğim hatta Ducia’ nın benim yeğenim olduğunu da söyleyebilirim bu onu fazlasıyla güvene alır. Bunun dışındaysa özellikle Ducia ‘ nın gücünü en iyi biçimde kullanabilmesi için onun eğitilmesini sağlayacağım ki zaten gücünü kullanmayı öğrendiğinde bir azrak olduğunu öğrenseler dahi kendisini zorlu düşmanlara karşı dahi savunma ihtimali yükselecektir. Konaklama durumunu konuşacak olursak ; yatakhane kısmında odalar iki kişilik olduğundan akademinin en sakin ve barışçıl kız ve erkeğini onlara oda arkadaşı olarak vereceğim. Onları istemekte neden bu kadar ısrarcı olacağımı sorarsanız da hem özverili bir akademisyenin başarılı öğrenciler yetiştirme arzusu hem de olacakları bilmeme rağmen bu kızı böylece bırakırsam onun gücünü isteyen zorbalar geldiklerinde vicdanımın sesini asla susturamam. Şartlarım ve vaatlerim anlaşıldıysa cevabınızı duymayı bekliyorum. “