Theoden

03 Temmuz 2019
Çeviri: 44
Düzenleme: AntiYasuo
873 Görüntülenme
Bu bölümü 5 Kişi beğendi.

İNTİKAM ALAYI-2

Kardeşini evlendirdikten bir kaç yıl sonra bir yeğeninin olduğunu öğrendi ve onu görmek isteğine yenik düştü. Küçük sevimli yeğenini çok merak ediyordu Kanp ve bir gün yeğenini görmek için yola çıkıp Başı bozuk ana karargahına gitti. Ancak gittiğinde herkesin kargaşa içinde oldukarını gördü. Nöbetçiler kendisini düşman sanınca olağan üstü durumu anlayıp hemen kariayı sordu. Kız kardeşim ve yeğenim iyiler mi diye haykırdı ve en sonunda başı bozukların en üst seviye komutanlarından biri olduğunu öğrendiği eski Üstad ünvanlı Rafiz ile konuşabildi.

 Şu an olağan üstü durumdayız Kanp yeğenin kaçırıldı ve kız kardeşin kampı terk etti. Dragutta peşinden karısını aramaya gitti yeğeniniyse sana bıraktı. ‘  siyasi buhrandan sıkılıp yeğeniyle tanışıp bir bebeğin çıkarsız gülümseyişinde birazcık huzur bulmakiçin gelen Kanp hayal kırıklığına uğramıştı. Dişlerini sıktı sinirden gözleri dolmuş halde ‘Karia'ya ya da yeğenime bir şey olursa Dragutu kendi ellerimle öldürürüm. ‘ Miralay Rafiz  Sakinliğini korumaya çalıştı.  ‘ O kadar aceleci olma yeğenini kaçıranlar aslında başı bozukların düşmanı olduklarından değil; esasında sana göz dağı vermek içim bunu yapıp bir de not bırakmışlar. Sargut krallığı arkamdayken Kanpın ve bölgesinin gücüne ihtiyacım yok yazıyor. Ayrıca meraklanma yeğenini bulmanda sana yardım edeceğim Dragut bize güveniyor. ‘ Kanp notu eline alıp kendisi kontrol etti cidden söylenildiği gibi yazıyordu. Çok fazla kimseyle kan bağı olmadığından ve akrabalık ilişkilerini fazlasıyla önemsediğini bildiklerindne böyle kahpece davranmış olmalıydılar. Bir hışımla arkasını döndü. ‘ Yardımına ihtiyacım yok yoluma çıkarsan seni de öldürmekten çekinmem. ‘ Özünü tamamıyla salmıştı ve etkisi üstad Rafiz dışında alanında olan neredeyse tüm başı bozukların bayılıp kalmalarına sebep olmuştu. Oldukça uzakta olmalarına rağmen korkudan yere kapaklanmış ve Yattığı yerde titreyen askerler bile mevcuttular. Bir hışımla oradan çıkıp bölgesine doğru ilerledi. İlk kez böylesine zıvanadan çıkmış görünüyor ilk kez Barbossa'dan aldığı eğitimin meyvelerini tamamıyla test edecek gibi duruyordu.

 

Bölgesine girdiğinde ettafta Sargut birleşik krallığının askerlerini gördü. Her yere kendi sancaklarını dikmişlerdi. Gördüğü her Sargutlu askeri öldürdü. Son askeri öldürmeden önce sorguladı ve enteresan bilgilere ulaştı. Yeni kral savaşın kaybedileceğini anlayınca bağlı bulunduğu birleşik krallıktan ayrılıp Sargut birleşik krallığına katılmış; karşılığındaysa zaten savaşçı bir politika güden Sarguttan askeri destek almış ve kaybettiği toprakları kazanmayı kısa sürede başarmıştı. Kanpın bulunduğu bölgeye bildirilmeyen bu değişikliğin ardından kaybedilen toprakları kazanan Sargut birliklerinin bir kısmı mülklerine el koymak için Kanp'ın bölgesine yönelmişlerdi.

Evinin önüne gelene kadar çıplak elleriyle 200 den fazla sargut askeri öldürmüş olan Kanp'ı gören yaralı kahya gözyaşları içinde Kanp'a sarıldı. ‘Çok geciktin beyim babanız çoktan...  Sizlerin hain olduğunuzu ve mülklerinize el koyduklarını söylediler ihtiyar babanız direnince yaşına bile aldırmadan onu öldürdüler. ‘ Kanp donakalmıştı son üç günde aldığı kaçıncı kötü haberdi bu savaşın varlığına dahi karşı olup yaft öğrenmeyi dahi reddetmiş diyaloğun insanın en büyik silahı olduğuna inandığı babasını bile öldürmüşlerdi. Kanp artık çıldırmıştı ve durdurulamazdı. Oradan ayrılıp Sargutu ve Akoreni yönrticilerine dar etmek için ilerledi. Onun için intikam zamanıydı. Zaten sınırları içinde bulunduğu Akoreni haritadan silmesi iki haftasını aldı. Evet koca bir krallığı tek başına yok etmişti Barbossa'nın son öğrencisi.  Sadece orada 900 bin insanı katlettiği söylenir. Akörende ki eski krallık binasının önününe kocaman harflerle İNTİKAM yazmıştı.

Bunun üzerine Kanp tek başına savaşıyor olmasına rağmen İntikam Alayı adındaki bir birliğin lideri olmakla suçlandı. Gerçi sonradan ekibine katılanlar olacaktı ama ismin hikayesi esasında bu şekilde. “

“ Vuuuu Usta bu adam süpermiş. Peki devamı yok mu akrabalarını bulup kurtarabilmiş mi “

“ Bu kadarı yetmedi demek peki madem devam edeyim Akörend2en sonra dostlar edindi. Hikayesi olan dostlar ve cidden intikam alayının lideri oldu. Artık ona intikamın kılıcı Kanp diyorlardı ama akrabalarını bulamadı. Yeni dostlarıyla konuşup onların da bunu yapmak istediklerini fark edince , bir gün Sargut Birleşik Krallığının başkenti üzerine yürürken yolu sargut krallığının en güçlü on generalinden ikisi tarafından kesildi. İntikam alayı toplamda 6 kişiydi gerçi birisi insan değildi. Sarguta girmelerine kolayca izin verilmeyeceğini anlayan Kanp generallerle bir anlaşma yaptı. Anlaşmaya göre; generallerden birisiyle tek başına savaşacaktı ve Sargut Krallığının çok güvenip durmadan övünç sebebi olarak gördüğü, dünyanın en güçlü on adamı diye tanıttığı generallerden birisini öldürdüğünde hem krallığın gücüne darbe vuracak hem de itibarını sarsacaktı. Zaten onuna birden savaşmaya gidiyordu ancak şartlar değişmişti.

Dövüşe başladılar ve adı Akina olan generalle yarım gün süren çekişmeli bir savaşın sonunda Akina yenilgiyi kabul etti. Yerde yatmış Kanpın canını almasını onurlu bir şekilde bekliyorken bir anda bağırdı ‘ Paul yapma ‘ oldukça zor bir dövüşten çıkan ve vücudunda kalıcı yaralar olan Kanp arkasından gelen yaftı gördü ancak savuşturmaya çalışmadı bile. Bir saniye sonra göklerden gelen parlak ayna benzeri bir cisim paulun ışık türündeki yaftını yansıttı. Paulun Kanpa arkasından yaptığı sinsi ve kural dışı saldırıyı kabullenemeyen dostları ve ortağı o an Paulun kalemini kırdılar. Ancak Kanp'ın ortağı olan yaratık tek bir hamlede diğerlerine fırsat vermeden gökten indi ve paulun başını gövdesinden ayırdı. Yaratığın acı çığlığı yerde savunmasızca yatıp kaderine boyun eğen Akina’yı bile fazlasıyla korkutmuştu. Görsel heybetinin yanında fazlasıyla güçlü ve ürkütücü görünümlü efsanevi bir yaratığa benziyordu. Akina yattığı yerde hayatının sonlandırılmasını bekledi ancak bu gerçekleşmedi.

Kanp akinanın canını bağışlamaya karar verdi zira bu kadar soysuz bir ülkenin başında olan tek karakterli komutan o olabilirdi. Yaşananlarını anlatması için Paulun kesik başını Akina'ya verip oradan ayrıldılar. Akina söz verdiği gibi her şeyi anlatmış olsa da Sargut olayları örtbas etti ve en güçlü on komutandan ikisinin küçük bir grup tarafından yenildiğini asla kabul etmediler.

Hatta Sargut bunun üzerine on generalin gücünü sorgulamaya başladı. Her ne kadar açık açık duyurmamış olsalar da her biri bir ülkenin gücüne bedel generallerinden ikisinin eski bir derebeyin oğlunun ekibi tarafından bozguna uğratılması kendi adlarına çözülmesi gereken bir problemdi ve bu yenilgi Sargut askeri kadrosunun sayı ve şeklinin değişmesine neden oldu. Dünya’ nın en güçlü insanları olarak tanıttıkları On generalin tekrar kaybetme riskini göze alamazlardı.

Bu yüzden yeni başvurularla binlerce asker aldılar. Bunlardan potansiyeli olan yüzlerce genci tuhaf eğitim kamplarına alıp, olabilecekleri en güçlü hale getirip ardından uygun oldukları pozisyonlara atadılar. Gerçi gençlerin çoğu eğitimi tamamlayamadan hayatlarını kaybettiler. Tüm bunlardan başkaysa on generalin üzerine 3 orgeneral adıyla daha üst rütbeli ve daha güçlü kişileri getirdiler. Üç generalden birisi eski on generalden biriydi ve en güçlüleriydi o bir nevi terfi aldı. Ancak diğer ikisinden biri yeni yetiştirdikleri öğrencilerden olan sadece 24 yaşındaki bir genç ve sonuncusu tüm Theoden araştırılarak vaadleri kabul eden eski bir suçlu oldu Bu eski suçlu eskiden en çok arananlar listesinde 9. Sırada bulunan korkutucu bir korsandı. Halen intikam alayına kaybetmelerinin ardından kurdukları sistemle devam ediyorlar “

“ vuuuuu usta bu adam bu adam yani Kanp amca cidden süpermiş bu kadar detay bildiğine göre onu kesin tanıyorsundur beni tanıştırsana. Ayrıca bahsettiğin ortağı da bir aydakar olmalı değil mi ?“

Attila utandı gibi oldu biraz öksürdü sonra hafif kekeleyerek.

“ Şey aslında tanıyorum ana seni tanıştıramam çünkü nerede olduğunu bilmiyorum. Ortağı da bir aydakar falan değildi ama aydakarlardan daha nadir ve onlar kadar güçlü bir yaratıktı.“

“ Tüh yerini bilsen iyiymiş usta. Peki onunla hiç savaştın mı usta karşısında kaç dakika dayanabildin ?“

“ Sen beni ne sandın lan oradan bakınca eziğe falan mı benziyorum savaşsak Kanpı kesin yenerdim...”

“ Yener miydin? Hem de öyle bir adamı, cidden mi sen insan olduğuna emin misin usta? O herifi mutlaka bulup savaşmalısın eğer öyle bir adamı yenebilecek bir ustaya sahipsem sanırım bu beni Barbossa'dan bile iyi bir usta'nın öğrencisi yapardı hınh hınh... “

“ Çok konuşmada git şu kolunu falan sar. Hikayeyi anlatırken odunları kesmeyi bitirdin ama en az dört yerini de kesmişsin.”

Çevirmen Notu

-

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar