Theoden

15 Haziran 2019
Çeviri: 36
Düzenleme: AntiYasuo
966 Görüntülenme
Bu bölümü 4 Kişi beğendi.

Keşif

Turgan kararlı bir şekilde döndü. Ducia ve Elfy ikilisine yöneldi. Yanlarına doğru yürüdü tam karşılarına geçti yüzü biraz kızarmış görünüyorken sonra söze girdi.

                “ Olanlar için üzgünüm. Bir daha sizin hayatınızı riske atmamak hatta sizin hayatınıza kast edenlerin canına okuyabilmek için güçlenmem gerekiyor. Gördüğüm en güçlü adam olduğundan Mirliva’dan beni eğitmesini istedim ancak siz de gördünüz kabul etmedi. Arkadaşlarımın önünde daha fazla küçük düşmeyeceğim bu yüzden buradan gidip kimseye zarar veremeyeceğim ıssız bir yerde eğitim yapacağım. O zamana kadar lütfen burada kalıp dönmemi bekleyin. “

                “ Ama Turgan tek başına iyi olacak mısın “

                “ Bilmiyorum ama olmak zorundayım bu yüzden beni kafanıza takmayın. Geri dönmezsem de size de uygunsa başı bozuklara katılın onların en iyi seçim olduğunu düşünüyorum “

Bu sırada Turgan’ ın görüş alanında olmayan Nyu söze girdi.

                “ Nereye gidiyorsun yakışıklı çocuk. Yavuz abi benden daha düşük rütbeye sahip olduğundan seni eğitmesini istersem yapmak zorunda kalacaktır bu yüzden gitmekte aceleci olma. Öyle bir yaft kullanabilen birine yol göstermemek başı bozuklar için utanç kaynağı olurdu. “

                “ İstemiyorum. Emir aldığından değil yardım etmek istediğinden beni eğitmesini istemiştim ama artık önemi yok ben kararımı verdim ve bu değişmeyecek. Madem sizin rütbeniz daha yüksek sizden istediğim tek şey ben dönene kadar arkadaşlarımın burada kalmalarına izin verin. “

                “ Onları düşünmene gerek yok. Ducia ile bizzat ilgileneceğim ve Elfy içinse yakında bir sürprizimiz olacak. Su Yaftı konusunda theodenin en iyilerinden olan bir komutanımız yakında burada olacak. Oldukça insancıl biridir Elfy’ e seve seve yardım edecektir. “

                “ Teşekkürler koca memeli güzel abla. Hem orada yaftımı durdurmama yardım ettiğiniz için hem de arkadaşlarıma gösterdiğiniz misafirperverlik için. Şimdilik hoşça kalın. “

Turgan arkasını döndü ve eşyalarını almak üzere ilk tutuldukları yere doğru ilerlerken arkasından konuşmalar devam ediyordu. Turgan çıktıktan sonra altından göğüslerini tutup hafifmeşrep bir poz verdi Nyu.

                “ Bu çocuk oldukça özel. Yaftını durdurabilmek için neredeyse tüm özünü sıfırladım ve bunu sana bile yapsam muhtemelen bir günden daha uyumazdın. O ise sadece dört saatin sonunda uyandı ve tüm özü yerine gelmiş görünüyordu. Ayrıca böylesi bir yaft kullanabilen bir gencin yardım isteğini reddettiğini duyduğunda gençlerin gelecek için önemini her fırsatta vurgulayan Aziz Dragut’ un vereceği tepkiyi çok merak ediyorum. “

Bunları söyledikten sonra halen elinde olan göğüslerini avucundan bırakırken mırıldanarak devam etti.

                “ Ayrıca güzel kadından anlıyor ve patavatsız. Tam sevdiğim erkek tipi. Keşke 10 yıl kadar erken doğsaydı ”

Mirliva; Nyu’nun edepsiz hareketlerinden dolayı utanmış olsa da belli etmedi ayrıca Turgan’a olan davranışından dolayı biraz pişman olmuştu. Yaptığı şeyi Ferik Nyu’nun da eleştirdiğini görünce biraz hayıflandı. Ancak elden bir şey gelmiyordu.

                “ Aslında onu eğitecektim ama çok çabuk vazgeçti. Sadece birazcık daha burnunu sürtmek istemiştim. Gidiyor oluşuna ben de üzüldüm. Beklediğimden çok daha gururlu çıktı. Bir an çok toy olduğunu düşünemedim benim hatam.“

                “ Bir yerlerde eğitim yapmaya çalışırken ölürse sorumlusu sen olursun. “

Ducia ve Elfy oldukça üzgün görünüyorlardı ayrıca Ducia bu Nyu denen kadının Turgan'ı böyle methetmesi yüzünden birazcık kıskanmıştı. Aptalda olsa başlarındaki tek erkek bir süre yanlarında olmayacaktı. Ducia Turgan’ ın arkasından çıkıp konuşmaya karar verdi ve çıkarken ağzında bir tekerleme gibi mırıldanıyordu “demek büyük meme seviyormuş “ ve odadan ayrıldı. Turgan’ ı bulduğunda sadece yaft kitabını alıp çıkmaya hazırlandığını gördü.

                “ Yanına yemek al bari acıkınca ne yapacaksın ? “

                “ Bir çaresine bakarım. Seni benim açtığım yarığın içine düşerken gördüğümde olduğun hali anlatamam bile tekrarının yaşanmaması için bedenimi güçlendirip yaftımda ustalaşmak dışında bir şey şu an umurumda değil. “

                “ Zaten küçücük bir yarıktı büyüttüğüne değmez ama kararını verdin ve bu değişmeyecek değil mi inatçı Turgan. En azından yanına biraz para al yolda neyle karşılaşacağın belli olmaz. “

                “ Tamam alacağım ama çok değil zaten azıcık paramız kalmıştı belki size lazım olur. “

                “ Tamam bu üç altın akçeyi al bak bize de 7 akçe kaldı biraz da şu gümüş sikkeleri de aldın mı tamamdır. “

                “ Olmaz kandırdın bende daha çok para oldu. “

                “ Sinirlerimi bozma sende 3 altın akçe var bendeyse 7 nasıl sende daha fazla oldu Turgancığım ayrıca koca memeli güzel abla nedir?“

                “ Öyle diyorsan tamam ben emin olmak için yine de bir sorayım dedim. Kocaman memeleri olan güzel bir abla işte ismini bilmediğimden bende gördüğüm gibi çağırdım“

Ducia sinirleri bozulmasına be ciddi bir kıskançlık halinde olmasına rağmen zaten bir süre ayrı kalacağı Turgan’ ın üzerine gitmek istemedi.

                “ Peki madem hayatta kaldığına emin ol ve bir sorun yaşarsan da gurur yapmadan buraya dön lütfen. Sonra istemiyorsan kendi yolumuza gideriz. “

                “ Görüşürüz. “

Turgan ormanda karşılaştıkları askerlerden aldığı atlardan birisine bindi ve gözden kayboldu.

 

  Turgan dinlene dinlene tam dört gün boyunca at sürdü. Nerede olduğunu bilmiyor ancak gördüğü insanlara Ülger krallığı ne tarafta diye sorup başka bir tarafa amaçsızca yol sürüyordu gördüğü köylerde durup arada yemek yiyordu. Beşinci günün sabahında yine atının üzerinde giderken halinden çiftçi olduğunu düşündüğü yaşlı bir adam gördü. Aslında bu adama adres sormaya niyeti yoktu ancak yaşlı adam Turgan’ a doğru dönüp bağırdı.

                “ Evlat nereye gidiyorsun öyle ? “

Turgan 8-10 metre kadar mesafede bulunan yaşlı adamın yanına gidip atını durdurdu. Beş gün boyunca tek bir gram bile güçlenmemiş olmasının da verdiği öfkeyle biraz huysuzlaşmıştı.

                “ Neden sordun dede? Bi yere gidiyorum işte.”

                “ İşte orada gidilecek bir yer yok ondan soruyorum nereye gidiyorsun diye. “

                “ Nasıl yok sen napıyorsun o zaman burada dede ? “

                “ Ben mi ? Ben buraya üç gün mesafede olan bir kasabada doktorum. Sadece bu bölgede yetişen şifalı bir ot türü toplamaya gelmiştim. Topladım ve şimdi de kasabama dönüyorum. “

                “İyi ben de ot toplarım işte şifalı şifalı ne güzel olur “

                “ Benden başka bu ottan haberi olan da kimse yok kullanmayı bilen de. Ben sana iyilik ettim gittiğin yerde bir şey yok dedim. Ne bir köy ne de tek bir insan “

Turgan bunu duyunca huysuzluğu sona erip gülümsemeye başladı. Böyle bir yerde kimseye zarar vermeden rahat rahat yaftını çalışabilirdi. Bunu düşünerek adama teşekkür etmek istedi.

             “ Sağol dede ben de tam böyle bir yer arıyordum. Biraz kafa dinlemem lazım sayende bulmuş oldum. “

                “ Ha öyleyse tamam kuş uçmaz kervan geçmez bir yer bulmuşsun ama inşallah erzağın falan tamamdır. Vallahi burada ölsen cesedini bulamazlar ona göre “

                “ Sen merak etme dede ben kolay ölmem suyum erzağım her bir şeyimde hazır hadi git sen hastaların beklerler. Uğurlar ola. “

Yaşlı adam atına binip bir yöne doğru ilerlerken. Turgan işini garantiye almak için bir saat kadar daha adamın gitme dediği yöne doğru ilerledi. Dediği gibi burada yaşam olduğuna dair bir belirti bile yoktu. Olduğu yer sık ağaçların olduğu serin ve büyük bir ormana benziyordu ancak ağaçların dallarının arasında bir tarafında da yüksek bir tepenin olduğunu görebiliyordu. Küçük bir kayanın gövdesinden kaynayan suyu görünce durdu.

Çevirmen Notu

-

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar