Aydakar Tavlama Sanatı

Namya’nın koşulu üzerine, salonda homurdanmalar başlamış, Turgana karşı herhangi bir sempati beslemeyen taze başıbozuklar(eski generaller) dahi Namya’nın bu davranışından dolayı onun hakkında kötü düşünmeye başlamışlardı. Herkes memnuniyetsizliğini ifade ediyor olsa da bunu dile getiren ilk kişi Ragnossa olacaktı.

“ Patronun, senin önünde diz çökmesi mümkün değil kibir kraliçesi. Sana su kraliçesi diyerek belli ki hata yapmışlar. Bir şekilde yardım edecek başka birimi bulabileceğimize eminim. “

“ Arkadaşın da seninle aynı fikirdeyse bu iş yattı demektir Barbossa’nın oğlu. “

Namya gözlerini Turgan’ın üzerine dikmiş, kararını merakla bekliyorken, Turgan onun önüne kadar gelmiş, dizlerini yavaş yavaş bükerken söze girmişti.

“ Elfy’i çok seviyorum. Benden bir yaş büyük olsa da küçük kız kardeşim gibi hissettiriyor ve ne olursa olsun onu korumak istiyorum. Kendi egom yüzünden Tanrının gazabının ve Kiyanın güçlerinden yoksun kalmışken, aynı egonun Elfy’nin güçlenmesine engel olmasına izin vermeyeceğim. “

Turgan dizlerini otuz derece kadar bükmüştü ki karşı koyamayacağı bir ses devam etmesine engel olmuştu.

“ Daha fazla küçülme Turgan. “

Turgan başını çevirdiğinde Ducianın kendisine öfkeli gözlerle baktığını görebiliyordu ve bu kadar öfkeli görünmesinin sebebini de anlayabilmiş değildi. Ducia üslubunu hiç bozmadan devam edecekti.

“ Açık konuşmak gerekirse sana duyduğum öfkeyi anlatabilmem mümkün değil Turgan ama böyle bir kadının önünde diz çökmeni de kabul edemem. “

“ Neden kızgınsın ki bana? “

“ Bunu konuşmanın sırası değil. “

“ Elfy’nin güçlenmesine engel olmanın sırası da değil. “

Turgan tekrardan dizlerini bükmeye başlamıştı ki Ducia o zaman çok daha sert bir tonda devam etmeye karar vermişti.

“ Böyle bir kadının egosunu tatmin etmesine izin verip, Elfy için ona yalvardığını öğrendiğinde Elfy ne düşünecektir? Cidden onu ustası olarak görebileceğine inanıyor musun Turgan? Onun karşısında hissedeceği duygu; utanç ve zayıflık olacağından, ondan tek bir şey bile öğrenemeyecektir ki bunlar iyi ihtimaller. Elfy’i birazcık tanıyorsam, durumu öğrendikten sonra hayattaki amacı bu kadını, senin önünde diz çöktürmek olacaktır ve ondan gelecek hiçbir yardımı da kabul etmeyecektir. Aileden birinin iyiliğini düşünüyorsan onun fikirlerini almalısın ki aylardır burada olmadığından, kimin zayıf kiminse güçlü olduğunu bildiğini düşünme. Elfy’nin zayıflığını senin kadar dert eden birisi var ve o Elfy ile zaten ilgileniyor… “

Elfynin bir şekilde ilerliyor olmasını öğrenmek Turganın gözlerini parlatmış, dizlerindeki bükülmeyi sona erdirdikten sonra dik bir duruş alıp tepkisini göstermişti.

“ Vuhuu bücürük cidden güçleniyor mu? Ona kim yardım ediyor peki? “

“ Bedeninde özü dolaşan ve onu kızı gibi gören Köklu… “

Bu cevap Turganı fazlasıyla tatmin etmiş, Havan ile beraber Tümgenerali almak üzere Minnakla yola çıkmış olmayı düşünmüş olsa da Ragnossa kendisi olmadan ayrılmasına izin vermediğinden, onu da ekibe dahil etmek zorunda kalmıştı.

.

.

.

Şehir yakınlarındaki boş bir alanda üç aydakarın ve bir insan için dahi minik boyutlara sahip olan bir kızın silueti görülebiliyordu. Kızıl renkli aydakar diğerlerine biraz mesafeli duruyorken, Köklu, Simhar ve Elfy sürekli diyalog halinde görülüyorlardı.

Simhar “ Cidden altıncı seviye su yaftı kullanabildiğin için seviniyor musun küçük kız? Köklunun özüne sahip biri için fazlasıyla vizyonsuz olduğunu söyleyebilirim… “

Elfy  “ Gittikçe daha da güçleneceğim işte. İki ay öncesine kadar 4. Seviye yaft kullanabildiğimi düşünürsek bence o kadar da kötü değil. Yanılıyor muyum Köklu Usta? “

Köklu “ Bana baba demeni söylemiştim Elfy. Sonuçta özümü taşıyorsun ve ne kadar muhteşem bir baba olacağımı senin üzerinden göstermek istiyorum. “

Köklu bunu söylerken Minnağın gözlerine bakmış olsa da Minnak gözlerini kaçırmış ve vurdum duymaz bir yüz ifadesiyle boynunu diğer tarafa çevirmişti.

Simhar “ Şov kısmında daha az oyalanırsak kızın daha hızlı ilerleyecektir Köklu. Ayrıca şu anki seviyesinin çok düşük olduğunu düşünen tek ben miyim? “

Köklu “ Ebeveyn olmak sabır gerektirir Simhar ve şefkat. Onun sadece bir insan olduğunu unutmamalısın. Elinden geleni yapıyor ve bunun için de kızımla gurur duyuyorum. Bir gün Namyayı kesinlikle geçecektir. “

Simhar “ Su yolcusu Âbrâh ile tanışabilmiş bir aydakarın, hedef olarak Namyayı alması türdaşımın vizyonsuzluğundan dolayı beni üzüyor. Neden ona Âbrâhtan bahsedip biraz gaza gelmesini sağlamıyorsun Köklu? “

Köklu “ Hikayeler konusunda nam yapmış bir aileden gelen sensin Simhar. O kadar istiyorsan sen anlat ama karşındakinin ömrü kısa olan bir insan olduğunu unutmadan hızlı bir özet geç. “

Aydakarların hatip hikayecilerinin aylarca bir hikayeyi anlattıkları görüldüğünden bu uyarıyı yapma ihtiyacı hissetmişti Köklu. Simhar kısıtlanmış olmaktan dolayı pek mutlu olmasa da Prensin özünü taşıyan bu kıza yardımcı olabileceğini düşündüğünden, hızlı bir özet geçmeyi kabul etmişti.

Elfy “ Âbrâh mı, o da kim? O ismi daha önce duyduğumu hiç sanmıyorum… ”

Simhar “ Adını duyurmak isteseydi, bugün Barbossa kadar ünlü olurdu inan. Şaşaalı unvanlar yerine sadece yolcu olarak anılmak istedi ve dediği gibi de oldu. Su yaftlarında seviyeleri geride bırakmış, sayıları umursamayıp kendi nihai yaftlarına ulaşabilmiş bir adamdan bahsediyoruz burada. İçinde su barındıran her şeye hükmedebilen bir adamdı Âbrâh ve tabiatta neredeyse her şeyin içinde su vardır ki bunların içinde insan da bulunuyor… “

Simharın en özet anlattığı haliyle hikaye yarım saat kadar sürmüştü ve hikayenin sonunu da Köklu’nun sesini zihninde duymasıyla getirmek zorunda kalmıştı Simhar. Elfy, Turgandan bile daha hayran gözlerle bakıp, Âbrâh’ın hikayesinden etkilendiğini gizleyemiyorken, Köklu, Simhar’ın zihninde konuşmaya başlamıştı.

“ Simhar, aklıma muazzam bir fikir geldi. “

“ Hikaye anlatmamı istedikten sonra içine sıçmanı gerektirecek kadar muazzam olan fikir nedir Prens? “

“ Bak şimdi, Minnak galiba uyuyor. Sen koca bir kaya parçasını alıp, onun göremeyeceği bir yüksekliğe çıkacaksın, tabi özünü gizlemeyi unutmadan ve kayayı tam onun üzerine şiddetli bir şekilde bırakacaksın. Tam ona çarpmak üzereyken ben kendimi siper edeceğim ve gürültüye uyanan Minnak, kurtarıcısıyla göz göze gelip benden etkilenecek anlaştık mı? “

“ Bu kaçıncı Köklu, ihtiyarladıkça kızgınlaşıyorsun resmen… Yine başarısız olacağına eminim. “

“ Hadi sadece deneyelim. Bu seferki plan kusursuz ve prensin için bu kadarcığı yapabilmelisin… “

“ Peki ama bu kez son… “

Simhar bir tona yakın ağırlıktaki dev bir kayayı pençelerinin arasına alıp yükselmişken, Elfy olaya vakıf olmadığından ayrıca deminki hikayenin etkisinden henüz çıkamadığından neler olduğunu anlamaya çalışıyor ve Simharı kaya ile beraber yükselirken izliyordu. Birkaç dakika sonra kaya tepeden serbest düşüşe geçmiş ve Köklu yerinden kalkmaya hazırlanırken Elfyden bir şey istemişti.

“ Babana şans dile kızım… “

Elfy durumu halen anlamamış olsa da Kaya hızla düşmeye devam ediyor ve Köklu da onu engellemek adına harekete geçmeye hazır görünüyordu. Kayanın, Minnağa temas etmesine birkaç metre kala yerinden sıçradı ve şimşek hızında uçarken bağırdı.

“ Minnak uyan, üzerine bir meteor düşüyor… Gerçi sen uykunu bölme, ben senin için o meteoru durduracağım… “

Köklu kayaya ulaşmak üzereyken Minnak gözlerini araladı, kayayı gördü, umursamaz ancak çevik bir hareketle, kuyruğunu bir raket gibi kullanmak suretiyle kayayı yumuşak bir toprak parçasıymış gibi havada parçaladıktan sonra aynı umursamazlıkla söze girdi.

“ O kadar yaşlısın ki sıradan bir kayayı meteor sanıyorsun bunak aydakar. Üzerime düşse bile bir şey olmazdı zaten… “

Köklu bir kez daha başarısızlık hissini yaşamış, gözyaşlarını içine akıtıp, güçlü duruşundan taviz vermemeye çalışıyorken, Turgan-Ragnossa-Havan ve Rafiz dörtlüsü belirmişlerdi.

Turgan “ Arkadaşlarınla oyunun bittiyse gitmemiz gerekiyor Minnak…”

Minnak  “ Oyun oynamıyorduk ki ayrıca o bunak aydakar benim arkadaşım değil… Ne zaman uyusam üzerime bir bela geliyor ve bunları onun yaptığından şüphelenmeye başlıyorum. Ben çok güzel olduğumdan, o ve arkadaşı kıskanıyorlar ve beni öldürmek istiyorlar sanırım…“

Köklu ‘ Cidden sıçıp sıvadım. ‘

Turgan “ Ben de kaya parçalama oynuyorsunuz sanmıştım. Ayrıca Köklu öyle şeyler yapmaz. Başka bir engel yoksa gidelim hadi… “

Köklu ‘ Yaptım ama bir sor neden yaptım; aşkın gözü kördür. Ah gün batımı renkli temiz kız bir kez dinlesen keşke beni… ‘

Elfy “ İyi de yeni gelmedin mi, nereye gidiyorsunuz? “

Turgan, Rafizin belini tutup havaya kaldırırken cevaplayacaktı.

“ Bu çocuk bir kral ve bana iyi ödeme yapacağını söyleyip bir iş teklifinde bulundu. Ben de kabul ettim. “

“ O zaman ben de geleceğim… “

“ Olmaz, sen Köklu ile antremanlarına devam et. Hem kral şart olarak 160 cm nin altındaki kimseyi operasyona katmamam gerektiğini söylemişti. Değil mi kralım? “

“ Aynen muhafız abimin dediği gibi demişim. “

“ Kısa boylu olmamın nesi kötü ki? “

Ragnossa “ Sen bu salaklara bakma Elfy. Turgan hala senin zayıf olduğundan ve zarar görmenden korkuyor. Zaten bu kez ki işimiz kolay. Tümgeneral Richarddan daha güçlü kimsenin olmadığı bir bölgeye gidiyoruz ve Richardı alıp geleceğiz. Akşama buradayız yani. “

“ Yemekten önce mi sonra mı dönersiniz peki? “

“ Bunun ne önemi var ki? “

“ Şey, Turganla aynı sofrada oturmayı özledim ve bir de eğer oraların meşhur yemekleri… “

“ Merak etme bücürük, senin için bir de aşçı getireceğim hınh hınh “