Zanaatkâr Teknobaz
Ostria'nın Dönüşümü (1. Kısım)
Zanaatkâr Teknobaz – 44. Bölüm:
Ostria’nın Dönüşümü (1. Kısım)
Klaus’un Kanlı Gül’ün Büyük Üstatlığına yükselişinin haberleri global
iletişim ağları aracılığıyla yayılırken, Kilian da Ostria'yı dönüştürüyordu.
55,543 bilgi puanıyla yepyeni ihtimaller belirmişti.
Kilian ilk olarak Cehennem Ocağı’na adım attı ve Çeşitli Eşyalar
Listesi’ni inceleyerek bir eşyanın fiyatına baktı:
---
Sev. 2 Klon Tabutu: 3.200 bp |
---
Teknoloji İncelemesi kitabından Kilian, yapay yıldız yaratmayı zaten
öğrenmişti. Ama kaynak olmayınca bilginin değeri yoktu. Öncelikle uygun bir
alan yaratmalıydı. Ardından bir Nebula Jeneratörü. Üçüncü olarak Yıldız
Yoğuşturucu.
Bir laboratuvarda minyatür nebula ve yapay yıldız yapmak için gereken
kaynaklar bile yeterince korkunçtu, ama Arkadya’da hepsi parayla
alınabilirlerdi. Ancak Nebula Jeneratörü ve Yıldız Yoğuşturucu için gereken
parçaları yalnızca Cehennem Ocağı sağlayabilirdi. Kilian burası dışında nereye
bakacağını bile bilmiyordu.
Ama parçaları elde ettikten sonra bile Kilian’ın tek başına bunu
üretmesi on yıllar, belki de yüz yıllar sürecekti. Bu hiç akla mantığa yatıyor
muydu? Bunun dışında çoğu icada bizzat liderlik etmesi ve zaten olmayan
zamanını harcamasını gerektirecekti.
Klaus’un başarısının haberi çoktan kulağına gelmişti. Ve Kilian, Kars
Dükü’nü geçmenin hiç de kolay olmadığını her zamankinden daha çok fark etmişti.
Arkadya’nın 97 Hükümdârı arasında Klaus artık birinci sıradaydı. Kısa sürede
nasıl bu kadar güçlendiğini bilmiyordu. Ama burada durmayacağı kesindi. Şu an
zaman çok önemliydi. Ve Kilian klonlar sayesinde muazzam miktarda zamandan
tasarruf edebilirdi.
Cehennem Ocağı 1. Seviye çeşitli eşya planlarına yüzlerce bilgi puanı
değer biçiyordu. 2. Seviye planlara binlerce ve 3. Seviye planlaraysa on
binlerce. 2. Seviye Klon Tabutu, Kilian’ın kaynakları el verdiğince klonlar
üretmesini sağlayabilirdi. Orloth’un
kaynaklarıyla Kilian, iki yüz tane klonun sorun olmayacağını hesapladı. Kendi
başlarına savaş yetenekleri olmasa da ve yalnızca on yıl ömürleri olsa da,
Kilian’ın et zanaati ve dönüşüm yeteneklerini kullanabileceklerdi.
Klonlar Ostria'yı canavarımsı dünyanın başkentine çevirmenin anahtarı
olacaktı ve Kilian hiç tereddüt etmeden planı satın alıp, parçalar için bir 300
bilgi puanı daha harcadı. Ardından Nebula Jeneratörü ve Yıldız Yoğuşturucu
parçaları için 50 bin bilgi puanı harcadı.
Dört günlük aralıksız çalışmanın ardından Kilian, Klon Tabutu’nu
tamamladı ve kendisinden 210 tane daha üretti. Ama bunlar Ostria’nın
gelişiminin öncüleri olacağından, Kilian hepsinin vücudunda et zanaati kullanıp
onlara eşsiz görünümler verdi.
Klon birliği Cehennem Ocağı’ndan çıktı ve parçalarla birlikte eşi
benzeri görülmemiş projeye başladı. Bir anda 210 tane çıplak adamı ve bilinçsiz
Kilian’ı gören Jezebel’in gözleri şaşkınlıktan fal taşı gibi açıldı.
“Çoktan bu sınırı aştı mı?” diye merak etti ve kadınsı cazibesinin
artık Kilian’ı tatmin edemeyeceğini düşündü.
“Onlar benim kollarım ve bacaklarım, saçma sapan şeyler düşünme,” dedi
Kilian gözlerini açar açmaz. Jezebel’in aklını okuyamasa da paylaştıkları
duygusal bağ sayısız şey söylüyordu. 210 klon üstlerine uygun kıyafetler buldu
ve Kilian ve Jezebel’le birlikte kalenin altına inerek Olaf tarafından
denetlenen ve yeni laboratuvar üzerinde çalışan otuz golemin bulunudğu yere
geldiler.
Kilian, Cehennem Ocağı’nı tek üretim merkezi olarak kullanamazdı. Sanat
eseri bir laboratuvara sahip olması zorunluydu. Olaf’ın beş metre karelik
arazisinde yer altı hem gizliydi hem de yeterince büyüktü. İnşaat Golemleri’nin
otuzu da toprakinezi yani toprağı kontrol etme konusunda uzmandı ve binlerce
işçinin aylar yıllar içinde yapacağı işleri yarım günde halledebilirlerdi.
Kilian’ın onları yönlendirmesiyle laboratuvarın %99’unu çoktan
tamamlamışlardı. Bu esnada eski varoşlarda diğer 12 golem de hızla Cennet
Bahçesi’ni tamamlıyor, 7000 fahişeye ve müşterilerine ev sahipliği yapacak
muazzam karmaşık bir bina dikiyorlardı. Üç gün sonra bölge tamamlanacaktı.
Ve böyle sonuçlar beklemesine rağmen, golemlerin işleri tamamlama
hızına bakınca Kilian, virüsler olmasa bile Arkadya’daki kanunsuzların
geleceğinin pek de parlak olmadığını kabul etmek zorunda kaldı. Güzeller
fahişelik veya kölelikle hayatta kalırdı, ama daha az “şanslı” olanlar yavaş
yavaş yok olurdu. Ordu bile onları almazdı.
“İşe başlama vakti geldi. Olaf, asillerin ev kölelerini ellerinden
alacak bir yasa tasarla ve 2400 adamı 200 kişilik 12 gruba bölüp bu yasayı
uygula. Onlara 24 Fehl Canavarı eşlik etsin. Köleleri kalede topla ve onlara ya
yeni tesisimizde çalışmaları ya da hayatlarına devam etmeleri seçeneklerini
sun.
Ayrıca onlara şartları, çalışmanın faydalarını, alacakları eğitimi ve
geçirecekleri değişiklikleri de detaylıca açıkla,” diye emretti Kilian,
Jezebel’in gözleri şaşkınlıktan fal taşı gibi açıldı.
“Başüstüne lordum!” diye bağırdı Olaf ve güçleri toplamaya gitti.
“Başkalarını düşündüğünü bilmiyordum. Bu seferki planın ne?” Diye sordu
Jezebel, bu esnada Kilian’ın klonları da laboratuvardaki ofisle meşguldü.
“Olaf’ın von Verden hanesi haricinde Ostria’da 12 asil hanesi var ve
toplamda tamamı kadınlardan oluşan 5000 köleye sahipler. Tahmin edebileceğin
üzere ev kölelerinin genelde eli yüzü düzgündür veya isteseler de istemeseler
de en az iki defa asillerle yatağa girerler. Ev işleri yapmak ve lordlarına
hizmet etmek günlük hayatlarının bir parçasıdır.
Şimdi özgürlük kazanıp ne yapabilirler? Eski efendilerinin onları
almayacağını garanti etsek bile nasıl ekmek kazanacaklar? Köleler kanunsuzdur.
Yemek, kıyafet gibi temel ihtiyaçları birileri onlara sağlamazlarsa, suçludan
başka bir şey olamazlar. Ama onların bu alanda başarılı olacak güçleri bile
yok,” diye açıklama yaptı Kilian, bu esnada Ostria’da ölenlerden geriye
kalanların saklandığı yere doğru ilerledi.
“Şimdi ben onlara sağlık, mücerret güzellik ve eskiden onları yöneten
erkeklere hükmetme gücü öneriyorum. Sence neyi seçecekler?” diye sakince sordu
Kilian, Jezebel’e doğru dönerek.
“Bazı insanlar her zaman seçeneğin olduğunu söyler. Aptallar bol bol
olduğunu söyler. Her zaman bir seçeneğin vardır, eğer kaybetmeye hazırsan. Ve
güzelim, çoğu da kaybetmeye hazır değildir.”
Kilian bu sözleri öylesine soğukkanlılıkla söyledi ki Jezebel yaşından
şüphe etti. Klaus’un güvenerek söyleyebileceği tek şey canavarını mükemmel
şekilde yetiştirdiği olabilirdi.
Birkaç saat sonra Olaf, beş bin köleyle geri döndü ve Kilian’ın
şartlarını açıkladı. 5000 kişiden 4600 tanesi kabul etti. Geri kalanı kendi
kaderini kendi belirlemeyi seçti.
Bazıları evlenerek kendisini güvenceye almayı planlamıştı, ama halkta
onlarla evlenmeye cüret edecek pek kişi yoktu. Diğerleri işçilik ve başka türlü
kanunsuz işler aramışlardı, ama yöneticiler onları kabul etmedi. Başka çareleri
kalmayan ve eski efendilerinden korkan köleler, von Varden kalesine döndüler.
Kilian onları reddetmedi. Kader ona hayatta üçüncü şansını verdiğinden, o da onlara en azından ikinci bir şans verebilirdi.