Theoden

03 Temmuz 2019
Çeviri: 45
Düzenleme: AntiYasuo
962 Görüntülenme
Bu bölümü 5 Kişi beğendi.

Başı bozukların Hedefi

Turgan ayrılalı dört haftadan fazla olmuştu Ducia ve Elfy hala başı bozuk kampındaydılar. Turgan’ın gittiği zamandan farklı olarak iki komutan daha kampa katılmışlardı. Bunlardan biri mirliva seviyesindeki su yaftları konusunda uzman olan Sofya diğeriyse Miralay rütbesi taşıyan Nebuna idi. Karargahta büyük günün hazırlıkları devam ediyorken Ducia; Turganın ne halde olduğunu düşünmeden tek bir saniye bile geçirmiyordu.

Nyu’nun bir azrak olduğunu öğreneli yaklaşık üç hafta olmuştu ve öğrendiği günden beri ondan tavsiyeler stratejiler ve doğrudan uygulamalı eğitimler almaya başlamıştı. Sofya ise kampa katılalı sadece bir kaç gün olmuş ve henüz Elfy ile eğitim konusunda konuşmamıştı. Zira başı bozukların planları çok büyüktü ve yakında gerçekleşecek savaşta hata yapma lüksleri bulunmuyordu. Bu sebepten her detay düşünülüyor ve her ihtimal defalarca hesaplanıyordu. Açıkçası dışarıdan bakan hiç kimsenin başı bozukların böylesine disiplinli olduğunu düşünmeleri pek mümkün değildi.

Her seferinde plan kurgulanırken ; düşman güçleri, sayısı asker türleri en yüksek ihtimalden hesaplanıyor ve bunun karşısında başı bozukların durumu değerlendiriliyordu. Her gün yapılmasına rağmen bazı günlerde daha önce fark edilememiş detaylar ortaya çıkabiliyordu. Bu yüzden günler birbirini tekerrür ediyordu. Bugün toplantıdaki büyük gündü zira Miralayın altındaki rütbeli askerler hedeflerinin ne olduğunu dahi bilmiyorlardı ve bugünkü toplantıda açıklanacaktı. Zaten o an karargahta bulunan askerlerin tamamının hikayesi hedefteki ülkelerle bağdaştığından ihanet ihtimali düşünülmüyordu bile. Dragut bunu düşünüp bu göreve çıkacak askerlerin listesini bizzat hazırlamıştı. Şu anki karargahta bulunan başı bozuklar dışında sonradan dahil olacak ve savaşa katılacak farklı birlikler de bulunuyordu. Bu karargahtaki başı bozuklarsa farklı birliklerden toplama metoduyla özellikle getirilmişlerdi ve bu gençlerin harekatı yürütecek olan Mrliva Yavuz' un bulunduğu ana karargahta olmalarının bir amacı vardı.

Toplantı başladığında askerlerin yarısı karargahta ki en büyük binaya dolduruldular. Toplantı bir kaç kez gerçekleştirilip hedef tüm askerlere aynı özenle duyurulacaktı. Hareketin sorumlusu olan Mirliva Yavuz toplantıyı başlatmak üzere kürsüye çıktı ve söze girdi.

                “ Yoldaşlarım biliyorum size her gün isim vermekten ve bir hedefe saldırmaktan bahsettik. Defalarca planımızı gözden geçirip ihtimalleri sıraladık. Ancak bu hedefin neresi olduğunu ise söylemedik. Yanlış anlamayın tek bir erden dahi şüphelendiğim yok. Sadece bunu bir sürpriz olarak şaşalı bir şekilde duyurmak istedik. Eh aslında bu Serdarımızın kararıydı. Bu haberden fazlasıyla memnun olacağınıza inandığını söyledi. İşimiz bittiğinde belki bazı ahbaplarınızla görüşme fırsatınız olacak, başında ödül olmayanlarsa eğer özledilerse köylerine dönebilirler bunu da sıkıntı yapmayız. “

Biraz durup gülümsedi tek tek her askerle göz göze gelmeye çalıştı.

                “ Hadi ama birazcık daha enerjik olun o kadar kopya verdim. Birbirinizle hiç mi konuşmadınız? En azından nereli olduğunuzu sormuş olmalısınız değil mi? Farklı birliklerden buraya aniden toplandığınızı biliyorum ancak sizler yoldaşsınız daha samimi olmanız gerekir şu ana kadar kaynaşamadıysanız ielitişim problemlerimiz var demektir. “

Başıbozuklar Mirliva Yavuz’ un ara verdiğini görünce kendi aralarında fısıldaşmaya başladılar. Sonunda aralarından bir er gözleri yaşararak bağırmaya cesaret etti.

                “ Yoksa hikayemizin başladığı yer olan Memleketimiz Heraklia’ya mı saldıracağız. “

                “ Çok fazla kopya verdiğimi biliyordum hemen bildiniz birazcık daha uzatmak istiyordum oysa ki. Böyle konularda pek iyi olduğumu söyleyemem her seferinde olabildiğince çabuk söyleyip, gözlerinizdeki ışığı bir an önce görmek istiyorum. “

Mirliva tam bir lider edasında sağ yumruğunu havaya kaldırdı öylece biraz bekledi ve ardından yumruğu hala havadayken konuşmasına devam etti.

                “ Yoldaşlarım Hedefimiz Tospitti kıtasının kalbi olan Heraklia'yı tamamıyla ele geçirmek. En son köyüne kadar. Hedefimiz ilk Yaft akademisi olan Toprak ana akademisini theodene gerçekten hizmet edecek bir başı bozuk karargahı yapmak. Hedefimiz Heraklialı yoldaşlarımızın hikayelerini mutlu sonla tamamlamak…”

Mirliva sesini git gide yükselterek son cümlesinde haykırmıştı. Hedefin neresi olduğunu öğrenen çoğunluğu Heraklia’nın yerlisi olan ve yerlisi olmayanların da mutlaka hikayesinin bir şekilde Heraklia yönetimiyle olumsuz olarak yollarının kesiştiği kişilerden oluşan topluluk bir anda sevinç naraları atmaya başladılar. Kimileri ağlıyor, kimileriyse yanındaki yoldaşına sarılıyordu. Mirliva Yavuz gördüklerinden memnundu. Başı bozuklar bir anda kendilerini toparlayıp hep bir ağızdan haykırdılar.

                “ Heraklia’ya, Memlekete, Heraklia’ya, adalete. “

Elfy ve Ducia buraya ait olup olmadıklarına dahi emin değildiler. Zira Turgan kararını başı bozuklara katılmamak adına vermişti. Ancak oluşan ambiyanstan fazlasıyla etkilenmişlerdi. Turgan olsa kesin gaza gelip Heraklia yönetimine laf atardı diye düşünüp gülümsediler. Mirliva Yavuz birkaç kez yalandan öksürerek konuşmaya devam edeceğini ilan ettiğinden salonda tekrar sessizlik hakim oldu.

                “ Buraya saldırma sebebimize gelecek olursak; Yoldaşlarımıza çektirdikleri acılar tabi ki yeterli bir sebep zira bu yüzden tüm Theoden yönetimine talibiz . Ancak bu kadar doğudaki bir ülkeyi seçmemizin başlıca iki nedeni var. İlki Sargut krallığı son dönemde yaptığı anlaşmalarla adeta Heraklia’ yı konumu, tarihi ve siyasi gücü nedeniyle tospitti kıtasının lideri olarak görüyor. Yani Heraklia yavaş yavaş Sargut birleşik krallığının bı kıtadaki temsil gücü haline geliyor. Bunun yanlış olduğunu ve dünyayı istedikleri gibi hkuksuzca yönetemeyeceklerini birilerinin onlara hatırlatması gerekiyor ki bu da biz oluyoruz. “

Başı bozuklar keyifli bir şekilde kendilerini bir nevi cezalandırıcılar gibi görürlerken Mirliva sözünü sürdürdü.

                “ İkinci sebebiyse bu ittifağın ve vaadlerinin karşılığında Heraklia yönetimi her cephede aç gözlü savaşlara girişen Sargut birleşik krallığının savaştığı bir cephe yardım amacıyla ordusunun neredeyse yarısını yolladı. Yani şu an topraklarında toplamda 24 bin kişilik ordusu ve başlarındaki 11 büyük komutandan sadece 5 tanesi bulunuyor. Bu komutanların her birinin gücü bir Mirlivaya aşağı yukarı denk. Bizdeyse totalde 14 bin kişilik ordu 4 mirliva 1 ferik bir de miralay rütbesinde komutanlar olacak olacak. Gerçi Mirlivalarımızdan ikisi henüz teşrif etmediler. Düşman ordusunda azrakta bulunmadığından savaş sorunsuzca kazanılacaktır. Zaferin geleceği güne inanın ve odağınızı kaybetmeyin başı bozuklar. “

Miralay konuşmasını bitirmiş gibi görünüyordu ki. Bir şeyi unuttuğunu fark etti. Tekrar kürsüye dönüp savaş naralarını bir kez daha susturmak zorunda kaldı.

“ Neredeyse unutuyordum bizim iki azrağımız olacak. “

Bunun üzerine başı bozuklar daha da keyiflendiler. Ducia biraz utanmış görünüyordu. Toplantı bitip ikinci grup için ara verildiğinde; Elfy bir fırsatını bulup Mirliva Sofia’nın yanına gitti. Heyecandan acıkmıştı. Bir yandan sürekli midesi gurulduyor diğer taraftansa göz kapaklarını kırpıştırıp duruyordu.

                “ Şey Mirliva abla birazcık konuşabilir miyiz? “

                “ Yaftın konusunda eğitim mi isteyeceksin ? “

Elfy daha öncesinde tanışmış olmalarına rağmen kendisinin su yaftlarına olan yatkınlığını ve prestijli bir akademiden bunun için davet aldığını ama güçlenmek için Sofia’ya ihtiyacı olduğundan falan bahsetmeyi hayal etmişti ama işler pek de hayal ettiği gibi gitmiyordu. Sadece evet diyebildi ve kızarmış yanaklarıyla öylece kaldı. Sofia kısa kollu ceketinin ön cebinden metal bir şişe çıkarıp içindeki sıvıyı içmek için kafasına dikti. Oldukça kaba bir şekilde dudaklarında kalan sıvıyı elinin tersiyle sildikten sonra hıçkırdı ve söze girdi.

                “ O iş tamam merak etme. Eğitim programını çoktan hazırladım bile. Yarın başlıyoruz. “

Çevirmen Notu

-

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar