Theoden

14 Haziran 2019
Çeviri: 33
Düzenleme: AntiYasuo
1068 Görüntülenme
Bu bölümü 4 Kişi beğendi.

Tek Taraflı Dövüş

Turgan’ın kararından memnun olmuş gözüken Mirliva Yavuz üzerindeki kıyafetleri ve zırhları tek tek çıkarmaya başladı. Oldukça kaslı ve çekici bir vücuda sahipti üstü tamamen çıplak altındaysa sadece rahat görünen bir pantolon kalmıştı. Göğsünün üzerinde tam olarak kalbinin olduğu kısımda başı bozukların simgesi olan kocaman bir dövme göze çarpıyordu. Etrafını şöyle bir süzdü, eliyle etraftaki kişilerin belli bir mesafeye kadar uzaklaşmasını istedi. Ducia, Elfy ve başı bozuklar uzaklaştılar ancak en yakın kişiyle Mirliva-Turgan ikilisinin olduğu nokta arasında yaklaşık 20 metre kalmıştı.

                “ Üzerimi çıkardım çünkü üniformam üzerimdeyken sadece Başı bozukların düşmanlarına karşı savaşırım. Ve başı bozuklar adına savaştığım bir düşmanı tek bir istisna dışında hiç hayatta bırakmadım. Bu senin ilk acı deneyimin olacak. Şimdiye kadar kimlere karşı kazandın bilmiyorum ancak canını yakan her darbe senin gerçeklerle yüzleşmen için yapılmış olacak bu yüzden minnettar ol. Ben hiç yaft kullanmayacağım ve sadece o aşağıladığın fiziksel gücümle ki on yedi yıldır bedenimi güçlendiriyorum kullanacağın ve 6. Seviye olmasıyla övündüğün her türlü yaftınla beraber seni burada ezeceğim. Sadece beden gücümle. “

                “ Ama bu haksızlık olur amca sen de yaft kullanmalısın. Yoksa çok çabuk biter “

                “ Asla anlamayacağından dolayı şöyle yapacağız. Eğer kaybedecek olursam söz veriyorum en güçlü yaftımla saldıracağım. “

                “ Bak bu olur işte hemencecik yaft kullanmak zorunda kalacaksın o zaman hınh hınh. “

 

İki tarafında elinde silah yoktu. Zırhını çıkarırken belindeki kılıcı da çıkarmıştı Mirliva Yavuz. Askerlerine doğru döndü.

                “ En az 4. Seviye beden güçlendirme yaftı kullanabilen iki kişiye ihtiyacım var. Biraz canları yanacak ve biliyorsunuz ki bu şahsi bir mesele olduğundan yapmak zorunda değilsiniz. “

Neredeyse tüm başı bozuklar gönüllü oldular. Anlaşılan Mirliva , karargahta astları tarafından fazlaca seviliyordu. Yavuz aralarından en yüksek seviye beden güçlendirme yaftı kullanabilen iki kişiyi seçti. On beşer metre uzaklıkta olacak şekilde iki farklı noktada durmalarını istedi.

                “ Bedenlerinizi güçlendirin ve yaftınızı bozmadan yapabileceğiniz kadar fazla hareket edin. “

Ardından Turgan’a döndü ve baştan beri hesapladığı planını uygulamaya koyacak cümlesini kurdu.

                “ Bu ikisinin Elfy ve Ducia olduğunu düşün ve burası da bir savaş alanı. Geri kalan herkesse düşman saldırmamalarına aldırma. Anladıysan geliyorum. “

                “ Anladım amca istediğin zaman gel. Ducia ve Elfy’i korumalıyım değil mi “

Turgan iki askere dengeli olabilecek bir mesafede pozisyon alıp Mirliva’nın ilk saldırısını beklemeye koyuldu. Yumruklarını sıkmış tam pozisyon alıyorken Mirliva uzun bir sıçramayla yanına sıçradı ve Turgan’ ın suratına bir yumruk yapıştırdı. Kench’in kayadan bedeniyle yaptığı darbeler hatta Usta Kari’nin aydakar formundan bile aldığı darbelerden çok farklı bir seviyede bir yumruktu bu. Sadece çıplak elle atılan bir yumruk olmasına rağmen. Turgan acıyı tüm bedeninde hissetti. Tek bir yumrukta neredeyse kendinden geçiyordu ki sırtındaki hisle ve duyduğu acı çığlıkla kendine geldi. Güç bela başını kaldırdığında kendi tarafında olan askerlerden birine çarptığını ve adeta vücudu bir çelik yumağı haline gelmesine rağmen, beraberce 10 metre kadar sürüklendiklerini fark etti. İçinden korumam gerekenlerden birisine zarar verdim diye düşünmesine fırsat kalmadan bu defa suratının diğer tarafında bir yumruk daha hissetti.

                “ Hey onlar senin tarafındalar çocuk. Arkadaşlarına faydandan çok zararın var gibi görünüyor. “

İkinci yumruğu alan Turgan bir kez daha bedeninin havada süzülüşünü fark etti. Gözlerini açtı ve kendi tarafında olan diğer askere çarpmak üzere olduğunu gördü. Durmak istedi ancak yapamadı ve bir kez daha müttefiklerinin kendi temasıyla ortaya çıkan acı dolu çığlığını duydu.

Bir şey yapmalıydı. İlk kez gerçek bir eğitimde gibi hissediyordu. Bir şey yapmalı ve müttefiklerine zarar vermekten kurtulmalıydı. Böyle düşünürken bir yumruk daha hissetti ve yine aynı sonuç, bir kez daha ve bir kez daha. Yüzü darmadağın olmuş olmasına rağmen uyuşmuştu ve Suratından akan kanları umursamıyordu bile. Tek bir şeye odaklanmıştı Turgan. Müttefiklerine zarar vermekten nasıl kurtulacağına. Mirliva’ nın bir sonraki yumruğunu biraz geciktirdiğini fark ettiğinde başını kaldırdı, tamamen şişmiş ve küçük bir kısmı dışında neredeyse tamamıyla kapanmış gözleriyle görebildiği kadarıyla müttefiklerine baktı. Bedenlerini en iyi yaftlarıyla güçlendirmelerine rağmen yara bere içindeydiler ve yaftlarını uygulamaya devam etmekte zorluk çekiyor gibiydiler. Yaftını kullanmaya karar verdi ne olursa olsun hiç bir şey yapamadan duramazdı. Ayağa kalkmaya çalışırken Mirlivanın yumruğu bir kez daha suratına patladı ve müttefiklerine her çarptığında gelen acı çığlığı. Yaftını kullanmak istiyor ancak başaramıyordu. Bağırıp haykırmak istiyor ancak sesi çıkmıyordu. Adeta Mirliva tarafından tüm bedeni çıkılamaz bir hücreye kapatılmış gibi inanılmaz baskı altındaydı. Güç farkını anladı ancak ne olursa olsun müttefiklerini korumalıydı. Kendisi ölümsüz olsa da dostlarını kaybettikten sonra hiç bir savaş kazanılmış sayılmazdı. Defalarca denemesine rağmen konuşamıyor ve yaftını kullanamıyordu. Mirliva Yavuz’ un bir kez daha hissettiği yumruğunun ardından duyduğu aşağılayıcı ses tonuyla kendine geldi.

                “ Bu defa hangi müttefikine çarpacaksın ölümsüz çocuk? Obur kıza mı yoksa her durumda koruman gereken azrağa mı? Unutma sürekli seninle çarpışmaya maruz kalıp fazlasıyla zarar gören müttefiklerin beden güçlendiren yaftların en iyilerini kullanıyorlar ve bedenleri çelik kadar güçlü. Buna rağmen yara bere içindeler tamamen senin güçsüzlüğün yüzünden. Burası eğer gerçek bir savaş alanı olsaydı onlar da gerçek müttefiklerin olsalardı ; DOSTLARIN ÇOKTAN ÖLMÜŞ OLACAKLARDI. “

Turgan bunu duyunca çıldırdı. Üzerine bir kez daha gelen Mirliva Yavuz’un yumruğunu bu kez yakalamayı başardı ancak durduramadı. Avucunun içinde tuttuğu yumruğu bırakmadan bir taraftan ayaklarının geriye gitmesine engel olmaya çalışıyor bir yandan da Mirliva Yavuz’ un demin söylediklerini hazmedemiyordu. Dostlarım çoktan ölmüş olacaklardı. Dostlarım, ailem… Yıllarca susmaya mahkum edilmiş gibi bir anda şuursuzca bağırmaya başladı.

Ducia ve Elfy karşılaşmayı endişeyle izliyor ancak bir şekilde Yavuz Bey’e güven duyuyorlardı. Ducia gözlerinin dolduğunu fark etti ve ellerini göğsüne götürdü. Ayakları yerden bir karış kadar havalandı. Bir kez daha zaten bakmaya doyulamayacak kadar güzel olan Ducia’ nın gözleri ışıldıyor, göğsünden yeşil bir ışık hüzmesi çıkıyor ve masallardakı peri kızları gibi görünüyordu.

                “ Mirliva Bey çok abarttı. Böyle giderse Turgan ölmese bile tüm özgüvenini yitirecek. Ben onun aptal özgüvenini de seviyorum. Ben bir azrağım ve dostuma yardım edeceğim. Zümrüd-ü Ankanın…”

 

Ellerinin nazik bir çift el tarafından tutulduğunu fark etti. Yumuşak ve sıcacık eller. Odağını kaybetti ve bir an başı bozuklara ne kadar güvenebileceklerini sorguladı. Turgan psikolojik olarak çökmek üzereydi ve belki de ölecekti. Buna rağmen ona yardım etmeye çalıştığında başı bozuklardan birisi kendine engel olmaya çalışıyordu. Kapattığı gözlerini açtı karşısında kendisinden on yaş kadar büyük olduğunu tahmin ettiği mor saçları bembeyaz teni ve bir başık üniformasının içinde olmasına rağmen fazlasıyla güzel, bir o kadar da seksi görünen bir kadın duruyordu. Göğüslerinin üzerinde derince dekolte vardı ve ilk baktığı nokta orası olunca Ducia utanıp kızarmıştı. Tekrar ayakları yere bastı ve utanmış, içten içe de sorgulayarak başını önüne eğdi.

Çevirmen Notu

Buradan sonra bolca güçlü insanlarla karşılaşıp bazılarıyla savaşacağız umarım okunması akıcı oluyordur :)

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar