Theoden

24 Temmuz 2019
Çeviri: 74
Düzenleme: AntiYasuo
883 Görüntülenme
Bu bölümü 1 Kişi beğendi.

Savaşın Sonu

Yıldırım biraz öncekine nazaran çok daha büyük ve güçlü şekilde ikilinin olduğu alana indi. İnanılmaz bir gürültü çıkarmıştı ve yeri fazlasıyla sarsmıştı. Etraftakiler bu kez ki yaft deprem olmamasına rağmen zeminin sallandığını bu saldırı da hissetmişlerdi.

Yıldırımın düştüğü yerde siyah dumanlar yükseliyor ve orada ne olduğunu görmek mümkün olmuyordu. Yaklaşık bir dakika boyunca herkes korku ve merakla oraya baktılar. Bu sürenin sonundaysa Ducia dayanamayıp ne olduğunu görmek için karanlık dumanlara doğru ilerledi. Ryo da kendisiyle beraber harekete geçti.

Alana vardıklarında gördükleri manzara inanılmazdı. Toprakta kocaman bir çukur açılmış, yaklaşık 7 metre kadar aşağıda Attila, Turgan ve Oshina üçlüsü toprağa ve siyahlara boyanmış şekilde öylece oturuyorlardı. Turgan öfkeyle Attila’ya dönüp çıkıştı.

                “ Usta daha bitirmemiştim. Tam kazanacakken neden buraya geldin? Kazanmamı isteyen sen değil miydin neden bitirmeme izin vermedin ? “

                “ Çünkü ikinizi de öldürecektin aptal. Sadece bir antreman dövüşü olması gerekiyordu. İkiniz de öldükten sonra kimin kazandığını nasıl belirleyecektik ? “

                “ Çok kolay ikimiz de benim saldırımla öldüğümüzden dolayı ben kazanmış olacaktım hınh hınh. Ayrıca ben ölümsüzüm usta unuttun mu ? “

                “ Unutmadım. Ama şöyle düşün sen ölümsüz de olsan senin güçlenmene yardım eden ve yeni bir yaft kullanabilmene sağlayan bir adamın ölümü üzücü olmaz mıydı ? “

                “ Doğru. Öyle olurdu ama yine de kazanmış olmak isterdim. “

Turgan oturduğu yerden kalktı ve gülümseyerek elini tokalaşmak amacıyla Oshinaya uzattı.

                “ Benimle ciddi şekilde dövüştüğün için teşekkür ederim general amca. Gerçi şimdilik berabere kaldık ama olsun güzel dövüştü. “

Oshina şaşkınlığını üzerinden atamamıştı. Böylesi yaftları kullanabilen bir genç nasıl olabiliyordu da daha önce hiç fark edilemiyordu. Çekingen ama samimi bir şekilde elini uzattı Oshina.

                “ Gözlerimi açtığın için ben teşekkür ederim evlat. Yakında gelecek yeni askeri sistemin gereksiz olduğuna inanıyordum. Biz generallerin fazlasıyla yetersiz olduğumuza. Ancak ben bir general olarak senin gibi toy bir çocuğa kaybettim. Halen anlayamadığım şey ise senin gibi bir çocuk nasıl oluyor da yaftları hükümsüz kılan kıyımla ve böylesi tanrısal yaftlarla kutsanabiliyor? “

Turgan generali sonuna kadar dinlemiş olmasına rağmen tek bir cümleyi cımbızla ayıklamış ve sadece ona odaklanmıştı. Evet tam olarak generalin kaybettiğini söylediği ana.

                “ Nasıl yani general amca sen kayıp mı ettin ? “

                “ Apaçık ortada değil mi kaybettim. “

                “ O zaman ben de kazanan olurum değil mi? “

General Oshina biraz önce adeta gökyüzüne hükmetmiş olan bu çocuğun, şu anki ciddiyetten uzak ve çocuksu halini kabullenmekte zorlanıyor olsa dabu durumdan hoşlanmış gibiydi.

                “ Evet ben kaybettim sen de kazandın. Zaferini ilan etmek istiyorsan çekinme “

                “ Vuhuu duydun mu usta ben kazanmışım. Hey Ducia bir generale karşı kazandım hınh hınh. “

Turgan Ducia’nın kendisini duyduğunun farkında olmadan söylemişti bunu. Sevincini Ducia ile paylaşmış olmak istese de Ducia’nın ruh hali duruma pek uygun değil gibiydi. Turgan kollarını havaya kaldırıp sevinç nidaları atarken Ducia ve onun şeytani bakışları ile karşılaştı.         

                “ Turgan çabuk buraya gel. “

                “ Neden ne oldu ki? “

                “ Gel işte zaferini kutlayacağız. Yapmak istediğin şey bu değil mi aptal üstadı ? “

Ducianın söyledikleriyle bakışları hiç uyuşmuyordu ve Turgan bu öfkeyle yüzleşmeye hazır değildi. Sadece bir generale karşı kazanmış olmasının kısa süreli de olsa tadını çıkarmak istiyordu. Kollarıyla Attilaya sarıldı.

                “ Olmaz gelmem ben burada kutlayacağım. “

                “ Gel dedim sana. “

                “ Cık gelmem “

Attila durumdan dolayı eğleniyor gibiydi. Yüzüne bir gülümseyiş çökmüştü ve tepedeki Ryo-Ducia ikilisine doğru bakıyordu. Kendisine sıkıca sarılmış olan Turgan’ın kollarını üzerinden çekti.

                “ Grubun lideri sensin sanıyordum evlat. Ancak azrak kıza hesap vermekten korkuyor gibisin. “

                “ Ben mi ? Tabi ki de Duciadan korkmuyorum. O benim en iyi dostum. Hem de bir azrak ve bir kız olduğundan onu kızdırmak istemiyorum. Kızınca bir canavara dönüşüyor. “

Ducia konuşulanları hala duyabiliyordu ve Turganın kendisinden böyle bahsetmesi sinirlerini bozmuştu. Öfkeyle en korkutucu yüz ifadesine bürünüp bağırdı.

                “ Gelsene lan aptal Turgan yaralarını iyileştirmem gerekiyor… “  

Turgan yaralı olduğunu tamamen unutmuştu. Ducia bu konuda haklı görünüyordu bir an önce iyileştirilmesi gerekliydi ve yer çekimi etkisi altından çıkmış ve bir kuş kadar hafif hisseden Turgan, Oshinanın yaralı olmayan omuzunun tarafındaki koltuğuna girdi ve yukarı sıçradı.

                “ Önce onu iyileştir lütfen Ducia. Benden daha kötü görünüyor. “

Ducia’nın yanına geldiğinde gözlerinin dolu olduğunu fark etti Turgan eliyle gözlerini silmek için hamle yaptı. Ducia tepki vermese de Turgan kendisinin gözlerini silerken hüzünlü bir sesle konuştu.

                “ Yıldırım’ı kendi üzerine gönderirken aklından ne geçiyordu. Aylarca senden haber alamadıktan sonra bu kadar patavatsız olmak zorunda mısın aptal Turgan ? “

Ducia ağlamak üzereydi ve sürekli iç çekiyordu.

                “ Ama biliyorsun Ducia ben ölümsüzüm hınh hınh “

                “ Umurumda bile değil bana söz ver. “

                “ Ne sözü? “

                “ Bir daha böyle aptallıklar yapmayacaksın. Bir kez daha kendi hayatını hiçe sayarsan sana vuracak olan şeyin karşısına ben de dikileceğim. Ben ölümsüz olmadığımdan sorun olacaktır. “

Turgan Ducia’nın bu kadar abartmasına anlam veremese de zeki birisi olduğundan hatanın kendisinde olduğuna karar verdi. Bu kadar zaman sonra onu görmüşken daha fazla üzülmesini istemiyordu.

                “ Tamam söz. Bir daha kendime saldırmayacağım hınh hınh “

Ducia tatmin olmadıysa da halen Turganın kendi sözüne değer veriyor olmasıyla yetinmek durumdaydı. Turganın isteğine kulak verdi ve ilk olarak generalin yaralarını iyileştirmek üzere işe koyuldu. Tam olarak iyileştirebilmiş olmasa da acısını dindirip yarasını küçültmeyi başarmıştı. Ardından da Turgan ile ilgilenmeye koyuldu.

Her şeyin sona ermesinin üzerinden iki gece geçmişti. Savaşın sona erdiği gün iki tarafta ölülerini gömdüler. 100 den fazla başı bozuk hayatını kaybetmişti ve bir tanesi miralay seviyesindeki Nebuna idi.

Baygın olanlar ayılmış yorgun olanlar dinlenmişlerdi ve Generallerin ayrılmasıyla beraber şehir yönetimi tamamıyla başıbozukların eline geçmişti. Artık kutlama zamanıydı ve başı bozuklar kutlama yapma konusunda her zaman hevesli olurlardı.

Bu sırada Ferik Nyu, Attila’nın bahsettiği konuyla ilgili Dragut’a haber göndermişti ve Attila gitmeden önce generallerle detayları konuşmuştu. Anlaşmaya göre Akina, beraberinde Dragut’un kızı ile beraber Heraklia’ya gelecek ve buradan beraberce bir Başı bozuk komutanıyla beraber sadece başı bozuk tarafından konumu bilinen Dragut ile buluşma noktasına ilerleyeceklerdi. Burada Dragut getirilen kişinin kendi kızı olduğunu onaylarsa, kızını alıp oradan uzaklaşacaktı.  İntikam alayı üyeleri ve Akina ise Sargut'a yol alacaklardı. 

Başı bozuklarda yas tutma mantığı yoktu. Zira çeşitli ülkelerden gelen insanlardan kurulan bu oluşumdaki herkesin tanrı inancı farklıydı ve her bir başı bozuk istisnasız olarak inandığı şey uğruna savaşırken ölmeyi hayal ederdi. Bu yüzden yas tutulmadı ve harabeye dönmüş şehire biraz çeki düzen verildikten sonra; çoktan kaçmış olan Heraklia kralının sarayında kutlamalar için hazırlılklar tamamlanmıştı. Nyu bir elinde içki bardağını tutuyorken alışıla geldik hafif meşrep tarzıyla Turgan’ı boğarcasına sardı.

                “ Beni sarhoş edecek bir yakışıklıya ihtiyacım var bu sen olur musun güçlü çocuk ? “

Çevirmen Notu

-

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
SWAGNAMENİTE (2272 puan) Üye
2019-07-25 00:34:29
hocam yanlış atmışın bunu hangi seriden bilmesemde white tan değil