Theoden

24 Temmuz 2019
Çeviri: 72
Düzenleme: AntiYasuo
824 Görüntülenme
Bu bölümü 1 Kişi beğendi.

Beklenmeyen Teklif

“ Bu nasıl olabiliyor çocuk ? Hiç güç kullanamıyor olmana rağmen nasıl karşılık verebiliyormuşsun gibi bir tepki alıyorum ?”

Turgan hiçbir şey söylemedi. Sadece içinde bulunduğu duruma lanet etmekle yetiniyordu. Nasıl kurtulacağını düşünüp duruyordu ancak bir türlü sonuca ulaşamıyordu. Özünü ayaklarında toplamayı düşündü eğer tüm özünü ayaklarında toplamayı başarabilirse ayağa kalkabilirdi. Ancak ayağa kalksa bile bu yerçekimi etkisinin altında olduğu sürece savaşamazdı. Sağ eli halen havadaydı ve vücudunun diğer bölümlerinii sağ elinin olduğu kadar güçlendiremediğine hayıflanıyordu. ‘ keşke bacaklarımı ve sol elimi de bu kadar güçlendirebilseydim ‘ diye düşünmeden edemedi.

Turgan pes etmediğinden dolayı. Oshina halen başında bekliyordu. Kıyımı hedef alıp bir süre Turgan’ın elinden düşürmeye yönelik darbeler uyguladıktan sonra başaramayacağını fark edip vazgeçti. Bu silah cidden özel diye düşündü. Mutlaka onu almalıydı. Aklına bir fikir geldi ve insiyatif kullanarak bunu sunmaya karar verdi. Üç büyük birleşik krallık birleşiyorlardı ve yeni sistemde, eski suçlulara da yer vardı. Attila da dahil ki en çok aranan suçlu olmasına rağmen bir çok eski suçluya kapılarını açmışlardı yeni sistemde.

Madem kıyım bu kadar önemli ve mutlaka ele geçirilmesi gerekiyor ama kimse ona dokunamıyor, öyleyse biz de ona dokunabilen kişiyi saflarımıza katarsak Elitler buna memnun olacaktır diye bir çıkarımda bulundu Oshina.

                “ Hey Turgan sana bir teklifim var. Silahın 100 kat yerçekimi etkisine karşı bile böyle sağlam durabildiğinden cidden değerli ve anladığım kadarıyla da senden başka kimse onu kullanamıyor. “

Turgan dudaklarının arasında yerleşmiş kumları tükürdükten sonra güçlükle başını yerden birkaç milim kaldırıp konuşabildi.      

                “ Yılan silahı diyorsan o özeldir. Ben de özel olduğumdan sadece benim dokunmama izin veriyor hınh hınh. Silahım özelse ne olmuş ki? “

                “ Başında küçük de olsa bir ödül var ve sen güçlü bir çocuksun. Bu ödül artacaktır ve güçlenmiş dünya ülkesi karşısında küçük grubunla tutunabilmen zor olacaktır. Bu yüzden sen de bize katıl ve kaçak olarak yaşamak zorunda kalma. Hem orada gerçek bir eğitim alırsın ve gerçek bir birliğin başına bile geçebilirsin. “

Turgan’ın başını kaldırmakta dahi zorlandığını fark eden Oshina yer çekimi etkisini 20 kata kadar azaltmıştı ve Turgan’ ın depremi de baskı altındayken çoktan sona ermişti. Yer çekimi etkisi altından çıkan Turgan ayağa kalktı. Üzerini çırpma ihtiyacı bile hissetmedi. Gözleriyle Ducia’yı aradı ve uzaktan da olsa Ducia’nın gözlerinin içine bakarak konuşmasına vereceği tepkiyi görmek istedi.

                “ Yani küçücük bir bebeği beşiğinden kaçırtacak kadar onurdan yoksun olan insanlara mı hizmet etmemi istiyorsun general amca ? “

Oshina söze girmek istedi ancak Turgan izin vermeden devam etti.

                “ Yani kaçak yaşamamak adına kaypakça yaşamamı mı istiyorsun ? Yani sırf bir prens olarak doğdu diye bana emir verecek bir adamın aptalca bile olsa emirlerini mi uygulamamı mı istiyorsun ? Yani dünyanın en güçlü adamından aldığın eğitimi gerçek bir eğitim olarak görmüyor musun ? Yani gerçek ailem olarak gördüğüm Ducia ve Elfy den oluşan birliğimi küçük ve işe yaramaz olarak mı görüyorsun? “

                “ Gerçekçi olmalısın çocuk. Attila bile bize katılacakken senin bu kadar saplantılı düşüncelerde olman normal mi? Hem de bahsettiğim ülkelerden hiç kimse sana zarar dahi vermemişken. “

                “ Ustamın size katılmasının imkanı yok. Ancak katılsaydı bile onun ayrı bir grubu olduğundan söz söyleme hakkım olmazdı. Babasını, bölgesini katledenlerle. Yeğenini kaçırıp kız kardeşinin kaybolmasına sebep olanlarla aynı tarafta yer almasına inanmamı bekleme. Bana zarar vermemiş olmaları kötü oldukları gerçeğini değiştirmez. Hiçbir şekilde size katılmayacağım. Ayrıca koca bir dünyayı tek merkezden yönetmek de nedir. Mesela ülkesinde nehir bile olmayan bir kralın balıkçıları yönetip onlara kanunlar koyması saçma değil mi? “

Attila ve İntikam alayı üyeleri şoka girmiş vaziyetteydi. Turgan’ı ilk kez böyle görüyorlardı. Çevredeki herkes hayranlıkla Turgan’ ın söylediklerini dinliyorlar ve her cümlesine hak veriyorlardı. Ducia Turgan’ın bu halini fazlasıyla özlemişti ve onu bu haldeyken saatlerce dinleyebilirdi. Nyu ise bu çocuk hep böyle olsa Dragut’un tahtını çalabilir diye düşünmeden edemiyordu. Oshina hayal kırıklığına uğramış olsa da belli etmemeye çalıştı.

                “ Yani hiçbir şekilde kabul etmeyeceksin öyle mi? “

Turgan heybesinden yaft kitabını çıkardı ve açık olarak yere bıraktı. Ardından da yüzü kitabın üzerine gelecek şekilde, tıpkı demin yer çekimi etkisi altında olduğundaki pozisyonda yüz üstü yere uzandı.

                “ Etmeyeceğim. Şimdi tekrar yaftını kullan general amca. Demin bilerek durdurduğunun farkındayım ancak sen cidden güçlüsün ve seni yenmek istiyorum. Bu yüzden lütfen tüm gücünü kullan. Bir şekilde baş etmeye çalışacağım. “

Oshina Turgan’ın tavırlarından mimiklerine kadar her şeyini çok sevmişti. Bür süredir Attila tarafından ‘sünepe general’ diye aşağılanıyorken, öğrencisi tarafından gücünün kabullenilmesi de özgüvenini kazanmasını sağlamıştı.

                “ Öyle olsun genç çocuk. Tüm gücümü kullanarak seni onurlandıracağım. Bunu çok uzun süre kullanamıyorum ancak açabildiğim en ileri kapı olduğundan, tadına bakmanı istiyorum. Yerin haşmeti- 300 kat yer çekimi “

Bunu söyler söylemez Turganın biraz öncekilerden çok daha büyük bir etkiyle yere itilmeye başladı. Adeta tüm bedeni toprağı delip altına geçmeye çalışıyordu. Derisi bedeninden ayrılacak gibi hissediyor ve acı içinde görünüyordu. Ducia korkuyla Attila’ nın gözlerinin içine baktı. Attila hemen önünde duran Ryo’nun kollarını farkında olmadan öfkeyle sıkıyor, Ryo da aynı şekilde karşılık veriyordu. Ancak Turgana o kadar odaklanmışalrdı ki birbirlerine verdikleri zararı hissetmiyorlardı bile. Attila’ nın dişlerini sıktığını fark eden Ducia korkuyla sordu.

                “ Attila o ölecek gibi duruyor. Bir antreman dövüşünün bu seviyelere ulaşması normal mi? “

Attila tepki vermiyor öğrencisini heyecan ve öfkeyle izlemeye devam ediyordu. O sırada Oshina kılıcını kaldırdı ve haykırarak Turgan’ ın sırtına ikinci bir darbe indirdi. İlkini çaprazlayacak bir kesik açmıştı. Kesik öncekiyle hemen hemen aynı boyutlarda olsa da bu kez Turgan acıya dayanamamış ve adeta ruhu içinden sökülüyormuşçasına bağırmıştı.

 Bu sese katlanamayan Ducia’da dayanamayıp dolu gözlerle bağırdı.

                “ Turgannnnn”

Ducia’ nın ayakları yerden kesildi yeşil ışık hüzmesi avuçlarının içinde birikti. Tam formunu tamamlayıp olaya dahil oluyordu ki Attila’ nın gür sesiyle irkildi.

                “ Kes şunu azrak. Her seferinde sana güvenemez. Özünü tamamıyla hissediyorum eğer özü hayatını riske atacak kadar azalırsa o zaman ustası olarak gerekeni ben yaparım. “

Attila’ nın söyledikleri Ducia’ya hiç mantıklı gelmiyordu ancak üzerindeki baskı yüzünden azrak haline de bürünemiyordu. Tekrar izlemeye koyulduğunda Turgan’ın daha fazla darbeye maruz kaldığını gördü ve acı dolu çığlıklardan daha fazlasını attığını duydu. Artık dayanamayıp elleriyle kulaklarını kapatmıştı Ducia…

Turgan olduğu yerde acıdan kıvranıyor ancak hiçbir şey yapamıyordu. Hala kıyımın olduğu eli havadaydı ancak kolunu hareket dahi ettiremiyordu. Ustasının söylediklerini düşündü. Şöyle söylemişti Attila ‘ Senin kitabında tek bir yaft yok. Bir şekilde diğerlerini de kullanmayı öğrenmelisin. Kişiye özel bir kitap olduğundan sana daha fazla yardım edemem. ‘ Bir şekilde öğrenmeliydi ancak nasıl yapacağını bilmiyordu. Daha önce depremi kullanabildiğinde başka bir yafttan kurtulmasını sağlamıştı ve yine aynı şeye ihtiyacı vardı. Ancak depremi bu yaftı sona erdiremiyordu.

Yaft kitabının hemen yüzünün altında duran açık sayfasından bir şeyler okumaya çalıştı. Başta başaramasa da Generalin söylediklerini aklına getirdikçe öfkesi artıyor ve sanki simgeler belirmeye başlıyor gibiydi. İçinden generalin söylediklerini tekrar etti. ‘ Demek ustamın size katılacağına inanmamı istiyorsun, Demek sırf silahımı alabilmek için beni kendi safınıza çekmek istiyorsun. Demek onurumla kaçak olmam yerine; özgür olduğu söylenen bir köle olmamı öneriyorsun. DEMEK ELFY VE DUCIA İLE KURDUĞUM AİLEYİ KÜÇÜMSÜYORSUN. ‘

Turganın gözleri kan çanağına dönmüştü. Fazlasıyla odaklanmış ve öfkeli görünüyordu. Sayfada belirginleşmiş sembolleri ve yazıları okumaya başladı ve yattığı yerden haykırdı.

                “ Tabiatın  ……..”

Çevirmen Notu

-

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar